11.Sınıf Coğrafya 2.Dönem 1.Test

Verilen seçenekler arasında yanlış olan şık, C şıkkıdır. Kültür bölgeleri, ülke sınırları içinde farklılıklar göstermez. Kültür bölgeleri, coğrafi, tarihi, siyasi, ekonomik ve diğer sosyal faktörlerin bir kombinasyonuyla oluşur ve ülkeler arasında da paylaşılabilir. Cevap: C) Kültür bölgeleri, ülke sınırları içinde farklılıklar gösterir. (YANLIŞ) Kültür bölgeleri, coğrafi faktörler, dil, din, gelenek, görenek, yaşam tarzı, tarihi, siyasi ve ekonomik faktörler gibi birçok etkenin bir araya gelmesiyle oluşur. Bu faktörler kültürel farklılıkları ve benzerlikleri belirler. Kültür bölgeleri ülke sınırları içindeki farklılıkları temsil etmez, aksine bir ülkenin sınırları içinde değişik kültür bölgeleri oluşabilir ve kültürel özellikler diğer ülkelerle de paylaşılabilir.

Küresel ticarette en önemli eleman "C) Pazar"dır. Pazar, ürünlerin ve hizmetlerin alıcılarla buluştuğu, ticaretin gerçekleştiği ve taleplerin karşılandığı yerdir. Pazarın varlığı, ticaretin sürdürülebilirliği ve büyümesi için hayati öneme sahiptir. Pazar, tedarik ve talep arasındaki dengenin sağlanmasını ve ticaretin canlı kalmasını sağlar. Cevap: C) Pazar Küresel ticarette en önemli eleman pazardır. Pazar, ürünlerin ve hizmetlerin alıcılarla buluştuğu, ticaretin gerçekleştiği ve taleplerin karşılandığı yerdir. Küresel ticaretin büyümesi ve sürdürülebilirliği için pazarın varlığı ve etkinliği büyük önem taşır. Pazar, üreticilerin ürünlerini müşterilere ulaştırmasını ve ticaretin canlı kalmasını sağlar.

Sorunun cevap anahtarı C) Silisyum olarak verilmiştir. Yer kabuğunu oluşturan en büyük element silisyumdur. Silisyum, yer kabuğunun yaklaşık %27'sini oluşturan en yaygın elementtir. Silisyum, kum, kil, granit gibi minerallerin ana bileşenidir ve yer kabuğunun yapısal bileşenlerinden biridir.

Sorunun cevap anahtarı A) Üretimde makineleşme ve seri üretim olarak verilmiştir. Sanayi Devrimi, 18. yüzyılın ortalarında İngiltere'de başlayan ve üretim süreçlerindeki temel değişiklikleri ifade eder. En önemli sonuçlardan biri, üretim süreçlerinde makineleşmenin ve seri üretimin yaygınlaşmasıdır. Bu dönemde el işçiliğine dayalı üretim yerini makinelerin kullanıldığı ve daha hızlı, verimli ve büyük ölçekli üretimin yapıldığı bir sürece dönüşmüştür.

Cevap anahtarı: A) Coğrafi faktörler. Kültür bölgeleri, bir araya gelen çeşitli faktörlerin etkisiyle oluşur. Ancak en önemli faktörlerden biri coğrafi faktörlerdir. Coğrafi faktörler, bir bölgenin iklimi, doğal kaynakları, arazi yapısı, su kaynakları gibi fiziksel özelliklerini içerir. Bu faktörler, bir bölgedeki insanların yaşam tarzını, tarım faaliyetlerini, yerleşim şekillerini ve kültürel alışkanlıklarını etkiler. Dolayısıyla, coğrafi faktörlerin bir araya gelmesiyle kültür bölgeleri oluşur.

Cevap anahtarı: D) Tümü aynı derecede önemlidir. Küresel ticarette ham madde, üretim ve pazarlama faaliyetleri birbirini tamamlayan önemli unsurlardır. Ham madde, üretim sürecinde gerekli olan hammadde kaynaklarını temsil eder. Üretim, ham maddelerin işlenerek nihai ürünlerin üretildiği aşamadır. Pazarlama ise ürünlerin müşterilere ulaştırılması ve satılması sürecidir. Bu üç unsurdan herhangi biri olmadan küresel ticaretin sürdürülmesi mümkün olmaz. Dolayısıyla, ham madde, üretim ve pazarlama faaliyetleri birbirine bağımlı ve aynı derecede önemlidir.

Sorunun cevap anahtarı E) Kültürel araştırma ve öğrenme olarak verilmiştir. Uluslararası iletişimde karşılıklı anlayışı artırmak ve kültürel farklılıkları azaltmak için en etkili faktörlerden biri kültürel araştırma ve öğrenmedir. Bu, farklı kültürleri anlamak, değerlerini ve normlarını keşfetmek, iletişimde karşılaşılabilecek yanlış anlamaları önlemek için önemlidir.

Sorunun cevap anahtarı "C) Plato, volkanik bir patlama sonucu oluşur" seçeneğidir. Ancak bu seçenek yanlıştır. Platonun oluşumu, volkanik bir patlamadan değil, genellikle tektonik hareketlerin sonucu olan levha hareketleriyle ilgilidir. Bu süreçte, levhalar çarpışabilir, ayrılabilir veya kayabilir, bu da dağ oluşumunu tetikleyebilir. Dolayısıyla, doğru seçenek şu şekilde olmalıdır: "C) Plato, tektonik hareketler sonucu oluşur." Oluşum açıklaması: Dağlar genellikle tektonik hareketlerden kaynaklanır. Levha hareketleri sırasında, kıtalar çarpışabilir, ayrılabilir veya kayabilir. Bu hareketler sonucunda dağlar oluşabilir. Erozyon da dağların şekillenmesinde önemli bir rol oynar. Rüzgar, su, buz ve insan etkisiyle erozyon gerçekleşir ve dağların yüzeyini aşındırır.

Yeryüzündeki su kaynakları hakkındaki bilgilere göre, E seçeneği yanlıştır. Suların tuzlu olması, denizlerin suyu buharlaşıp yağmur bulutlarını oluşturduktan sonra geri yere düşmesiyle oluşmaz. Bu süreç, tatlı suyun tekrar döngüsünü açıklar. Buharlaşan su, atmosferde yoğunlaşarak yağmur, kar veya buz olarak yeniden yeryüzüne döner. Bu süreçte tuzlar geride kalır ve denizlerde tuzluluk oluşur. Yer altı suları, yer kabuğunun altında yer alan su birikintileridir ve önemli bir tatlı su kaynağıdır. Yer üstü suları, akarsular, göller, buzullar ve kar sularını içerir. Sıcak su kaynakları, yer kabuğundaki kırıklardan kaynaklanan volkanik faaliyetler sonucu oluşur, örnek olarak termal kaynaklar ve sıcak su kaynakları verilebilir. Yeryüzündeki su kaynakları, insan etkisiyle azalmaktadır. Ancak, E seçeneği yanlıştır çünkü suların tuzlu olması, denizlerdeki suyun buharlaşması ve yeniden yağmur olarak düşmesiyle değil, deniz suyunun tuzluluğu doğal olarak oluşmuştur.

Sorunun cevap anahtarı "C) Jeolojik afetler" seçeneğidir. Deprem, yer kabuğundaki hareketler ve tektonik plaka çarpışmaları sonucu oluşan bir jeolojik afettir. Türkiye, aktif bir deprem kuşağında bulunduğu için depremler sıkça yaşanır. Jeolojik afetler, toprak kayması, volkanik patlamalar, depremler gibi yer kabuğuyla ilişkili doğal afetleri kapsar. Dolayısıyla, doğru cevap "C) Jeolojik afetler" seçeneğidir. Oluşum açıklaması: Deprem, yer kabuğundaki hareketler ve tektonik plaka çarpışmaları sonucu oluşan bir jeolojik afettir. Türkiye aktif bir deprem kuşağında olduğundan depremler sıkça görülür.

Sorunun cevap anahtarı "A) Demir külçesi" seçeneğidir. Ham madde, işlenmemiş, doğal veya doğal kaynaklardan elde edilen ve daha sonra endüstriyel veya ticari kullanımlar için işlenen maddeyi ifade eder. Verilen seçenekler arasında, sadece "A) Demir külçesi" ham madde olarak değerlendirilir. Diğer seçenekler, daha karmaşık ürünler veya bileşenlerdir. Oluşum açıklaması: Soruda hangi seçeneğin ham madde olarak değerlendirildiği sorulmaktadır. Ham madde, işlenmemiş ve doğal kaynaklardan elde edilen bir maddeyi ifade eder. Verilen seçenekler arasında, sadece "A) Demir külçesi" doğal kaynaklardan elde edilen ve işlenmemiş bir madde olduğu için ham madde olarak değerlendirilir.

Sorunun cevap anahtarı "D) Coğrafi konum" seçeneğidir. Türkiye'de sanayinin gelişmesinde coğrafi konum önemli bir rol oynamaktadır. Türkiye, Asya, Avrupa ve Orta Doğu arasında stratejik bir konuma sahiptir. Bu konum, ticaret yolları üzerinde bulunması ve farklı pazarlara erişimi kolaylaştırması nedeniyle sanayi gelişimine katkı sağlar. Ayrıca, coğrafi konum, doğal kaynaklara ve dış ticaret potansiyeline erişimi etkileyebilir, bu da sanayinin büyümesini etkiler. Dolayısıyla, doğru cevap "D) Coğrafi konum" seçeneğidir.

Sorunun cevap anahtarı "D) Toprak verimlidir." seçeneğidir. Çöl iklimi hakkında verilen diğer ifadeler doğrudur, ancak toprakların verimli olması çöl ikliminin karakteristik özelliklerinden biri değildir. Çöl ikliminde genellikle sıcaklık yüksektir, yağış miktarı düşüktür ve güneş ışınları yılın büyük bir bölümünde dik açıyla gelir. Ayrıca bazı çöllerde kumullar oluşabilir.

Sorunun cevap anahtarı şıktır: D) Yer kabuğundaki hareketlerden kaynaklanır. Bu soru, yer kabuğundaki sarsıntıların nedenlerini sormaktadır. Yer kabuğunda meydana gelen sarsıntılar, genellikle yer kabuğundaki hareketlerden kaynaklanır. Yer kabuğu parçaları, yer kabuğunun altında bulunan mantonun hareketi ve içerisinde biriken enerjinin bir sonucu olarak hareket eder. Bu hareketler, levhaların çarpışması, ayrılması veya kayması şeklinde gerçekleşebilir ve depremlere yol açabilir.

Bu sorunun cevap anahtarı "B) Akdeniz Bölgesi" şeklindedir. Çünkü Akdeniz Bölgesi, Türkiye'nin turizm potansiyeli açısından önemli bir bölgedir. Bu bölgede yer alan Antalya, Alanya, Side gibi popüler turistik destinasyonlar, güzel plajları, tarihi ve kültürel zenginlikleri ile turistlerin ilgisini çekmektedir. Çözüm açıklaması olarak, Türkiye'nin farklı bölgelerinin turizm potansiyeli değerlendirilir ve Akdeniz Bölgesi'nin turizm açısından önemine dikkat çekilir.

Bu sorunun cevap anahtarı "D) Mevlevi ayini" şeklindedir. Sema, Türk kültüründe Mevlevi tarikatına ait olan ve semazenlerin sema adı verilen dönme hareketlerini içeren bir ayindir. Sema ayini, dini ve mistik bir ritüel olarak kabul edilir ve Mevlevi dervişlerinin sembolik olarak Tanrı'ya yaklaşma ve ruhani bir deneyim yaşama amacını taşır. Çözüm açıklamasında, Sema'nın Mevlevi ayini olduğu ve semazenlerin dönme hareketlerini içerdiği ifade edilir.

Türkiye'nin bölgesel sınıflandırmasında "Kırsal Kalkınma Destekleri" programından yararlanan bölge, C) Doğu Anadolu Bölgesi'dir. Doğu Anadolu Bölgesi, kırsal alanlardaki tarım, hayvancılık ve diğer kırsal ekonomik faaliyetlerin desteklenmesi amacıyla Kırsal Kalkınma Destekleri programından faydalanmaktadır. Bu program, bölgedeki kırsal kalkınmayı teşvik etmek ve sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlamak için çeşitli destekler sağlamaktadır. - Seçenek A: Akdeniz Bölgesi, "Kırsal Kalkınma Destekleri" programından yararlanan bölge değildir. - Seçenek B: Marmara Bölgesi, "Kırsal Kalkınma Destekleri" programından yararlanan bölge değildir. - Seçenek C: Doğu Anadolu Bölgesi, "Kırsal Kalkınma Destekleri" programından yararlanan bölgedir. - Seçenek D: Karadeniz Bölgesi, "Kırsal Kalkınma Destekleri" programından yararlanan bölge değildir. - Seçenek E: Güneydoğu Anadolu Bölgesi, "Kırsal Kalkınma Destekleri" programından yararlanan bölge değildir.

Doğal afetlerin nedenleri arasında yer almayan seçenek, D) Trafik kazalarıdır. Trafik kazaları, insan etkileşimiyle ve yol kullanımıyla ilgili bir durum olduğu için doğal afetlerin nedenleri arasında yer almaz. Diğer seçenekler olan depremler, iklim değişikliği, yanardağ patlamaları ve tsunamiler doğal afetlere sebep olabilen doğal olaylardır. - Seçenek A: Depremler, doğal afetlere sebep olan yer kabuğu hareketleri ve enerjinin serbest kalmasıdır. - Seçenek B: İklim değişikliği, atmosferdeki değişikliklerle birlikte doğal afetleri etkileyen bir faktördür. - Seçenek C: Yanardağ patlamaları, volkanik faaliyetler sonucunda meydana gelen doğal afetlerdir. - Seçenek D: Trafik kazaları, insan faktörüne dayanan ve doğal afetlerle ilişkisi olmayan olaylardır. - Seçenek E: Tsunamiler, denizdeki deprem, volkanik patlama veya yeraltı kayması sonucunda oluşan büyük dalgalarla gerçekleşen doğal afetlerdir.

Cevap anahtarı: C) Otomotiv. - Türkiye'deki sanayi sektörleri arasında en çok gelişme gösteren sektörü belirlememiz isteniyor. - Türkiye'de son yıllarda otomotiv sektörü önemli bir büyüme ve gelişme göstermiştir. - Otomotiv sektörü, Türkiye'nin ihracatında önemli bir paya sahiptir ve üretim, istihdam ve teknolojik gelişim açısından büyük bir ivme kazanmıştır.

Cevap anahtarı: E) Hepsi. Bölge sınıflandırması yapılırken birden fazla faktör dikkate alınır. Nüfus yoğunluğu, ekonomik faaliyetler, sosyal yapı, iklim, bitki örtüsü, coğrafi konum, doğal kaynaklar, turizm potansiyeli, nüfus dağılımı, sanayi sektörleri, ulaşım yolları ve sosyo-ekonomik göstergeler gibi faktörler, bölge sınıflandırmasında göz önünde bulundurulan unsurlardır. Bu faktörlerin kombinasyonu, bir bölgenin özelliklerini ve sınıflandırmasını belirlemek için kullanılır.

"Nüfus yoğunluğu ne demektir?" sorusunun cevap anahtarı D) Bir bölgedeki insan sayısının yüzölçümüne oranı'dır. Nüfus yoğunluğu, bir bölgedeki toplam insan sayısının o bölgenin yüzölçümüne olan oranını ifade eder. Bu oran, bölgedeki insanların yoğunluğunu ve nüfusun yüzey alanına dağılımını gösterir. - Seçenek A: "Bir bölgedeki toplam nüfusun sayısı" ifadesi doğru değildir, çünkü nüfus yoğunluğu bir oranı ifade ederken, bu seçenek bir mutlak sayıyı ifade eder. - Seçenek B: "Bir bölgedeki toplam yüzölçümünün sayısı" ifadesi yanlıştır, çünkü nüfus yoğunluğu yüzölçümüyle ilgili değil, yüzölçümünün nüfusa olan oranıyla ilgilidir. - Seçenek C: "Bir bölgedeki insan sayısı" ifadesi doğrudur, ancak eksik bir tanımdır. Nüfus yoğunluğu, bir bölgedeki insan sayısının yüzölçümüne oranını ifade eder. - Seçenek D: "Bir bölgedeki insan sayısının yüzölçümüne oranı" ifadesi doğru cevaptır. Nüfus yoğunluğu, bir bölgedeki nüfusun, o bölgenin yüzölçümüne olan oranını ifade eder. - Seçenek E: "Bir bölgedeki doğal kaynakların sayısı" ifadesi yanlıştır, çünkü nüfus yoğunluğu doğal kaynaklarla ilgili değildir, insan nüfusu ve yüzölçümüyle ilgilidir.

Bu sorunun cevap anahtarı D) Yeryüzünün kabuğunu oluşturan kayaçların hareketlerine'dir, çünkü dünya yüzey şekilleri, yeryüzünün kabuğunu oluşturan kayaçların hareketleriyle şekillenir. - Seçenek A: İklim şartları, yüzey şekillerini etkileyebilir, ancak dünya yüzey şekillerinin temel nedeni değildir. - Seçenek B: Canlıların faaliyetleri, bazı küçük ölçekli değişikliklere neden olabilir, ancak genel olarak dünya yüzey şekillerini belirlemez. - Seçenek C: İnsan yapımı binalar, insan etkisiyle oluşan yapılardır ve doğrudan dünya yüzey şekilleriyle ilişkilendirilemezler. - Seçenek D: Doğru cevap olan "Yeryüzünün kabuğunu oluşturan kayaçların hareketleri" doğal süreçler olan volkanik faaliyetler, depremler ve levha hareketleri gibi etkilerle yüzey şekillerini oluşturur. - Seçenek E: Yeryüzünde yaşayan canlıların türleri, yüzey şekillerini belirleme konusunda doğrudan bir etkiye sahip değillerdir.

Cevap anahtarı: D) Doğal bitki örtüsü. 1. Doğal afetlerin oluşumuna neden olan faktörler arasında iklim değişiklikleri, volkanik patlamalar, tektonik hareketler ve deniz seviyesindeki değişimler yer almaktadır. 2. İklim değişiklikleri, hava koşullarının değişmesine ve doğal afetlerin artmasına neden olabilir. 3. Volkanik patlamalar, yer kabuğundaki volkanik faaliyetler sonucunda lav, gaz ve külün atmosfere yayılmasıyla doğal afetlere sebep olabilir. 4. Tektonik hareketler, yer kabuğunun hareket etmesiyle depremlerin ve tsunamilerin meydana gelmesine yol açabilir. 5. Doğal bitki örtüsü ise doğal afetlerin oluşumuna doğrudan etki etmez. Bunun yerine bitki örtüsü erozyonu önleyebilir, su tutma kapasitesini artırabilir ve toprak stabilitesini sağlayabilir.

Cevap anahtarı: A) Deprem. 1. Türkiye, coğrafi konumu ve jeolojik yapısı nedeniyle deprem riski taşıyan bir ülkedir. 2. Deprem, Türkiye'nin en fazla risk altında olduğu doğal afetlerden biridir ve sıklıkla meydana gelir. 3. Türkiye'nin birçok bölgesi aktif fay hatları üzerinde bulunur ve deprem tehlikesiyle karşı karşıyadır.

Sorunun cevap anahtarı "A) Kocaeli-Gebze"dir. Türkiye'deki en büyük sanayi bölgesi Kocaeli-Gebze'dir. Kocaeli-Gebze, sanayi tesislerinin yoğun olduğu ve birçok ulusal ve uluslararası şirketin üretim merkezlerine ev sahipliği yaptığı bir bölgedir. Bu bölge, Türkiye'nin sanayi üretimi ve ekonomisi açısından büyük bir öneme sahiptir. Soruda verilen seçenekler arasında en büyük sanayi bölgesi olarak Kocaeli-Gebze doğru cevaptır. Kocaeli-Gebze, Türkiye'de sanayinin yoğunlaştığı bir bölgedir ve birçok büyük sanayi tesisine ev sahipliği yapmaktadır. Bu bölge, otomotiv, kimya, metal, gıda ve diğer birçok sektörde önemli üretim merkezlerine sahiptir.