10.Sınıf TDB 1.Dönem 2.Yazılı (Açık Uçlu Sorular)

Tasarruf, insanın hem maddi hem de manevi yönden refahını sağlar. Maddi yönden tasarruf yapan insan, gelecekte karşılaşabileceği zorlukları daha kolay atlatır. Manevi yönden tasarruf yapan insan ise cimrilikten ve israftan korunmuş olur.

Helal kazanç, insanın hem dünya hem de ahiret mutluluğunu sağlar. Dünyada helal kazanç elde eden insan, Allah’ın (c.c.) rızasını kazanmış olur. Ahiret hayatında ise helal kazanç, kişinin cennete girmesi için bir vesile olur.

Helal kazanç, İslam'ın temel ilkelerinden biridir. Kur'an-ı Kerim'de helal kazanç elde etmekle ilgili birçok ayet bulunmaktadır. Örneğin, Bakara suresi 261. ayette "Mallarını Allah yolunda harcayan, sonra da harcadıklarının arkasından başa kakıp incitmeyenler için rablerinin katında özel karşılık vardır." buyrularak helal kazanç elde edenlerin mükafatlandırılacağı belirtilmiştir.

İnfak, İslam'ın temel ilkelerinden biridir. Kur'an-ı Kerim'de infak ile ilgili birçok ayet bulunmaktadır. Örneğin, Bakara suresi 261. ayette "Mallarını Allah yolunda harcayan, sonra da harcadıklarının arkasından başa kakıp incitmeyenler için rablerinin katında özel karşılık vardır. Artık onlar için korku yoktur, onlar üzüntü de çekmeyeceklerdir." buyrularak infakın önemi vurgulanmıştır.

Borç alırken dikkat edilmesi gereken hususlara dikkat ederek borçlanma sürecini daha sağlıklı bir şekilde yönetebiliriz.

Borç alıp vermek, toplumda yardımlaşma ve dayanışmayı güçlendirir. İhtiyacı olana yardım etmek, borcunu zamanında ödemek, borçluya kolaylık göstermek dinimizde tavsiye edilen davranışlardır. Bu davranışlar sayesinde toplumda birlik ve beraberlik duygusu güçlenir.

İşverenin işçiye karşı sorumlulukları, işçinin işverene karşı sorumlulukları kadar önemlidir. İşverenin işçiye karşı sorumluluklarını yerine getirmemesi, işçinin hak ve hukukunu ihlal etmiş olur. Bu nedenle, işverenler işçilere karşı sorumluluklarını yerine getirmeye özen göstermelidir.

İslam’da mülkiyet, kişinin sahip olduğu mal üzerinde kullanma, yararlanma ve tasarruf etme hakkına sahip olmasıdır.

İslam'a göre faiz, haksız kazançtır. Çünkü faiz, borçlunun, borcunu ödemek için daha fazla para ödemesine neden olur. Bu da borçluyu zor durumda bırakır ve toplumsal adaleti bozar. Ayrıca faiz, insanların tembelleşmesine ve çalışma azmine zarar verir.

Rüşvet, kamu görevlilerini görevlerini kötüye kullanmaya teşvik eder. Çünkü rüşvet alan kamu görevlisi, görevini yerine getirmek yerine rüşvet veren kişinin isteğini yerine getirmeye çalışır. Bu da adaleti bozar ve haksızlıklara yol açar. Ayrıca rüşvet, toplumsal güveni sarsar ve huzursuzluk yaratır.

Rüşvet, adaleti bozar çünkü rüşvet alan kişi, haksızı haklı çıkarmaya çalışır. Rüşvet, hukukun üstünlüğünü zedeletir çünkü rüşvet alan kişi, kanunları kendi çıkarları için kullanır. Rüşvet, yolsuzluğu artırır çünkü rüşvet alan kişi, görevini kötüye kullanarak haksız kazanç elde eder. Rüşvet, ekonomik kalkınmayı engeller çünkü rüşvet alan kişi, devletin kaynaklarını kendi çıkarları için kullanır.

Hileli satış, bir ürünün ayıbını gizlemek ya da üründe olmayan özellikleri varmış gibi göstermek gibi davranışlarla karşı tarafı aldatmaktır.

Bir malın fiyatı, bu malın arz ve talebine göre belirlenir. Arz, bir malın piyasada mevcut miktarıdır. Talep ise, bir malın piyasada satın alınmak istenen miktarıdır. Arz ve talep arasındaki denge fiyatın oluşumunu belirler.

İhtikâr, İslam'da yasaklanmış bir kavramdır. Çünkü ihtikârla, insanların ihtiyacı olan ürünler stoklanarak kıtlık yaratılmakta ve bu ürünler daha yüksek fiyatla satılarak haksız kazanç elde edilmektedir.

Karaborsacılık, insanların temel ihtiyaçlarını istismar ederek haksız kazanç elde etme amacıyla yapılan bir davranıştır. Bu nedenle, İslam'da haram kabul edilmiştir.