Peygamberimzin Hayatı Lise 9.Sınıf 1.Dönem 1.Yazılı 2021

Bu soruda Hz. Muhammed'in ahlakının neye bağlı olduğu soruluyor. Cevap olarak "C) Kuran-ı Kerim" doğru cevaptır. Hz. Muhammed'in ahlaki değerleri ve davranışları, Kuran-ı Kerim'de öğretilen prensiplere dayanır. Kuran-ı Kerim, İslam'ın kutsal kitabıdır ve Hz. Muhammed'e Allah'ın mesajlarını ilettiği inanışına göre, onun ahlaki rehberi olarak kabul edilir.

Peygamberimiz Hz. Muhammed'in ahlakını en üst düzeyde şekillendiren kaynaklardan biri Kuran'dır. Kuran, onun davranışlarını, sözlerini ve ahlaki özelliklerini belirleyen temel rehberdir. Peygamberimiz, Kuran'ın öğretilerini yaşayarak insanlara örnek olmuş ve bu ahlaki değerleri topluma yaymıştır.

Bu soruda Darun Nedve ile ilgili bilgilerden hangisinin doğru olmadığı soruluyor. Cevap olarak "A) Medine'de kurulmuştur." yanlıştır. Çünkü Darun Nedve Mekke'de kurulmuş bir meclisdir. Bu meclis, Mekkeli müşriklerin işlerini görüştüğü ve önemli kararlar aldığı bir platformdu.

Kuran-ı Kerim'de Ümmül Kura olarak anılan şehir Mekke'dir. Ümmül Kura, Kuran'da Mekke şehrinin anlamına gelir ve Mekke'nin diğer bir adı olarak geçer.

Doğru cevap C) Ramazan'dır. Haram aylardan biri olan Ramazan, oruç tutulan ay olarak bilinir ve İslam'ın beş temel ibadetinden birini oluşturur.

Tevhid, Allah'ın birliği ve tekliği anlamına gelir. İslam inancına göre Allah'ın zatında, sıfatlarında ve mabud oluşunda bir ve tek olduğunu zihin ve kalp yoluyla kabul etmek, tevhid inancının temel prensiplerinden biridir.

Verilen bilgilerin hepsi doğrudur. Peygamber efendimizin hayatını öğrenmek, hem onun insani yönünü anlamak hem de İslam'ı doğru bir şekilde yaşamak için önemlidir. Peygamber efendimizin hayatı aynı zamanda Kuran'ı anlamak ve yaşamak için de bir rehber niteliği taşır.

Doğru cevap A) Siyer'dir. Siyer ilmi, Hz. Muhammed'in hayatını, davranışlarını, öğretilerini ve peygamberlik faaliyetlerini konu alan bir ilim dalıdır. Siyer, İslam tarihinin önemli bir bölümünü oluşturan peygamberin yaşamını anlamak ve öğrenmek için incelenir. Bu ilim dalı, peygamberin ahlaki değerleri, liderlik özellikleri, tebliğ faaliyetleri gibi yönlerini detaylı bir şekilde ele alır. Siyer çalışmaları, Müslüman toplumunun peygamberin örnek yaşamını anlaması ve uygulaması için büyük bir öneme sahiptir.

Çöl ve vahalarda develeriyle birlikte konar-göçe yaşayan Arap topluluklarına "Bedevi" denir. Bedevi toplulukları genellikle göçebe hayatı yaşarlar, çölde hayvancılıkla uğraşırlar ve geleneksel yaşam tarzlarını sürdürürler.

Doğru cevap D) II, III ve IV'dür. Yesrib (Medine), Taif ve Mekke Hicaz bölgesinde yer alan önemli şehirlerdir. Hicaz, İslam'ın doğduğu ve yayıldığı topraklardan biridir. Bu bölgelerdeki şehirler, İslam'ın tarihinde ve peygamber efendimizin hayatında önemli rol oynamış ve hala kutsal kabul edilen yerlerdi

Cevap doğru olarak C) I, II ve III olmalıdır. Açıklamalarda belirtildiği gibi tüm ifadeler doğrudur.

Bu sorunun cevabı C) Taif'tir. Peygamber Efendimiz, İslam'ı tanıtmak amacıyla Taif şehrine gitmiş ancak burada ağır eziyetlere maruz kalmıştır. Bu olay, peygamber efendimizin sabrını ve kararlılığını göstermesi açısından önemlidir.

Sorunun doğru cevabı C) I ve II'dir. Medine'deki Yahudiler tefecilikle uğraşmışlardır (I) ve ekonomik yönden şehre hakim olmuşlardır (II). İbranice dilini konuşmalarında kullanıp kullanmadıklarıyla ilgili elimizde bir bilgi bulunmuyor (III). Doğru cevap C) I ve II olmalıdır.

Eyyam'ül-Arab savaşları, Mekke'de yaşanmıştır (B). Bu savaşların sebepleri arasında çeşitli etmenler bulunmaktadır, ancak en büyük sebep Yahudiler değildir (A). Savaşlar, Evs ve Hazrec kabileleri arasında yaşanmıştır (C). Bu savaşlar uzun bir süre devam etmiştir (D). Bu nedenle, cevap B) olmalıdır.

Peygamber efendimizin süt annesine verilmesi ile ilgili aşağıdaki ifadelerden sadece A şıkkı doğru değildir. Peygamber efendimizin süt annesi Halime'dir (B şıkkı). Süt annesinin yanında fasih Arapça konuşmayı öğrendiği ifadesi doğrudur (C şıkkı). Süt annesinin evinin bereketlendiği ifadesi doğrudur (D şıkkı). Süt annesinin yumuşak ve iyi huylu olduğu ifadesi doğrudur (E şıkkı). Dolayısıyla, cevap anahtarı A) olarak verilmiştir.

Verilen ifadeler arasında sadece D şıkkı doğru değildir. Süt anneye verilen çocuklar ikinci bir dil öğrenmiyorlardı. Diğer ifadelerdeki bilgiler doğrudur: Mekke'de yeni doğan çocuklar süt annelere verilirdi (A şıkkı), süt anneye çocuk vermek Mekke'de öncelerden süregelen bir adettir (B şıkkı), süt anneye verilen çocuklar Mekke dışına çıkartılmazdı (C şıkkı), süt anneye verilen çocuklar beden ve ruh sağlığı açısından daha güzel yetişiyordu (E şıkkı).

Bu soruda, "Onu gökte Allah, yerde de insanlar hayırla yad etsin; ondan övgüyle bahsetsinler." ifadesinin hangi peygamber ismi ile ilgili olduğu sorulmaktadır. Bu ifade, peygamber efendimizin en yaygın olarak kullanılan ismi olan "Muhammed" ismini ifade etmektedir. Diğer seçenekler peygamber efendimizin farklı isimleri veya unvanlarıdır. Bu nedenle, cevap B) Muhammed olmalıdır.

Bu soruda, peygamber efendimizin doğduğu yıl ile ilgili ifadelerin doğruluğu sorgulanmaktadır. Ancak bu ifadelerin hepsi de doğrudur. Peygamber efendimizin doğduğu yıl, "Fil olayının yaşandığı sene" olarak bilinir. Peygamber efendimiz, "Pazartesi gecesi" doğmuştur. Dedesi Abdulmuttalib, peygamber efendimin doğumu şerefine "ziyafet vermiştir." Peygamber efendimizin "ismini annesi" vermiştir. Peygamber efendimiz, "Rebiülevvel ayının on ikisinde" dünyaya gelmiştir.

Bu soruda, Habeşistan Neceşisi'ne söylenen sözlerin sahibi sorgulanmaktadır. Sözlerin sahibi, Cafer b. Ebi Talib'dir. Hz. Cafer, Habeşistan'a göç eden Müslümanların liderlerinden biri olarak bilinir. Habeşistan kralına ve halkına İslam'ı anlatmak için gönderilen bir heyetin başında yer almıştır. Kralın sorduğu sorulara verdiği cevapta, İslam'ın öğretilerini ve peygamber efendimizin soyunu doğruluğunu vurgulamıştır.

Verilen bilgiler arasında sadece E şıkkı doğru değildir. Taif şehrinde yaşayan kabile diğer kabilelere göre daha fakir değildi. Diğer ifadelerdeki bilgiler doğrudur: Taif, Mekke'nin yaklaşık 120 km güneydoğusunda bulunur (A şıkkı), Sakif kabilesi Taif'te ikamet ediyordu (B şıkkı), Taif'te ziraat ve ticaretle meşgul olunurdu (C şıkkı), burada üretilen mallar Arap yarım adası dışına ihraç ediliyordu (D şıkkı).

Doğru cevap D) Karayza kabilesi Hazrec kabilesinin müttefiki olmuştur. Olmalı. Karayza kabilesi Evs kabilesinin müttefiki değil, Hazrec kabilesinin müttefiki olarak bilinmektedir. Karayza kabilesi ve diğer kabileler arasındaki ilişkiler Eyyamü'l-Arab savaşları sırasında önemli bir rol oynamıştır.

Doğru. C şıkkı yanlış olan ifade. Çünkü "Hicretten sonra ismi Medine olmuştur" ifadesi doğru değildir. Medine'nin ismi, Hicret öncesi dönemde de Medine olarak kullanılmaktaydı.

Peygamber efendimiz bu hadisiyle Mekke şehrinden bahsetmektedir. Hadis, Mekke'nin peygamber efendimiz için özel bir yere sahip olduğunu ve Mekke'nin onun için sevimli ve hayırlı bir yer olduğunu ifade etmektedir. Bu hadis, peygamber efendimizin Mekke'ye olan duygusal bağını ve özel önemini vurgular.

Muallakat-ı Seb'a terimi, E) Kabe duvarlarına asılan en güzel ve meşhur şiirlere verilen isimdir. Bu terim, İslam öncesi dönemde Arap şairlerinin en iyi ve etkileyici eserlerini yazdıkları yedi şiiri ifade eder. Bu şiirler Kabe'nin duvarlarına asılırdı ve Arap toplumu tarafından büyük bir değer ve saygıyla karşılanırdı. Bu şiirler, Arap edebiyatının önemli eserlerinden biri olarak kabul edilir.

İslam öncesi Arap yarımadasında hayatlarını konar-göçer olarak geçiren grup "Bedevi" olarak adlandırılır. Bedeviler, çöl ve vahalarda çadırda yaşam tarzını sürdüren, göçebe ve yerleşik olmayan Arap topluluklarıdır. Bu yaşam tarzı, genellikle hayvancılık ve ticaretle uğraşan Bedevi topluluklarının karakteristiğidir. Bedeviler, çöl koşullarına uyum sağlayarak hayatta kalmış ve Arap yarımadasının kültürel ve sosyal yapısını şekillendirmişlerdir.

Eşhuru'l-Hurum'da hac görevi yapılması uygun görülmez. Diğer seçeneklerde açıklamış olduğum gibi savaş ve yapma yasak olduğu gibi, Eşhuru'l-Hurum aylarında hac da yapılamaz. Bu nedenle doğru cevap D seçeneğidir.

Doğru cevap A) Ramazan olmalıdır. İslam öncesi Arap yarım adasında kutsal sayılan dört ayın isimleri: Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep'tir. Ramazan bu dört ay içerisinde yer almaz.

Yukarıdaki özellikleri taşıyan topluluk "Hanifler" olarak bilinir. Hanifler, İslam öncesi dönemde putperestliği reddeden, Allah'ın birliğine inanan ve Hz. İbrahim'in dinine bağlı kişilerden oluşuyordu. Hanifler, İslam'ın temel inançlarına yakın düşüncelere sahiptiler ve İslam'ın ortaya çıkışına zemin hazırlayan bir topluluktur.

Doğru cevap E) I, II ve III'dir. İslam öncesi Arap yarımadasında ahiret inancına sahip değil, cinleri ilah edinen gruplar ve meleklerin Allah'ın kızı olduğunu kabul eden insanlar gibi farklı inançlar ve pratikler bulunuyordu.