-
Aşırı turizm, hızlı kentleşme ve plansız yapılaşma gibi etkenler, ortak doğal ve kültürel mirasa hangi tür tehditler oluşturur?
A) İnsan kaynaklı tehditler B) Doğal kaynaklı tehditler
C) Teknolojik kaynaklı tehditler D) Tarihsel kaynaklı tehditler
E) Jeolojik kaynaklı tehditler
Doğru Cevap: A
Açıklama:
Aşırı turizm, hızlı kentleşme ve plansız yapılaşma gibi etkenler insan kaynaklı tehditler oluşturur. Bunlar doğal alanların tahribatı, patlamalar, inşaatlardaki gürültü kirliliği gibi etkilere sebep olur ve ortak doğal ve kültürel mirası tehlikeye atabilir. Ayrıca, bölgelerin çevresel konuma göre yeterince korunmaması veya arazi tarımsal kullanımının artması da ortak mirasın kalıcı olarak tehdit edilmesine neden olabilir.
-
Kültürel mirasa yönelik tehditler arasında yer alan "ikame kültürü" ne anlam gelir?
A) Yerli kültürlerin yabancı kültürler tarafından benimsenmesi
B) Geleneksel kültürlerin modernleşme sürecinde yok olması
C) Kültürel mirasın yıkılan eserlerinin tekrar inşa edilmesi
D) Yerli kültürlerin yozlaşması sonucu yeni kültürlerin oluşması
E) Kültürel mirasın turistik bir cazibe merkezi olarak kullanılması
Doğru Cevap: A
Açıklama:
A) Ikame kültürü, yerli kültürlerin başka kültürler tarafından benimsenmesi ve onların özelliğini kaybetmesi olarak tanımlanır. Bu, radikal değişimlerden doğan yeni kültürel biçimlerin oluşmasına ve geleneksel kültürlerin modernleşme sürecinde yok olmasına yol açar.
B) Ikame kültürü, kültürel mirasın turistik bir cazibe merkezi olarak kullanılmasıyla da ortaya çıkar. Bu durum, eserlerin yıkılmasına yol açabilir veya yerli kültürün yaşatılmasının önüne geçebilir.
C) İ
-
Aşağıdakilerden hangisi çevre kirliliğine neden olmaz?
A) Sanayi atıkları B) Tarım ilaçları
C) Evsel atıklar D) Radyoaktif atıklar
E) Organik gübreler
Doğru Cevap: E
Açıklama:
A) Sanayi atıkları, tarım ilaçları, evsel atıklar ve radyoaktif atıklar çevre kirliliğine neden olabilir. B) Organik gübreler çevre kirliliğine neden olmaz çünkü doğal kaynaklıdır ve toprağı besleyerek bitki yetiştirilmesini ve bitkilerin daha verimli yetiştirilmesini destekler. C) Organik gübre crumb yapısı nedeniyle toprakta yerleşmez ve birikmez ve bu nedenle hava kalitesini bozmayacak şekilde tahliye edilir.
-
Hangi çevre anlaşması nükleer santrallerin çevreye zarar verme riskini en aza indirmeyi amaçlamaktadır?
A) Kyoto Protokolü B) Montreal Protokolü
C) Helsinki Antlaşması D) Basel Sözleşmesi
E) Paris Antlaşması
Doğru Cevap: C
Açıklama:
C) Helsinki Antlaşması; Nükleer santrallerin çevreye zarar verme riskini en aza indirmeyi amaçlamaktadır. Helsinki sözleşmesi, nükleer olayların ve salgınların önlenmesine yönelik güvenlik önlemleri koymak için 1973'ten beri vardır. Bu antlaşma, çevrenin korunması için etkin bir şekilde politika belirlemek için farklı ülkeler arasında bir mutabakat sağlar.
-
Hangi çevre anlaşması 1987 yılında ozon tabakasının korunmasını hedeflemiştir?
A) Rio Bildirgesi B) Kyoto Protokolü
C) Montrö Sözleşmesi D) Basel Sözleşmesi
E) Montreal Protokolü
Doğru Cevap: E
Açıklama:
Cevap: Montreal Protokolü, 1987 yılında imzalanan ve günümüze kadar en önemli çevre anlaşmalarından biri olarak kabul edilen bir anlaşmadır. Bu anlaşmanın amacı ozon tabakasının ciddi şekilde zarar görmüş olan doğal korunmasını sağlamaktır. Anlaşma, dünya üzerindeki tüm uluslar tarafından imzalanmış ve kabul edilmiştir.
-
Çevre sorunlarını önlemede bireysel sorumluluk kavramı nedir?
A) Sadece devletlerin sorumluluğundadır.
B) Sadece endüstriyel şirketlerin sorumluluğundadır.
C) Bireylerin de katkıda bulunması gerektiğine inanılan kavramdır.
D) Sadece çevre örgütlerinin sorumluluğundadır.
E) Hiçbir şey yapmayan insanların sorumluluğundadır.
Doğru Cevap: C
Açıklama:
C) Bireylerin de katkıda bulunması gerektiğine inanılan bir kavram olan bireysel sorumluluk, her bireyin yakınlarındaki insanların, çevresinin ve kurumların doğal çevreyi korumasına katkıda bulunmaları anlamına gelir. Bireyler, atıklarını düzenli olarak yok edebilir, enerji tasarrufu sağlayabilir ve çevre dostu materyaller kullanabilirler. Ayrıca, çöp tesislerinin görevlerini yerine getirerek doğal çevrenin korunmasına yardımcı olabilirler. Bireylerin bu tür uygulamalara katılmaları, çevre sorunlarını
-
Bireysel sorumluluk kavramı neden önemlidir?
A) Sadece doğal kaynakları korumak için değil, aynı zamanda toplumun sosyal, ekonomik ve kültürel ihtiyaçlarını da karşılamak için gereklidir.
B) Çevre sorunlarının çözümü sadece devletlerin sorumluluğundadır.
C) Çevre sorunlarının çözümü sadece endüstriyel şirketlerin sorumluluğundadır.
D) Bireylerin hiçbir etkisi yoktur ve sorumluluk kabul etmek gereksizdir.
E) Çevre sorunlarının çözümü için yalnızca çevre örgütlerine katkıda bulunmak yeterlidir.
Doğru Cevap: A
Açıklama:
A) Bireysel sorumluluk; hem doğal kaynakların korunması, hem de toplumun sosyal, ekonomik ve kültürel ihtiyaçlarının karşılanması için çok önemlidir. Bu nedenle, her bireyin kendi söz konusu sorumluluklarını yerine getirmesi, çevre sorunlarının çözümünde önemli bir rol oynayacaktır.
B) Bireysel sorumluluk, tek başına devletleri veya kâr amacı güden şirketleri suçlamaktan çok daha fazlasıdır. Her bireyin çevreye karşı duyarlı olmak, toplumsal ve ç
-
Aşağıdakilerden hangisi ülkelerin çevre sorunlarına yaklaşımları arasındaki farklılıklardan biri değildir?
A) Ekonomik durumları B) Toplumsal yapıları
C) Doğal kaynak zenginlikleri D) Nüfus yoğunlukları
E) İklim tipleri
Doğru Cevap: E
Açıklama:
Ülkelerin çevre sorunlarına yaklaşımları arasındaki farklılıklar ekonomik durumları, toplumsal yapıları, doğal kaynak zenginlikleri, nüfus yoğunlukları ve iklim tipleri gibi faktörlerden kaynaklanır. Ekonomik durum, toplumsal yapı ve nüfus yoğunlukları ülkenin ekonomik yapısını etkilerken, doğal kaynak zenginliği ve iklim özellikleri ise çevresel unsurları etkilemektedir. Ülkelerin bu unsurlara dayalı olarak çevre sorunlarına farklı yaklaşımlar geliştirmeleri mümkündür.
-
Hangi ülke, çevre sorunlarına yaklaşım konusunda örnek alınacak bir model olarak kabul edilmektedir?
A) İsveç B) Hindistan C) Brezilya D) Nijerya E) Güney Afrika
Doğru Cevap: A
Açıklama:
A) İsveç, çevre sorunlarına yaklaşım konusunda örnek alınacak bir model olarak kabul edilmektedir; ülkede sürdürülebilirlik için yasalara, politikalara ve standartlara bağlıdır.
B) İsveç'te çevre standartlarının yüksek olması ve ülkedeki mevzuatın zorunlu çevresel anlaşmaların önerileriyle uyumlu olması nedeniyle, Çevre Bakanlığının enerji ve karbon emisyonunu kontrol etmeyi amaçlayan özel politikaları vardır.
C) Ülke, geleneksel enerji kaynaklarının kullanım
-
Aşağıdakilerden hangisi, ülkelerin çevre sorunlarına yaklaşımları arasındaki farklılıkların sonucudur?
A) İklim değişikliği B) Hava kirliliği
C) Su kirliliği D) Biyoçeşitlilik kaybı
E) Nükleer atık sorunu
Doğru Cevap: D
Açıklama:
Ülkelerin çevre sorunlarını yaklaşımları arasındaki farklılıklar, çevreyi kontrol etmekteki ülkelerin hedeflerinin farklı oluşundan kaynaklanmaktadır. Her ülke aynı çevresel sorunlara farklı kaynaklarla yaklaşabilir; örneğin, bazı ülkeler iklim değişikliğini önlemek için enerji verimliliğine yönelik tedbirler alabilirken, diğerleri hava kirliliğini önlemek için atmosferdeki kirleticileri azaltabilir. Su kirliliğine yaklaşımlar arasında da farklılık görülebilir; bazı
-
IUCN (Uluslararası Doğayı Koruma Birliği) hangi yıl kurulmuştur?
A) 1948 B) 1958 C) 1968 D) 1978 E) 1988
Doğru Cevap: A
Açıklama:
Cevap: IUCN 1948 yılında kurulmuştur. Avrupa'da faaliyete başlayan bu birlik, daha sonra ABD ve Japonya gibi ülkelerin katılımıyla büyüyerek uluslararası bir kuruluş halini almıştır. IUCN, tüm dünyadaki doğal kaynakları korumaya yönelik politikaların desteklenmesi ve uygulanması için küresel çabalara liderlik eder.
-
Dünya Tabiat Vakfı (Nature Conservancy) hangi amaçla kurulmuştur?
A) İklim değişikliğiyle mücadele B) Doğal kaynakların korunması
C) Nükleer enerjiye karşı mücadele D) Biyolojik çeşitliliğin korunması
E) Dünya barışı için çalışma
Doğru Cevap: D
Açıklama:
Dünya Tabiat Vakfı (Nature Conservancy), doğal kaynakların korunması, biyolojik çeşitliliğin korunması ve çevrenin korunması amacıyla 1963 yılında kurulmuştur. Vakıf; jeolojik ve ekolojik sistemlerin korunması, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ve küresel iklim değişikliğine karşı mücadele gibi alanlarla çalışmaktadır. Başlattığı projeler ve araştırmalar aracılığıyla doğal yaşam alanlarının korunmasını desteklemektedir.
-
Uluslararası çevre politikalarının amacı nedir?
A) Tek bir ülkeye veya bölgeye odaklanarak çevre sorunlarını çözmek.
B) Küresel çevre sorunlarına çözüm üretmek.
C) Ülkelerin sanayileşme süreçlerini hızlandırmak.
D) Doğal kaynakların en etkili şekilde kullanımını sağlamak.
E) Yerel yönetimlerin çevre politikalarını koordine etmek.
Doğru Cevap: B
Açıklama:
Cevap: Uluslararası çevre politikalarının amacı, küresel çevre sorunlarına çözüm üretmek, doğal kaynakların en etkin şekilde kullanımını sağlamak ve ülkeler arası çevre politikalarını koordine etmektir. Uluslararası çevre politikaları tek bir ülkeye veya bölgeye odaklanarak çevre sorunlarını çözmeye çalışmaz ve ülkelerin sanayileşme süreçlerini hızlandırmaya çalışmaz.
-
Çevre politikalarının başarılı olabilmesi için ne tür bir yaklaşım gereklidir?
A) Yapılan herhangi bir şeyin çevreye zarar vermediğinden emin olmak.
B) Yeni teknolojilerin kullanımını teşvik etmek.
C) Çevre sorunlarına neden olan faaliyetlerin tamamen durdurulması.
D) Sürdürülebilir bir yaklaşım benimsemek.
E) Enerji tasarrufu sağlamak.
Doğru Cevap: D
Açıklama:
Cevap, çevre politikalarının başarılı olabilmesi için; sürdürülebilir bir yaklaşım benimsemek gerekir. Örneğin, mevcut teknolojilerden daha fazla verim alınması ve yeni teknolojilerin geliştirilmesi ile çevreye zarar vermeden kaynakların ve enerjinin etkin kullanımı sağlanmalıdır. Ayrıca, çevre sorunlarına neden olan faaliyetlerin bertaraf edilmesi ve tasarruflu bir şekilde enerji kullanımı sağlanması gibi önlemler alınmalıdır.
-
Doğal kaynakların tükenmesi, aşağıdaki sebeplerden hangisiyle ilgili değildir?
A) İnsanların enerji tüketimlerini artırması
B) İnsanların tarım faaliyetlerini yoğunlaştırması
C) İnsan nüfusunun artması
D) İklim değişikliği ve çevre kirliliği
E) Sanayi faaliyetlerinin azalması
Doğru Cevap: E
Açıklama:
Cevap E seçeneği ile ilgili değildir. Çünkü Sanayi faaliyetlerinin azalması, doğal kaynakların tükenmesi ile ilişkili olmayan bir sebeptir. A seçeneği insanların enerji tüketimlerini artırmaları, B seçeneği ise insanların tarım faaliyetlerini yoğunlaştırmaları ile doğal kaynakların tükenmesi arasında yakın bir ilişki vardır. C seçeneği olan insan nüfusunun artması da doğal kaynakların tükenmesi ile ilişkili olan sebeplerden birisidir. D seçeneği olan iklim değişikliği ve çevre kirl
-
Doğal çevrenin sınırlılığı nedeniyle, aşağıdakilerden hangisi dünya genelinde bir sorun haline gelmemiştir?
A) Su kaynaklarının tükenmesi
B) Tarım alanlarının azalması
C) İklim değişikliği ve çevre kirliliği
D) Doğal afetlerin sık yaşanması
E) Doğal kaynakların artması
Doğru Cevap: E
Açıklama:
Cevap E) Doğal kaynakların artması'dır. Doğal kaynaklar genellikle doğadan elde edilen kullanışlı hammaddelerdir ve sürekli kaynak olarak yenilenebilir. Bu nedenle, doğal kaynakların artması dünya genelinde bir sorun haline gelmemiştir. Ayrıca, bu kaynakların yeniden üretimi doğal çevrenin sınırlılığına rağmen yüksek oranda mümkündür. Son olarak, teknolojinin gelişmesiyle, doğal kaynakların kaynaklarını yeterli miktarda sağlamak da mümkün hale gelmiştir.
-
Çevre sorunları, dünya genelindeki birçok ülkeyi etkilemektedir. Bu sorunların çözümü için aşağıdakilerden hangisi önemli bir adımdır?
A) Uluslararası işbirliği ve anlaşmalar
B) Yerel yönetimlerin faaliyetleri
C) Endüstriyel faaliyetlerin artırılması
D) Tarım alanlarının genişletilmesi
E) Su kaynaklarının kontrolsüz kullanımı
Doğru Cevap: A
Açıklama:
Çevre sorunlarının çözümü için uluslararası işbirliği ve anlaşmalar önemlidir, bu ilişkiler aracılığıyla uluslararası politika ve standardlar oluşturulabilir. Yerel yönetimlerin faaliyetlerinin artırılması da çevre sorunlarının çözümünde etkin bir rol oynamaktadır. Tarım ve su kaynaklarının kontrollü kullanımı, sürdürülebilir çevre için bir diğer önemli adım olacaktır.
-
Sürdürülebilir kalkınma, ekonomik büyüme, sosyal gelişme ve çevre koruma arasında bir denge kurulmasını hedefler. Bu dengeyi sağlamak için hangi yaklaşım benimsenmelidir?
A) Teknolojik yaklaşım B) Ekolojik yaklaşım
C) Sosyal yaklaşım D) Ekonomik yaklaşım
E) Yerel yaklaşım
Doğru Cevap: B
Açıklama:
Cevap: Sürdürülebilir kalkınma hedefi için ekolojik yaklaşım benimsenmelidir. Bu yaklaşım, ekonomik büyüme yanında sosyal gelişmeyi ve çevre korumayı değerlendirmek amacıyla tasarlanmıştır. Yerel yaklaşım ise, ulusal veya küresel ölçekteki politikaların yerel talepleri dikkate alarak uygulanmasını sağlar.
-
Enerji kaynakları, ülkeler arasında ticaretin yapıldığı önemli bir sektördür. Ancak enerji kaynaklarına bağımlılık, ülkelerin güvenliğini tehlikeye sokabilir. Bu nedenle ülkeler hangi politikaları uygularlar?
A) Enerji kaynaklarının yurt içinde üretilmesi politikası
B) Yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelme politikası
C) Enerji kaynaklarına bağımlılığı azaltma politikası
D) Enerji kaynaklarına bağımlılığı artırma politikası
E) Enerji kaynaklarını tamamen kullanmama politikası
Doğru Cevap: C
Açıklama:
Cevap: Ülkelerin bu tür durumlarda uygulayabileceği politikalar arasında enerji kaynaklarının yurt içinde üretilmesi politikası, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelme politikası ve enerji kaynaklarına bağımlılığı azaltma politikası bulunmaktadır. Bu politikalar, ülkelerin enerji kullanımını daha verimli hale getirmesini ve ülkeler arasındaki enerji ticaretini güvenli bir şekilde yürütmesini sağlamaları için hayati önem taşımaktadır. Enerji kaynaklarına bağımlılığı artırma ve enerji kaynaklarını
-
İki ülke arasındaki sınırda yaşanan çatışmaların sebebi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ekonomik işbirliği anlaşmalarının eksikliği
B) Din farklılıkları
C) Turizm potansiyelinin düşüklüğü
D) Politik anlaşmazlıklar
E) Coğrafi engellerin fazlalığı
Doğru Cevap: D
Açıklama:
Cevap D seçeneğidir. Çatışmaların en temel sebebi politik anlaşmazlıklar ve aralarındaki çekişmedir. İki ülkenin sınırlarında siyasi partiler ve gruplar arasındaki farklı görüşler nedeniyle çatışma ortaya çıkabildiği gibi, ülkeler arasındaki ticari veya ekonomik anlaşmazlıklar da bu tür çatışmaları tetikleyebilir. Ayrıca, dinsel farklılıklar veya ülkeler arasında mevcut tarihsel problemler de bazen bu çatışmalara neden olabilir.