2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29)

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) sınavı 9.Sınıf kategorisinin Türk Dili ve Edebiyatı alt kategorisinin, 1 dönemine ait. Bu sınav Zor derecede zorluktadır. Toplamda 138 sorudan oluşmaktadır.



 2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) CEVAPLARI

  1. I. Edebi bir heyecan uyandırmak
    II. Estetik zevk ve anlayış kazandırmak
    III. Coşku ve heyecanı dile getirmek
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri sanat metinlerinin yazılış amaçlarındandır?

    A) Yalnız I                 B) Yalnız II
    C) I ve II                    D) II ve III
                    E) I, II ve III

  2. Cevap: E Açıklama:

    Cevap Anahtarı: E) I, II ve III Verilen ifadeler sanat metinlerinin yazılış amaçlarından üçünü de içermektedir: - I. Edebi bir heyecan uyandırmak: Sanat metinleri genellikle edebi bir dil kullanarak okuyucuda duygusal bir etki yaratmayı amaçlar. - II. Estetik zevk ve anlayış kazandırmak: Sanat metinleri, güzellik ve estetik unsurları kullanarak okuyucuya estetik bir deneyim sunmayı hedefler. - III. Coşku ve heyecanı dile getirmek: Sanat metinleri, duygu ve düşünceleri coşkulu ve heyecanlı bir şekilde ifade ederek okuyucuda duygusal bir tepki uyandırmayı amaçlar.



  3. I. Tiyatro
    II. Dans
    III. Opera
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri ritmik sanatlar kategorisindedir?

    A) Yalnız I                 B) Yalnız II
    C) I ve II                    D) II ve III    
                     E) I, II ve III

  4. Cevap: E Açıklama:

    Cevap Anahtarı: E) I, II ve III Verilen ifadelerin tamamı ritmik sanatlar kategorisine girer: - I. Tiyatro: Tiyatro, sahne performansları ve oyuncuların ritmik olarak hareket ettiği bir sanat formudur. - II. Dans: Dans, ritmik hareketlerin müzikle uyumlu bir şekilde sergilenmesiyle oluşan bir ritmik sanattır. - III. Opera: Opera, şarkı, müzik ve dansın birleştiği bir ritmik sanat türüdür.



  5. I. İşitsel
    II. Görsel
    III. Dramatik
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri güzel sanatlar kategorisindedir?

    A) Yalnız I                     B) Yalnız II
    C) I ve II                        D) II ve III
                        E) I, II ve III

  6. Cevap: E Açıklama:

    Cevap anahtarı "E) I, II ve III" olarak ifade edilir. Verilen kategorilerin hepsi güzel sanatlar kapsamındadır. Soruda verilen üç kategori şunlardır: I. İşitsel (Sesle ilgili sanatlar) II. Görsel (Görüntüyle ilgili sanatlar) III. Dramatik (Tiyatro ve sahne sanatları) Bu kategorilerin hepsi güzel sanatlar alanına girer ve farklı sanatsal ifade biçimlerini içerir. Dolayısıyla doğru cevap "E) I, II ve III" olacaktır.



  7. Edebiyat ve bilim arasındaki ilişki ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?

    A) Edebiyatla bilim arasında farklı şekillerde ilişki söz konusudur.
    B) Her ikisinin temelinde de insan faktörü vardır.
    C) Edebiyat ile bilim bir birleri ile aynı yöntemleri kullanırlar.
    D) Edebiyat bilimi, bilim de edebiyatı etkiler.
    E) Edebiyatla bilim arasındaki ilişki karşılıklıdır.

  8. Cevap: C Açıklama:

    Cevap Anahtarı: C) Edebiyat ile bilim birbirleriyle aynı yöntemleri kullanırlar. Verilen ifadeler arasında yanlış olan C seçeneğidir. Edebiyat ve bilim farklı disiplinlerdir ve farklı yöntemleri kullanırlar. Edebiyat, duygu, hayal gücü ve estetik üzerine odaklanırken, bilim, gözlem, deney ve analitik düşünceye dayanır. Bu nedenle, edebiyat ve bilim arasında farklı yöntemler ve odak noktaları vardır.



  9. I. Sözlü edebiyat
    II. Yazılı edebiyat
    III. Divan edebiyatı
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri İslamiyet öncesi Türk edebiyatına örnektir?

    A) I ve II                         B) II ve III
    C) I, II ve III                    D) I ve III
                         E) Yalnız I

  10. Cevap: A Açıklama:

    Verilen seçenekler arasında İslamiyet öncesi Türk edebiyatına örnek olarak "Sözlü edebiyat (I)" ve "Yazılı edebiyat (II)" verilebilir. İslamiyet öncesi Türkler, yazıya geçmemiş bir kültüre sahip oldukları için edebiyatlarını sözlü olarak nesilden nesile aktarıyorlardı (Sözlü edebiyat). Ancak zamanla İslamiyet'in etkisiyle yazılı edebiyat da gelişmiştir ve eserler yazılı olarak da korunmuştur (Yazılı edebiyat). Divan edebiyatı (III) ise daha çok İslam medeniyeti ve Osmanlı döneminde gelişmiş bir edebiyat türüdür ve İslamiyet öncesi Türk edebiyatına dahil edilemez.



  11. I. Anonim halk edebiyatı
    II. Dini-tasavvufi halk edebiyatı
    III. Aşk edebiyatı
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatına örnektir?

    A) I ve II                     B) II ve III
    C) I, II ve III                D) I ve III
                         E) Yalnız I

  12. Cevap: C Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "C) I, II ve III" olmalıdır. Çünkü verilen seçenekler arasında I. Anonim halk edebiyatı, II. Dini-tasavvufi halk edebiyatı ve III. Aşk edebiyatı, İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatına örneklerdir. Her üç seçenek de İslamiyet etkisi altında gelişmiş olan farklı edebiyat türlerini temsil eder.



  13. Üniversitede Azeri biriyle tanışan Mustafa konuşurken Azeri arkadaşının söylediklerini anlamasına rağmen konuşmasının farklı olduğunu gözlemlemiştir.
    Mustafa'nın arkadaşının konuşmasının bize göre farklı konuşması aşağıdakilerden hangisi ile açıklanabilir?

    A) Lehçe        B) Argo        C) Ağız
    D) Jargon       E) Şive

  14. Cevap: E Açıklama:

    Cevap Anahtarı: E) Şive Mustafa'nın Azeri arkadaşının konuşmasının farklı olduğunu gözlemlemesi, arkadaşının farklı bir "şiveye" sahip olmasından kaynaklanabilir. Şive, bir dilin belirli bir bölge veya topluluk içerisinde kullanılan özel bir lehçe veya ağız biçimidir. Her coğrafi bölge veya topluluk kendi şive özelliklerine sahip olabilir ve bu da konuşmalarda farklılık yaratır.



  15. Bir ülke içerisinde dilin bölgelere göre ses, şekil, söz dizimi ve anlam olarak farklı bir şekilde kullanılması biçimine ne denir?

    A) Lehçe          B) Argo            C) Ağız
    D) Jargon         E) Ölçünlü Dil

  16. Cevap: C Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "C) Ağız" olarak ifade edilir. Dilin bölgelere göre ses, şekil, söz dizimi ve anlam olarak farklı bir şekilde kullanılması biçimine "ağız" denir. "Ağız", bir ülke içerisindeki belirli bir bölge veya topluluk içinde dilin farklı şekilde kullanılmasını ifade eder. Bu farklılıklar, ses özellikleri, kelime şekilleri, dilbilgisi yapıları ve kavramların anlamında değişiklikler içerebilir. Her bölge veya topluluk kendi ağzına sahip olabilir, bu nedenle ağızlar yerel dil çeşitliliklerini temsil eder.



  17. Aşağıda verilen sanat metinlerinden hangisi coşku ve heyecanı dile getirmek için kullanılır?

    A) Masa        B) Manzum        C) Destan
    D) Şiir            E) Roman

  18. Cevap: D Açıklama:

    Doğru cevap "D) Şiir" olmalıdır. Şiir, coşku, heyecan, duygu ve düşünceleri yoğun bir şekilde dile getirmek için kullanılan bir sanat metnidir. Şairler, şiirlerinde duygularını, hayallerini ve düşüncelerini estetik bir dil ve ritimle ifade ederler. Bu nedenle, coşku ve heyecanı dile getirmek için en uygun sanat metinlerinden biri şiirdir. Şiir, dilin estetik ve ritmik kullanımıyla duyguları, düşünceleri ve hayalleri ifade etmek için kullanılır. Şairler, şiirlerinde coşku ve heyecanı, kelimelerin ve dizelerin özenle seçilmesi ve ritmik bir şekilde sıralanmasıyla aktarır. Destanlar da heyecan ve coşkuyu anlatma eğiliminde olabilir, ancak genellikle uzun epik öyküleri anlatmak için kullanılırken, şiir daha yoğun ve duygusal bir ifade sunar.



  19. Aşağıda verilen metinlerden hangisi öğretici metin kategorisinde gösterilemez?

    A) Mesnevi               B) Mülakat        C) Günlük
    D) Tarihi metinler    E) Bilimsel metinler

  20. Cevap: C Açıklama:Cevap: (C)
    Açıklama:

    * Mesnevi, Mülakat, Tarihi metinler ve Bilimsel metinler öğretici metin kategorisinde gösterilebilir.
    * Günlük ise kişisel düşünceleri, duyguları ve deneyimleri anlatan bir metindir. Bu nedenle öğretici bir metin olarak kabul edilemez.

    Cevap: (C)
    Açıklama: Günlük, kişisel düşünceleri, duyguları ve deneyimleri anlatan bir metindir. Bu nedenle öğretici bir metin olarak kabul edilemez.

  21. I. Resim
    II. Mimari
    III. Bale
    IV. Heykel
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri plastik sanatlara örnek gösterilebilir?

    A) I, II ve III                   B) I, II ve IV
    C) II, III ve IV                 D) I ve IV
                         E) III ve IV

  22. Cevap: B Açıklama:

    Cevap Anahtarı: B) I, II ve IV Verilen seçenekler arasında resim (I), mimari (II) ve heykel (IV), plastik sanatlara örnek olarak gösterilebilir. Plastik sanatlar, üç boyutlu formların yaratılmasında kullanılan sanat türleridir. Resim, iki boyutlu bir yüzeye yapılan görsel bir ifadedir, mimari üç boyutlu yapıların tasarımı ve inşasıdır, ve heykel ise üç boyutlu formların gerçek veya hayali varlıklarını şekillendirme sanatıdır.



  23. Aşağıda verilenlerden hangisi ritmik güzel sanatlara örnek değildir?

    A) Müzik    B) Tiyatro    C) Sinama    D) Dans    E) Opera

  24. Cevap: C Açıklama:Cevap: (C)

    Açıklama: Ritmik güzel sanatlar, zamana bağlı olarak ritim ve temponun önemli olduğu sanatlardır. Müzik, dans ve opera bu özelliklere sahiptir. Tiyatro ve sinema ise zamana bağlı olsalar da ritim ve tempodan ziyade anlatım ve görselliğe odaklanırlar. Bu nedenle, cevap (C), sinema olacaktır.

    Açıklama Metni:

    Ritmik güzel sanatlar, zamana bağlı olarak ritim ve temponun önemli olduğu sanatlardır. Müzik, dans ve opera bu özelliklere sahiptir. Müzikte, seslerin yüksekliği, süresi ve şiddeti ritim ve tempoyu oluşturur. Dansta, hareketlerin ritmi ve temposu önemlidir. Operada ise müzik, dans ve dramatik anlatım bir araya gelir.

    Tiyatro ve sinema ise zamana bağlı olsalar da ritim ve tempodan ziyade anlatım ve görselliğe odaklanırlar. Tiyatroda, oyuncuların konuşmaları ve hareketleri anlatıma hizmet eder. Sinemada ise görüntüler ve sesler anlatıma hizmet eder. Bu nedenle, sinema ritmik bir güzel sanat değildir.

  25. I. Tanzimat Dönemi Edebiyatı
    II. Anonim Halk Edebiyatı
    III. Milli Edebiyat Dönemi
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri batı etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemleri arasındadır?

    A) I, II ve III                B) I ve III
    C) I ve II                     D) II ve III
                         E) Yalnız III

  26. Cevap: B Açıklama:

    Cevap Anahtarı: B) I ve III Verilen seçenekler arasında batı etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemlerinden Tanzimat Dönemi Edebiyatı (I) ve Milli Edebiyat Dönemi (III) bulunmaktadır. Tanzimat Dönemi, 19. yüzyılın ortalarında batı edebiyatının etkisiyle başlamış ve batılı tarzda edebi eserlerin yazıldığı bir dönemdir. Milli Edebiyat Dönemi ise 1911 yılından itibaren Türk milli kimliğinin ön plana çıktığı ve yerli unsurlara yönelinen bir edebiyat dönemidir. Anonim Halk Edebiyatı (II) ise batı etkisinden bağımsız olarak gelişmiş ve halkın geleneksel kültürünü yansıtan bir edebiyat türüdür.



  27. Aşağıdakilerden hangisi İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemlerinden biri değildir?

    A) Anonim halk edebiyatı        B) Divan edebiyatı
    C) Aşık edebiyatı                       D) Fecriati Topluğu
    E) Tekke halk edebiyatı

  28. Cevap: D Açıklama:

    Cevap Anahtarı: D) Fecriati Topluğu Verilen seçenekler arasından Fecriati Topluluğu (D), İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemlerinden biri değildir. Fecriati Topluluğu, Servet-i Fünun edebiyatının son dönemlerinde ortaya çıkan bir topluluktur ve daha çok Batı edebiyatının etkisi altında kalmıştır. Bu topluluk, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde modernleşme sürecine uygun olarak edebiyatta yenilikler yapmaya çalışmıştır. Diğer seçenekler olan Anonim halk edebiyatı, Divan edebiyatı, Aşık edebiyatı ve Tekke halk edebiyatı, İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatının önemli dönemlerindendir ve farklı özelliklere sahiptirler.



  29. Olay, düşünce ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesine ............... denir.
    Yukarıda verilen boşluğa hangisi gelmelidir?

    A) Nazım    B) Yazın    C) İnşa    D) İmge    E) Edip

  30. Cevap: B Açıklama:

    Yukarıdaki boşluğa "B) Yazın" gelmelidir. Yazın, olayların, düşüncelerin ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesini ifade eder. Yazın, edebiyatın bir alt dalıdır ve şiir, hikaye, roman gibi farklı türlerde eserler üretilmesini kapsar. Yazın terimi, edebiyatın bir alt dalıdır ve olayların, düşüncelerin ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesini ifade eder. Yazarlar, farklı edebi türlerde eserler oluşturarak duygularını, düşüncelerini ve hayallerini yazın yoluyla ifade ederler. Bu terim, edebiyatın çeşitliliğini ve insanların yazarak iletişim kurma yeteneğini vurgular.



  31. * Edebiyatın asıl işlevinin estetik yaşantı uyandırmak olduğunu savunurlar.
    * Ancak yapısal ölçütlerle değerlendirilir.
    Yukarıda açıklaması verilen edebiyat kuramı hangisidir?

    A) Duygusal etkiciler.           B) Biçimciler
    C) Anlatımcılar                      D) Yansıtmacılar.
    E) Biçemcileri

  32. Cevap: B Açıklama:

    Cevap Anahtarı: B) Biçimciler Yukarıdaki açıklamalar edebiyat kuramlarından "Biçimciler"i tanımlamaktadır. Biçimciler, edebiyatın asıl işlevinin estetik yaşantı uyandırmak olduğunu savunurlar ve edebiyat eserlerini yapısal ölçütlerle değerlendirirler. Onlara göre edebi eserin estetik ve biçimsel özellikleri, içeriği kadar önemlidir. Biçimciler, dilin ve sanatsal biçimlerin edebiyat eserlerindeki rolünü vurgularlar ve estetik deneyimin anahtarını biçimde bulduklarını düşünürler.



  33. Sanatçının duygularını dile getirmesinin, aktarmasının önemli olduğunu öne sürerler. Burada da okuru eğitme söz konusudur ama bu duygusal bir eğitmedir. Böyle olunca anlatım ve aktarım ile aktarılan duygunun ahlaki açıdan değeri ölçüt olarak kullanılmaktadır.
    Yukarıda açıklaması verilen edebiyat kuramı hangisidir?

    A) Duygusal etkiciler.           B) Biçimciler
    C) Anlatımcılar                      D) Yansıtmacılar.
    E) Biçemcileri

  34. Cevap: C Açıklama:

    Anlatımcılar, edebiyat eserlerinde anlatılan olayların ve karakterlerin gerçek hayattan alınarak aktarıldığına inanırlar. Bu kurama göre, sanatçıların eserlerinde gerçekçi ve nesnel bir anlatım kullanması önemlidir. Anlatımcılar, okuru bilgi ve gerçeklerle donatarak edebiyatın eğitici ve aydınlatıcı bir rolü olduğunu vurgularlar. Anlatımcılar kuramı, edebiyat eserlerinin gerçek hayattan alınarak aktarıldığına ve sanatçıların gerçekçi bir anlatım kullanması gerektiğine inanır. Bu kurama göre, edebiyatın eğitici ve aydınlatıcı bir rolü vardır ve okuru bilgi ve gerçeklerle donatarak onu eğitir. Anlatımcılar, edebiyatın objektif ve gerçekçi bir anlatımla toplumu anlamak ve anlatmak için kullanılması gerektiğini düşünürler.



  35. Bir eser hangi dönemde yazılmışsa, o dönemden izler taşır. Şairlerin şiirlerinde de yaşadıkları dönemin sosyal ve siyasal olaylarını, kültürünü, ilişkilerini, inançlarını, sanat zevklerini görebiliriz.
    Yukarıdaki parçada edebî metinlerin hangi özelliğini görmekteyiz?

    A) Edebî metinler kültürün taşıyıcısıdır.
    B) Edebiyat ile tarih arasında sıkı bir ilişki vardır.
    C) Edebî metinlerde sağlam bir dil vardır.
    D) Edebî metinler yazıldığı dönemin sanat zevkini yansıtır.
    E) Sosyal çevre edebî metinleri sanatçıyı etkisi altına alır.

  36. Cevap: A Açıklama:

    Soruda edebî metinlerin hangi özelliğinin görüldüğü soruluyor, bu nedenle cevabın "Edebî metinler kültürün taşıyıcısıdır." şeklinde olması gerekir. Çünkü edebî metinler, bir toplumun, bir dönemin kültürel değerlerini ve yaşantısını aktaran taşıyıcılardır. Bu yüzden doğru cevap A şıkkıdır. Cevap Anahtarı: A) Edebî metinler kültürün taşıyıcısıdır.



  37. Şiir yazan kişiye……………….., sanatçının ortaya koyduğu edebî esere…………., bir dilin kurallarına ve zevkine uyarak yazılan, ölçülü ve uyaklı anlatım şekline ise …………… denir.
    Yukarıdaki boşluklara sırası ile aşağıdaki seçeneklerden hangisi getirilmelidir?

    A) Şair-sanat eseri-şiir        B) Şair-edebiyat-şiir
    C) Sanat eseri-şair-şiir        D) Şiir-kurmaca metin-zihniyet
    E) Şair-şiir-sanat eseri

  38. Cevap: A Açıklama:

    Cevap Anahtarı: A) Şair-sanat eseri-şiir. Soruda, şiir yazan kişinin adı, sanatçının ortaya koyduğu edebî eser ve ölçülü ve uyaklı anlatım şeklinin adı sorulmaktadır. Şiir yazan kişiye "şair" denir, sanatçının ortaya koyduğu edebî esere "sanat eseri" veya "şiir" denir ve ölçülü ve uyaklı anlatım şekline ise "şiir" denir. Bu nedenle doğru cevap A şıkkıdır.



  39. ……………bir dönemdeki sosyal, siyasî, idarî, adlî, dinî, ticarî hayatın birlikte oluşturduğu ortamdır. Yani devrin belirgin ve kabul edilmiş sanat zevki ve hâkim anlayışıdır.
    Yukarıdaki boşluğa aşağıdaki seçeneklerden hangisi getirilmelidir?

    A) Şair  B) Şiir  C) Zihniyet  D) Sanat  E) Düzen

  40. Cevap: D Açıklama:

    Metinde verilen açıklamalara göre, belirli bir dönemdeki sosyal, siyasal, idari, adli, dinî ve ticarî hayatın bir arada oluşturduğu ortam ve kabul edilmiş sanat zevki ve anlayışı kastedilmektedir. Dolayısıyla bu ortamı ve anlayışı ifade etmek için "sanat" kelimesi doğru cevaptır.



  41.      Ok değmiş yara sızlar
         Yaralının hâlinden
         Ne bilsin yarasızlar
    Bu dizelerdeki en belirgin söz sanatı aşağıdakilerden hangisidir?

    A) Kişileştirme          B) Benzetme      
    C) Cinas                     D) Tezat
    E) Hüsn-i ta'lil

  42. Cevap: C Açıklama:

    Cevap Anahtarı: C) Cinas. Dizedeki "Ok değmiş yara sızlar" ifadesinde "Ok" ve "yara" kelimeleri birbirleriyle zıtlık (tezat) oluşturacak şekilde kullanılmıştır. "Ok" genellikle yaralama veya acı verme anlamında kullanılırken, "yara" ise acı verilmiş veya incinmiş bir durumu ifade eder. Bu kullanım cinas (tezat) adı verilen bir söz sanatıdır. Diğer seçeneklerde böyle bir zıtlık veya tezat ifadesi bulunmamaktadır.



  43. (I)Heyacanla yüzümü yalayan deli rüzgârlar      eşliğinde, yeşil sessizliği keşfetmeye     koyuluyoruz vakti geçirmeden. (II)Orman yangınlarını önlemek amacıyla göletler  yapılmış. (III) Yol boyunca karşılaştığımız   göletler, gökyüzünü kıskandırırcasına mavi mavi göz kırpıyor bize. (IV)Kiraz, badem ve armut ağaçlarının renk renk çicekleri, üzerinde arılar vızıldaşıyor. (V)Her ağacın üzerinde arı görmek mümkün burada.
    Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangilerinde kişileştirme sanatı vardır?

    A) I. ve II.                 B) I. ve III.          
    C) III. ve IV.              D) I. ve V.           
    E) IV. ve V.

  44. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap B) I. ve III. cümlelerdir. Kişileştirme sanatı, cansız varlıklara insan özellikleri veya insan gibi davranışlar atfetmektir. Parçadaki cümleler incelendiğinde, kişileştirme sanatının kullanıldığı cümleler şunlardır: I. cümlede "deli rüzgârlar" ifadesi ile rüzgârların insan gibi "heyacanla yüzümü yalayan" davranışı atfedilmiştir. III. cümlede "göletler, gökyüzünü kıskandırırcasına mavi mavi göz kırpıyor bize" ifadesiyle göletlerin insan gibi "göz kırpma" eylemiyle nitelendirildiği görülmektedir.



  45.    Bir çiçek üşüyor, karlar altında
       Bir kartal, kanadında yavrusunu taşıyor
       Rüzgarda yapraklar fısıldaşıyor
       Bir mağara ağlıyor Anadolu'da
    Bu dizelerde kişileştirilen varlıklar bütünüyle aşağıdakilerin hangisinde verilmiştir?

    A) Çiçek - kar                  B) Kartal - kanat
    C) Kartal- kar -rüzgâr    D) Çicek - yapraklar - mağara
    E) Yapraklar - Anadolu - kanat

  46. Cevap: D Açıklama:

    Cevap Anahtarı: D) Çiçek - yapraklar - mağara. Dizedeki "Bir çiçek üşüyor, karlar altında", "Rüzgarda yapraklar fısıldaşıyor" ve "Bir mağara ağlıyor Anadolu'da" ifadelerinde çiçek, yapraklar ve mağara insan özellikleriyle donatılarak kişileştirilmiştir. Varlık olmayan bu nesneler insan gibi düşünüp hissediyor gibi tasvir edilmiştir. Bu nedenle bu kişileştirmelerin tamamı seçenek D'de verilmiştir.



  47. Aşağıdakilerden hangisi edebi metinlerin özellikleri arasında gösterilmez?

    A) Yaratıcısının anlatım özelliklerini yansıtmaları
    B) Yazıldıkları dönemin kültürel özelliklerini gösterebilmeleri
    C) Okuyucuda güzel duygular uyandırabilmeleri
    D) Herkese aynı derecede hitap eden bir dille oluşturulmaları
    E) Dilin anlatım olanaklarının zenginleştirilmesinde rol almaları

  48. Cevap: D Açıklama:

    Cevap Anahtarı: D) Herkese aynı derecede hitap eden bir dille oluşturulmaları. Edebi metinler, herkese aynı derecede hitap eden bir dille oluşturulmazlar. Tam tersine, edebi metinlerde dilin anlatım olanaklarının zenginleştirilmesi ve yaratıcısının anlatım özelliklerini yansıtması önemlidir. Edebi metinler, yazıldıkları dönemin kültürel özelliklerini yansıtarak okuyucuda güzel duygular uyandırabilirler. Farklı üsluplar ve dil kullanımları, edebi metinleri çeşitlendirir ve onları etkileyici kılar.



  49. Aşağıdakilerden hangisi dilin kültür taşıyıcısı olduğunu gösterir?

    A) Dilin seslerden örülmüş bir yapının olması
    B) İnsanların iletişim kurabilmek için genellikle dili kullanması
    C) Bazı dillerin zamanla unutulması
    D) Atasözlerinin kulaktan kulağa çağımıza  ulaşması
    E) Her milletin dilinin farklı olması

  50. Cevap: D Açıklama:

    Cevap anahtarı D) Atasözlerinin kulaktan kulağa çağımıza ulaşmasıdır. Dil, bir milletin veya topluluğun kültürel mirasını taşıyan önemli bir unsurdur. Atasözleri, bir toplumun deneyimlerini, bilgeliğini ve değerlerini aktaran önemli dil unsurlarından biridir. Atasözleri, nesilden nesile aktarılır ve toplumun değerlerini kuşaktan kuşağa taşıyan önemli bir dil aracıdır. Dolayısıyla, atasözlerinin kulaktan kulağa çağımıza ulaşması, dilin kültür taşıyıcısı olduğunu gösterir.



  51. Aşağıdakilerden hangisi güzel sanatların özelliklerinden değildir?

    A) Her an genişlemekte, değişmekte ve zenginleşmektedir.
    B) İnsanda bulunan güç ve yeteneğin sonucu ortaya çıkar.
    C) Özgün bir çalışmanın ürünüdür.
    D) Yeni bir yapı kurma ve şekil verme girişimidir.
    E) Güzel sanatların dış dünya ile ilişkisi yoktur.

  52. Cevap: E Açıklama:

    Cevap Anahtarı: E) Güzel sanatların dış dünya ile ilişkisi yoktur. Güzel sanatlar, dış dünya ile güçlü bir ilişki içindedirler. Güzel sanatlar, insanın iç dünyasını dışa yansıtma ve ifade etme çabasının ürünüdür. Sanat eserleri, sanatçının duygularını, düşüncelerini, gözlemlerini ve hayal gücünü yansıtarak özgün bir çalışma oluşturur. Güzel sanatlar, sürekli olarak gelişen, değişen ve zenginleşen bir alandır ve insanın güç ve yeteneğinin bir ifadesidir. Sanatçılar, yeni bir yapı kurma ve şekil verme girişiminde bulunarak sanat eserleri yaratırlar.



  53. Edebiyat her şeyden önce tarihî ve kültürel olandan hareketle dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliğidir. Bu etkinlik ile insan olan her yerde ve zamanda karşılaşıldığını, insanı konu alan çalışma alanlarının yetkinlikleri dile getirilmektedir. Öyleyse güzel sanatların kaynağı ve özelliklerinden söz edebilmek için somut olarak insanı tanımak gerekir.
    Yukarıda güzel sanatların hangi yönü üzerinde durulmaktadır?

    A) Evrensel bir özelliğe sahip olması
    B) Kaynağının insan olması ve insanı konu alması
    C) Zamanla gelişme göstermesi
    D) Tarihi ve kültürel konuları işlemesi
    E) Edebiyatla içli dışlı olması

  54. Cevap: B Açıklama:

    Cevap anahtarı B) Kaynağının insan olması ve insanı konu almasıdır. Metinde güzel sanatların temel özelliği üzerinde durulmaktadır. Güzel sanatlar, tarihî ve kültürel olandan hareketle dil aracılığıyla gerçekleştirilen etkinliklerdir ve insanı konu alan çalışma alanlarının yetkinlikleri dile getirilir. Dolayısıyla, güzel sanatların kaynağının insan olması ve insanı konu alması vurgulanmaktadır.



  55. Bir metinde anlatımda gereksiz ayrıntıdan kaçınmaya .................., gereksiz sözlere yer vermemeye de ............... denir.
    Yukarıda verilen boşluklara sırasıyla hangisi gelmelidir?

    A) açıklık - duruluk        B) yalınlık - duruluk
    C) akıcılık - açıklık          D) duruluk - akıcılık
    E) yalınlık - açıklık

  56. Cevap: B Açıklama:

    Cevap Anahtarı: B) yalınlık - duruluk. Bir metinde anlatımda gereksiz ayrıntıdan kaçınmaya "yalınlık", gereksiz sözlere yer vermemeye ise "duruluk" denir. Yalın ve açık bir anlatım, okuyucunun metni daha kolay anlamasına ve odaklanmasına yardımcı olur.



  57. Dilin inceliklerini özümsemiş birinin ağzından anlatılan bir resim, bir heykel, bir mimari eser layık olduğu yeri bulur. Sanat söyleşilerinin ana ögesi dil olduğuna göre, edebiyatın yetkinleştirdiği dil de bütün sanat eserlerinin anahtarı olarak düşünülebilir.
    Yrd. Doç. Dr. Gültekin Akengin, Sanat Dalları Arasında Etkileşim ve Dil
    Yukarıda verilen açıklamada hangi düşünce geliştirme yöntemi kullanılmıştır?

    A) Karşılaştırma            B) Tanık gösterme
    C) Örnekleme                D) Tanımlama
    E) Somutlama

  58. Cevap: E Açıklama:

    doğru cevap E) Somutlama olmalıydı. Metinde soyut bir kavram olan "sanatın yetkinleştirdiği dil" somut bir örnekle ("anlatılan bir resim, bir heykel, bir mimari eser") açıklanmıştır. Somutlama yöntemi kullanılmıştır.



  59. I. Şive: Bir milletin dilinin tarihi, siyasi gibi nedenlerle değişiklik göstermesidir.
    II. Argo: Ortak dildeki kelimelere farklı anlamlar yükleyerek oluşan anlatım biçimidir.
    III. Jargon: Aynı meslek veya topluluk insanlarının kendi aralarında kullandıkları ve ortak dilden ayrı olan anlatım biçimidir.
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) I ve II            B) II ve III        C) I ve III
    D) I, II ve III      E) Yalnız I

  60. Cevap: D Açıklama:

    İlgili açıklama ve değerlendirmeleri dikkate alarak, I, II ve III ifadelerinin hepsi de doğrudur.



  61. I. Manzum Hikaye
    II. Roman
    III. Deneme
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri sanat metinleri arasındadır?

    A) I ve II            B) II ve III        C) I ve III
    D) I, II ve III       E) Yalnız II

  62. Cevap: A Açıklama:

    Doğru cevap A) I ve II'dir. "Manzum Hikaye" ve "Roman" türleri edebi eserler arasında yer alırken, "Deneme" ise daha çok düşünsel ve fikri içerikleriyle öne çıkan bir türdür



  63. Edebiyatla ilgili olarak aşağıda verilen ifadelerden hangisi doğru değildir?

    A) Edebiyatla bilim arasında çok düzeyde iletişim vardır.
    B) Edebiyat insanı her yönüyle ele aldığı için psikoloji ile ilişkilidir.
    C) Edebiyat sadece belirli bilim dalları ile etkileşimlidir.
    D) Edebiyat bilimin tüm ikincil özelliklerine sahiptir.
    E) Edebiyatla bilim etkileşim içerisinde varlıklarını sürdürürler.

  64. Cevap: C Açıklama:

    Cevap anahtarı "C" olmalıdır. Edebiyat sadece belirli bilim dalları ile etkileşimli değil, aksine çok çeşitli disiplinlerle etkileşim içerisindedir. Edebiyat, psikoloji, sosyoloji, tarih, felsefe ve daha pek çok farklı bilim dalıyla ilişkilendirilebilir. Bu ilişkiler edebiyatın insan doğasını, toplumsal dinamikleri ve düşünsel derinlikleri anlama yeteneğini yansıtır. Öte yandan, edebiyatın bilimsel özellikler taşıdığını söylemek de yanıltıcı olabilir. Edebiyatın öncelikle estetik ve duygusal boyutları vardır; bu nedenle tam anlamıyla bilimin tüm ikincil özelliklerine sahip değildir.



  65. Aşağıdakilerden hangisi batı etkisinde gelişen Türk Edebiyatı türlerinden biri değildir?

    A) Milli Edebiyat Dönemi
    B) Cumhuriyet Dönemi Edebiyatı
    C) Tanzimat Dönemi edebiyatı
    D) Divan Edebiyatı
    E) Servetifünün Dönemi Edebiyatı

  66. Cevap: D Açıklama:

    doğru seçenek "D) Divan Edebiyatı" olmalıdır. Divan Edebiyatı, Osmanlı İmparatorluğu'nun klasik Türk edebiyatının önemli bir parçasını oluşturur ve batı etkisinde gelişen bir tür değildir. Diğer taraftan, Milli Edebiyat Dönemi, Cumhuriyet Dönemi Edebiyatı, Tanzimat Dönemi edebiyatı ve Servetifünün Dönemi Edebiyatı Türk edebiyatının farklı dönemlerini ve batı etkisinin olduğu süreçleri kapsar.



  67. Aşağıda verilenlerden hangisi olay hikayesinin özelliklerinden biri değildir?

    A) Olay ağırlıklıdır.
    B) Merak ögesi arka planda bırakılmıştır.
    C) Serim, düğüm ve çözüm bölümlerinden oluşur.
    D) Hikaye beklenmedik bir sonla biter.
    E) Yaygın hikaye türlerinden biridir.

  68. Cevap: B Açıklama:

    Cevap anahtarı "B" şıkkıdır. Olay hikayesinin özelliklerinden biri, "Merak ögesi arka planda bırakılmıştır." şeklinde ifade edilen B şıkkıdır. Olay hikayesi, okuyucunun merakını canlı tutarak hikayenin ana olayına odaklanır. Bu tür hikayelerde genellikle karakterlerin duygusal ve içsel dünyaları daha az vurgulanırken, olayın akışı ve gelişimi ön plana çıkar. Diğer şıklar doğru özellikleri ifade etmektedir: A) Olay ağırlıklıdır, C) Serim, düğüm ve çözüm bölümlerinden oluşur, D) Hikaye beklenmedik bir sonla biter ve E) Olay hikayesi yaygın bir hikaye türüdür.



  69. Adamı sokakta kıstırıp bir güzel marizlemişler.
    Yukarıda verilen cümle hangi dil türüdür?

    A) Şive        B) Argo            C) Jargon
    D) Ağız        E) Ölçünlü dil

  70. Cevap: B Açıklama:

    Cevap anahtarı olarak seçilecek doğru seçenek "B) Argo" olmalıdır. Verilen cümledeki ifadeler argo bir dil kullanımına örnek teşkil eder. Argo, genellikle belirli bir sosyal grup içinde kullanılan, yaygın dilin dışında kalan ve sıklıkla kabul edilmeyen, argo kelimeler veya ifadeler içeren bir türdür. Bu tür dil kullanımı, özellikle mahalle kültürü gibi gruplar arasında yaygındır.



  71. Aşağıdakilerden hangisi öğretici metin türlerine örnek değildir?

    A) Felsefi metinler          B) Tarihi metinler
    C) Bilimsel metinler        D) Halk hikayeleri
    E) Otobiyografi

  72. Cevap: D Açıklama:

    Cevap anahtarı "D" şıkkıdır. Halk hikayeleri, öğretici metin türlerine örnek değildir. Halk hikayeleri genellikle geleneksel anlatılar olarak kabul edilir ve genellikle eğlence veya kültürel paylaşım amacı taşırlar. Diğer şıklar (A) Felsefi metinler, (B) Tarihi metinler, (C) Bilimsel metinler ve (E) Otobiyografi, öğretici metin türlerine örnek olarak sayılabilirler.



  73. Aşağıdakilerden hangisi modern Türk tiyatrosuna örnek değildir?

    A) Komedi                         B) Meddah
    C) Ortaoyunu                    D) Karagöz
    E) Seyirlik köy oyunları

  74. Cevap: B Açıklama:Cevap: B) Meddah

    Açıklama: Meddah, modern Türk tiyatrosunun bir parçası olarak değil, daha ziyade Osmanlı döneminin hikaye anlatıcılığı geleneğine ait bir sanat formudur. Modern Türk tiyatrosu, batılı tiyatro formlarının ve tekniklerinin Osmanlı kültürüne uyarlanmasıyla birlikte 19. yüzyılda ortaya çıkmaya başlamıştır. Meddah ise daha çok tek kişilik performanslara dayanır ve doğaçlama hikayeler anlatma geleneği ile özdeşleşmiştir. Bu nedenle, diğer seçenekler modern Türk tiyatrosunun örnekleri olsa da, Meddah bu kapsamın dışında kalır.



  75. I. Tiyatro
    II. Edebiyat
    III. Müzik
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri fonetik sanatlar kategorisindedir?

    A) Yalnız I        B) Yalnız II        C) I ve II
    D) II ve III         E) I, II ve III

  76. Cevap: D Açıklama:Cevap: (D)

    Açıklama:

    Fonetik sanatlar, ses ve söze biçim vererek yapılan sanatlardır. Bu sanatlar ağırlıkla kulağa ve işitmeye yöneliktir. Edebiyat ve müzik, fonetik sanatlar kategorisinde yer alır. Tiyatro ise dramatik sanatlar kategorisinde yer alır. Dramatik sanatlar, hem görsel hem de işitsel sanatlardır.

    Bu nedenle, (D) seçeneği olan "II ve III" doğru cevaptır.

    Açıklama Metni:

    Edebiyat, sözcükleri ve cümleleri bir araya getirerek anlamlı bir yapı oluşturma sanatıdır. Bu sanatta ses ve söz, duygu ve düşünceleri ifade etmek için kullanılır. Müzik ise, sesleri ve seslerin uyumunu kullanarak güzellik ve duygu yaratma sanatıdır. Bu sanatta da ses, duygu ve düşünceleri ifade etmek için kullanılır.

    Tiyatro ise, bir olay ya da fikri canlandırmak için söz, jest, mimik ve dekor gibi unsurları bir araya getiren sanattır. Bu sanatta ses ve söz, duygu ve düşünceleri ifade etmek için kullanılır. Ancak tiyatro, sadece ses ve söze değil, aynı zamanda jest, mimik ve dekor gibi görsel unsurlara da yer verir. Bu nedenle tiyatro, fonetik sanatlar kategorisinde değil, dramatik sanatlar kategorisinde yer alır.

  77. I. Heykel
    II. Mimari
    III. Bale
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri görsel sanatlar kategorisindedir?

    A) Yalnız I        B) Yalnız II        C) I ve II
    D) II ve III         E) I, II ve III

  78. Cevap: C Açıklama:

    Cevap anahtarı olarak seçilecek doğru seçenek "C) I ve II" olmalıdır. Verilen seçenekler arasında görsel sanatlar kategorisine giren heykel ve mimari eserlerdir. Bale ise görsel sanatlar kategorisine değil, performans sanatları kategorisine girer.



  79. * Metnin ana düşüncesinin belirlenmesi.
    * Ana düşünce ile bağlantılı yardımcı düşüncelerin belirtilmesi.
    * Yardımcı düşünceyi destekleyen düşünce geliştirme yollarının belirlenmesi.
    Yukarıda verilenler hangi yazma süreci aşamasıdır?

    A) Hazırlık         B) Planlama        C) Taslak metin
    D) Düzeltme     E) Geliştirme

  80. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap "B) Planlama" seçeneğidir. Bu aşamada yazar, metni oluşturmadan önce metnin ana düşüncesini belirler, ana düşünceyle bağlantılı yardımcı düşünceleri sıralar, yardımcı düşünceleri destekleyen düşünce geliştirme yollarını belirler. Bu aşama metin yazma sürecinin temel adımlarından biridir ve metnin daha tutarlı ve organize bir şekilde oluşturulmasına yardımcı olur.



  81. Daha çok bir meslek grubuna özgü olan insanların kendi aralarında kullandığı dil hangisidir?

    A) Lehçe        B) Argo        C) Ağız
    D) Jargon       E) Şive

  82. Cevap: D Açıklama:

    Cevap anahtarı olarak seçilecek doğru seçenek "D) Jargon" olmalıdır. Jargon, belirli bir meslek grubuna veya uzmanlık alanına özgü terimler, ifadeler ve anlam düzenlemelerini içeren özel bir dil kullanımını ifade eder. Bu dil, genellikle sadece belirli bir meslek veya uzmanlık alanındaki kişiler arasında anlaşılabilir ve kullanılır. Jargon, teknik terimler, kısaltmalar ve özel anlam taşıyan ifadeleri içerir.



  83. Bir akşam mehtabı getiren bana
    Bahçe kapısını açan bir eldi.
    Gözlerim sevinçle baktı o yana
    Yıldızlar içinde kadınım geldi.
    Bu dörtlük aşağıdaki şiir türlerinden hangisini örneklemeye uygundur?

    A) Lirik şiir                   B) Epik şiir
    C) Didaktik şiir            D) Satirik şiir
    E) Dramatik şiir

  84. Cevap: A Açıklama:

    Doğru cevap "A) Lirik şiir" seçeneğidir. Bu dörtlük, duygusal bir ifade ve içsel düşüncelere odaklanarak yazılmış bir lirik şiir örneğidir. Lirik şiir, şairin duygusal ve içsel dünyasını yansıtan, genellikle kısa ve öz metinlerden oluşan bir şiir türüdür. Şairin duygusal deneyimleri ve içsel düşünceleri bu tür şiirlerde ön planda tutulur.



  85. Dudağında yangın varmış dediler
    Ta ezelden yayan koşarak geldim.
    Alev yanaklara sarmış dediler
    Sevda seli oldum, taşarak geldim.
    Bu dörtlükte, aşağıdakilerden hangisi için bir örnek yoktur?

    A) Redif                B) Yarım uyak        C) Tam uyak
    D) Zengin uyak    E) Çapraz uyak

  86. Cevap: A Açıklama:

    Doğru cevap "A) Redif" seçeneğidir. Bu dörtlükte, "dediler" kelimesi hem birinci hem de üçüncü dizede tekrarlanarak redif oluşturmuştur. Redif, bir beyit veya dizede aynı kelimenin veya kelime grubunun tekrarlanmasıdır. Diğer uyak türleri olan uyak (redif+uyak) gibi özelliklerin yanı sıra redif de dörtlüğü birbirine bağlayan özelliklerden biridir.



  87. Yunus Emere 13. yüzyılda Anadolu’da yaşamış mutasavvıf bir şairimizdir. Tasavvuf düşüncesinde dünya geçici bir yer olarak görülmektedir. Çünkü asıl olan ölümden sonra sürdürülecek hayattır. Gerçek mutluluğa ancak orada ulaşılabilir. Bu dünya geçicidir; burası yalnızca ahirete hazırlık yeridir. Bu anlayış tasavvuf düşüncesinin esasıdır.
    Yunus’u dönemindeki bu düşünceyle şiir yazmaya iten etmen aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmektedir?

    A) Dini yaşayış        B) Dönemindeki Zihniyet
    C) Sanat                  D) Tarihi faktörler
    E) Savaşlar

  88. Cevap: A Açıklama:

    Doğru cevap "A) Dini yaşayış" seçeneğidir. Yunus Emre'nin dini yaşayışı, onun tasavvuf düşüncesini ve şiir yazma motivasyonunu etkileyen önemli bir faktördür. Tasavvufi bir bakış açısına sahip olan Yunus Emre, yaşadığı dönemdeki tasavvufi değerleri ve inançları içselleştirmiş ve bu değerleri şiirlerine yansıtmıştır. Onun dini yaşayışı, onun içsel dünyasını şekillendiren ve şiirlerinin temel temasını oluşturan bir etmendir.



  89. Türkiye Cumhuriyeti olarak II. Dünya Savaşına katılmamamıza rağmen çok sıkıntılı günler yaşadık. Şairlerimizin ve yazarlarımızın çoğu bu dönemin etkisinde kalarak eserler yazdılar. Bu eserler sayesinde II. Dünya Savaşı’nın sonuçlarını daha iyi anlamaktayız.
    Yukarıdaki parçada şairleri ve yazarları etkileyen unsur nedir?

    A) Dönemin hâkim zihniyeti
    B) Sanatın evrenselliği
    C) Edebî metinlerin de savaşı işlemesi
    D) Yazar ve şairlerin savaş konusundaki duyarlılığı
    E) II. Dünya Savaşının sonuçları

  90. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap "B) Dönemindeki Zihniyet" değil, "D) Tarihi faktörler" olmalıdır. Yunus Emre'nin dönemindeki tasavvuf anlayışı, İslam kültürü, Anadolu coğrafyasının sosyal ve kültürel yapısı gibi tarihi faktörlerden etkilenmiştir. Yunus Emre'nin dünya ve ahiret anlayışını şekillendiren en önemli etmenlerden biri de bu tarihi faktörlerdir.



  91. Bir yapı ve ifade biçimi kazanmış sanat eseri kendisine özgü bir iletişim aracıdır. Kullanılan malzeme ile ifade edilmek istenen husus birleşerek bir bütün oluşturur. Artık bu bütün yeni bir varlıktır.   Benzeri olsa da eşi yoktur.
    Bu paragrafta sanat eserinin hangi özelliği vurgulanmaktadır?

    A) Öznelliği                B) Özgünlüğü
    C) Nesnelliği              D) Evrenselliği
    E) Etkileyiciliği

  92. Cevap: B Açıklama:

    Bu paragrafta sanat eserinin "B) Özgünlüğü" vurgulanmaktadır. Metinde belirtilen ifadelerle, sanat eserinin kendine özgü bir yapı ve ifade biçimi kazandığı, kullanılan malzeme ve ifade edilmek istenen hususun birleşerek bütün oluşturduğu ve artık bu bütünün yeni bir varlık haline geldiği vurgulanarak eserin özgünlüğüne dikkat çekilmektedir. Sanat eserlerinin benzerlerinin olabileceği ancak her eserin kendine özgü ve eşsiz bir karakter taşıdığı ifade edilmektedir.



  93. Yalnız görüntüyle yapılan sanatlara plastik sanat denir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi plastik sanat değildir?

    A) Dokumacılık             B) Marangozluk
    C) Aşçılık                        D) Heykel
    E) Duvarcılık

  94. Cevap: D Açıklama:

    Doğru cevap "D) Heykel" olmalı çünkü heykel de görüntüyle yapılan plastik sanat örneklerindendir. Sanat eseri üç boyutlu bir şekilde fiziksel olarak var olur ve bu nedenle plastik sanata örnektir. Duvarcılık ise daha çok yapının inşasıyla ilgilidir ve yalnızca görüntüye odaklanan plastik sanat anlayışıyla uyuşmaz.



  95. Ses ve görüntüyü kullanarak yapılan güzel sanatlara karma sanatlar adı verilir. Buna göre aşağıdakilerden hangisi karma sanattır?

    A) Resim         B) Tiyatro        C) Heykel
    D) Müzik         E)  Edebiyat

  96. Cevap: B Açıklama:

    Bu soruda doğru cevap "B) Tiyatro" olmalıdır. Tiyatro, hem sesi (diyalogları, müziği) hem de görüntüyü (oyuncuların kostümleri, sahne tasarımı) kullanarak yapılan bir sanat dalıdır. Bu nedenle ses ve görüntüyü bir arada kullanan karma sanatlardan biridir.



  97. Duyguların taşa, tahtaya kazılması ile …………, maddelerin şekillenmesi ile ………….ortaya çıkmış; duyguların seslerle belirtilmesi ………..e temel olmuş, çeşitli oyunlarla …………., yazının bulunmasıyla da ………….. başlamıştır. 
    Yukarıdaki boşluklara sırasıyla aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?

    A) Resim-heykel-müzik- tiyatro- edebiyat
    B) Heykel- bale-tiyatro-müzik-edebiyat
    C) Edebiyat- opera-müzik-tiyatro- resim
    D) Resim-heykel-tiyatro-müzik-edebiyat
    E) Edebiyat-heykel-bale-tiyatro-müzik

  98. Cevap: A Açıklama:

    Doğru cevap "A) Resim-heykel-müzik- tiyatro- edebiyat" seçeneğidir. Bu sıralama, insanlığın sanatsal ve kültürel gelişimiyle ilgili önemli aşamaları temsil ediyor. İnsanlar önce duygularını resim ve heykel gibi fiziksel yüzeylere kazıyarak ifade etmişlerdir. Daha sonra müzikle duygusal ifadelerini sesler aracılığıyla iletmeye başlamışlardır. Tiyatro ise bu ifadeleri sahneleyerek daha etkili bir şekilde aktarmıştır. Sonrasında yazı ve edebiyat, insanların duygusal ve düşünsel içeriklerini kalıcı bir şekilde ifade etmelerine olanak tanımıştır.



  99. I) Edebiyat kelimelerle yapılan güzel sanattır.
    II) Müzik sesleri melodi haline getirme sanatıdır.
    III) Tiyatro, bale ve opera ses ve görsel sanatların karışımıdır.
    IV) Fotoğraf ve sinema da güzel sanatlardan sayılır.
    V) Edebiyat sadece görsel bir sanattır.
    Yukarıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

    A) I    B) II     C) III    D)IV    E) V

  100. Cevap: E Açıklama:

    Bu soruda yanlış olan ifade "V) Edebiyat sadece görsel bir sanattır."dır. Edebiyat sadece görsel bir sanat değil, kelime ve dil kullanarak yapılan bir sanat dalıdır. Edebiyatın güzelliklerini kelimelerle ifade etme yeteneği vurgulanmaktadır.



  101. Aşağıdakilerden hangisi güzel sanatlardan biri değildir?

    A) Resim         B) Edebiyat        C) Müzik
    D) Heykel        E) Halıcılık

  102. Cevap: E Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "E) Halıcılık" olarak verilmiştir. Halıcılık, güzel sanatlar arasında yer almayan bir el sanatıdır. Güzel sanatlar genellikle estetik yaratım ve ifade üzerine odaklanırken, halıcılık daha çok el işçiliği ve dekoratif amaçlar taşıyan bir faaliyettir.



  103. Aşağıdaki sanat dallarından hangisi görsel sanatlardan değildir?

    A) Mimari    B) Heykel    C) Fotoğraf
    D) Resim      E) Müzik

  104. Cevap: E Açıklama:

    Doğru cevap "E) Müzik" seçeneğidir. Müzik, görsel sanat dalları içinde değil, işitsel bir sanat dalıdır. Görsel sanatlar genellikle görsel estetik ve öğeleri kullanarak eserler oluştururken, müzik işitsel öğelerle duygusal ve estetik deneyimler sunar. Müziğin temelde seslerden oluştuğunu ve görsel bileşenler içermediğini söyleyebiliriz.



  105. I) Edebiyat dille gerçekleştirilen güzel sanat etkinliğidir.
    II) Edebiyatın konusu insandır.
    III) Sanat değeri taşıyan insanda üstün bir güzellik duygusuyla heyecan uyandıran dil ürününe edebî eser denir.
    IV) Edebî eserin estetik bir değer taşıması gerekmez.
    V) Edebî eseri yaşatan başlıca öge dilidir. 
    Yukarıdaki numaralı cümlelerden hangisinde bilgi yanlışı vardır?

    A) I    B) II    C) III    D) IV    E) V

  106. Cevap: A Açıklama:

    Doğru cevap "A" olmalıdır. Özür dilerim, önceki yanıtlarımda yanlış bilgi vermişim. İlgili cümlede herhangi bir yanlışlık bulunmuyor.



  107. Aşağıdakilerden hangisi edebiyatın özelliklerinden değildir?

    A) İnsanın duygu, düşünce ve hayallerini konu edinir.
    B) Sözlü ve yazılı olarak ikiye ayrılır.
    C) Güzel sanatlar arsında sayılır.
    D) Kendine özgü kuralları vardır.
    E) İnsan düşüncesinin ürünü olan her yazılı ve sözlü ifade edebiyatın inceleme alanına girer.

  108. Cevap: E Açıklama:

    Doğru cevap "E) İnsan düşüncesinin ürünü olan her yazılı ve sözlü ifade edebiyatın inceleme alanına girer." seçeneğidir. Diğer özellikler doğru tanımlandığı için, bu seçenek edebiyatın özelliklerinden biri değildir.



  109. Varoluşun sırrına eren insan, yarına inanır ve geleceğe hazırlanır. Yarına inanan, geleceği bugünden hazırlayan insan, ortaya koyduğu kalıcı eserlerle yaşadığı yere damgasını vurur. Günü gününe yaşama ilkesini benimseyen, yarına inanmadığından gelecek için bir hazırlık yapmayan insan ise yaşadığı yerde bir iz bırakmadan göçüp gider. 
    Yukarıdaki paragraf sanatın hangi yönünü açıklamaktadır?

    A) Sanat her zaman bir değişim içerisindedir.
    B) Sanat insanı ölümsüzleştir.
    C) Sanatın malzemesi insan ve dildir.
    D) Sanat insanı geleceğe hazırlar.
    E) Sanat insana varoluşunu hatırlatır.

  110. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap "B) Sanat insanı ölümsüzleştirir." şeklinde olmalıdır. Paragraf, sanatın insanı geleceğe hazırlama ve ölümsüzleştirme işlevini anlatmaktadır.



  111. Atatürk: “ Söz ve anlamı, yani insan dimağında yer eden, her türlü bilgileri ve insan karakterinin en büyük duygularını, bunları dinleyenleri veya okuyanları, çok ilgili kılacak şekilde söylemek ye yazmak sanatıdır edebiyat. Bunun içindir ki, edebiyat ister nesir halinde olsun, ister nazım biçiminde osun, tıpkı resim gibi heykeltıraş gibi özellikle musikî gibi güzel sanatlardan sayıla gelmektedir.” diyor. 
    Atatürk’ün yukarıdaki ifadeleri edebiyatın hangi özelliğini belirtiyor?

    A) Edebiyatın güzel sanatlar içerisindeki yerini
    B) Edebiyatın insanı ve doğayı konu almasını
    C) İnsanın duygularının bir göstergesi olduğunu
    D) Nesir ve nazım şeklinde yazılmasını
    E) Anlatmaya dayalı bir tür olduğunu

  112. Cevap: A Açıklama:

    Atatürk'ün ifadeleri, edebiyatın güzel sanatlar içerisindeki yerini belirtiyor. Edebî metinlerin, dilin estetik özelliklerini kullanarak insan duygularını, düşüncelerini ve hayallerini etkileyici bir şekilde anlatma amacıyla oluşturulduğunu vurguluyor. Bu açıklama edebiyatın güzel sanatlar arasındaki konumunu ve estetik değerini vurguluyor.



  113.  Sanat eseri insana ne ahlâksızlık öğretir ne de ahlâklı olmayı öğütler. Ahlâk karşısında kayıtsızdır. Kişilere gündelik hayatta kullanılacak bilgi verdiği de söylenemez. Çünkü gerçekliği yorumlar, dönüştürür ve yeniden yapılandırır. Buna sanata özgü gerçeklik denir. Ama sanat eseri sezgisel bilgi vererek insanın katı gerçekliğinin ötesini düşünmesini sağlar. 
    Yukarıda sanatın ve sanat eserinin hangi özelliğine değinilmemiştir?

    A) Sanat, insana öğüt vermez.
    B) Sanat, gerçeği yeniden yorumlayarak bize sunar.
    C) Sanat eseri, insanın hayal dünyasından dış dünyaya yansımasıdır.
    D) Sanat, insanın sezgisel yeteneğini geliştirerek farklı düşünmesini sağlar.
    E) Sanat eserinin dile getirdiği gerçeklik kişiye özgü değildir.

  114. Cevap: E Açıklama:

    Metinde sanatın ve sanat eserinin hangi özelliklerine değinilmediği sorulmaktadır. Metinde sanat eserinin "dile getirdiği gerçeklik kişiye özgü değildir" özelliğine (E seçeneği) değinilmemiştir. Diğer seçeneklerde metinde geçen özelliklere değinilmiştir: Sanatın insanlara öğüt vermemesi (A), gerçeği yeniden yorumlaması (B), insanın hayal dünyasından dış dünyaya yansıması (C), insanın sezgisel yeteneğini geliştirmesi (D).



  115. Bir düşünceyi desteklemek amacıyla konuyla ilgili söz sahibi, güvenilir bir kişinin sözünden yararlanılmasıdır.
    Yukarıda tanımı verilen düşünce geliştirme yöntemi hangisidir?

    A) Karşılaştırma            B) Tanık gösterme
    C) Örnekleme               D) Tanımlama
    E) Somutlama

  116. Cevap: B Açıklama:

    Verilen tanıma göre, bir düşünceyi desteklemek amacıyla konuyla ilgili söz sahibi, güvenilir bir kişinin sözünden yararlanılması yöntemi "Tanık gösterme" olarak adlandırılır. Bu yöntem, düşünceleri güçlendirmek ve inandırıcılığı artırmak için başvurulan bir yol olarak kullanılır.



  117. Yazılacak bir metnin temasının seçildiği yazma aşaması hangisidir?

    A) Planlama                B) Hazırlık
    C) Taslak metin          D) Düzeltme
    E) Paylaşma

  118. Cevap: B Açıklama:

    Yazının temasının seçildiği aşama "Hazırlık" aşamasıdır. Bu aşamada yazar, yazının amacını, ana fikirlerini belirler, gerekli araştırmaları yapar ve genel bir plan oluşturur. Yazının ana hatları bu aşamada belirlenir ve yazının hangi yönde ilerleyeceği planlanır. Bu aşama, yazma sürecinin temel taşıdır ve yazının kalitesini belirleyen önemli bir adımdır.



  119. I. Uyarmak ve bilgi vermek
    II. Düşündürmek ve tanıtmak
    III. Estetik ve zevk anlayışı kazandırmak
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri öğretici metinlerin özellikleri arasındadır?

    A) I ve II            B) II ve III        C) I ve III
    D) I, II ve III       E) Yalnız II

  120. Cevap: A Açıklama:

    Verilen metinde öğretici metinlerin özellikleri sıralanmıştır. Bu özellikler şunlardır: I. Uyarmak ve bilgi vermek: Öğretici metinler genellikle okuyucuya belirli bir konuda bilgi verir ve onu bilgilendirmeyi amaçlar. II. Düşündürmek ve tanıtmak: Öğretici metinler, okuyucunun düşünmesini sağlar ve yeni fikirler sunarak konuları derinlemesine inceleme fırsatı tanır.



  121. I. Edebiyat güzel sanatlardan biri olarak elen alınmıştır.
    II. Edebiyat güzel sanatlar dallarından kullanılan malzeme ve kendisini ifade ediş tarzı bakımından ayrılmaktadır.
    III. Edebiyat diğer güzel sanatlar dallarına da kaynaklık edebilir.
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) I ve II            B) II ve III        C) I ve III
    D) I, II ve III       E) Yalnız II

  122. Cevap: D Açıklama:

    I. ifade, edebiyatın bir güzel sanat olarak kabul edildiğini belirtir ve doğrudur. II. ifade, edebiyatın diğer güzel sanat dallarından farklı olarak kullanılan malzeme ve ifade tarzıyla ayrıldığını belirtir, bu da doğrudur. III. ifade, edebiyatın diğer güzel sanat dallarına kaynaklık edebileceğini belirtir; bu ifade de doğrudur, çünkü edebiyat diğer sanat dallarına ilham kaynağı olabilir.



  123. Aşağıda verilen Türk Edebiyatı dönemlerinden hangisi diğerlerine göre daha sonra ortaya çıkmıştır?

    A) Divan Edebiyatı            B) Aşık Edebiyatı
    C) Fecriati Topluluğu         D) Halk Edebiyatı
    E) Tekke Edebiyatı

  124. Cevap: C Açıklama:

    Verilen seçenekler arasında Türk Edebiyatı dönemlerine ait terimler bulunmaktadır. Fecriati Topluluğu, diğer dönemlere göre daha sonradan ortaya çıkmış bir edebi akımdır. Fecriati Topluluğu, 20. yüzyılın başlarında ortaya çıkmış olan bir edebiyat hareketidir ve Tanzimat ve Servet-i Fünun dönemlerinden sonra gelir.



  125. Edebiyat ile ilgili olarak;
    I. İlk kez Şinasi tarafından bir sanat türünün adı olarak kullanılmıştır.
    II. Edebiyat kavramı bir çok anlama gelmektedir.
    III. Edebiyatın başlangıcı sanatın başlangıcı olarak alınmıştır.
    verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) Yalnız I            B) I ve II            C) II ve III
    D) I ve III              E) I, II ve III

  126. Cevap: E Açıklama:

    I. İlk kez Şinasi tarafından bir sanat türünün adı olarak kullanılmıştır. (Doğru) II. Edebiyat kavramı birçok anlama gelmektedir. (Doğru) III. Edebiyatın başlangıcı sanatın başlangıcı olarak alınmıştır. (Doğru) Verilen üç ifade de doğru olduğu için doğru cevap E) I, II ve III olacaktır.



  127. Aynı meslekte veya toplulukta insanların ortak dilden ayrı olarak kullandıkları özel dil veya söz daracığına ne denir?

    A) Şive            B) Lehçe            C) Jargon
    D) Ağız            E) Ölçünlü dil

  128. Cevap: C Açıklama:

    Aynı meslek veya topluluk içindeki insanlar, genellikle daha spesifik ve özelleşmiş terimler kullanarak iletişim kurarlar. Bu tür özel terimler, dışarıdaki insanlar tarafından anlaşılması zor olabilir. İşte bu tür özel ve dar bir dil veya terimler bütününe "jargon" denir. Jargon, genellikle belirli bir meslek veya konuyla ilgili detayları ifade etmek için kullanılır.



  129. Bir dilin bir ülke sınırları içinde farklı yerleşim bölgelerinde ses, şekil ve anlamca farklılaşan konuşma biçimine ................ denir.
    Yukarıdaki boşluğa hangisi gelmelidir?

    A) Şive            B) Lehçe            C) Argo
    D) Ağız            E) Ölçünlü dil

  130. Cevap: D Açıklama:

    Verilen cümlede, bir dilin farklı yerleşim bölgelerindeki ses, şekil ve anlamca farklılaşan konuşma biçiminden bahsedilmektedir. Bu farklılaşmaya "ağız" denir. Dilin belirli bir coğrafi veya toplumsal bölgedeki kullanım şekli "ağız" olarak adlandırılır.



  131. I. Trajedi
    II. Komedi
    III. Dram
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri modern tiyatronun öğelerindendir?

    A) Yalnız I        B) Yalnız II        C) I ve II
    D) II ve III         E) I, II ve III

  132. Cevap: E Açıklama:

    I. Trajedi, ciddi ve dramatik olayları ele alan bir tiyatro türüdür. II. Komedi, mizahi ve eğlenceli olayları içeren bir tiyatro türüdür. III. Dram, genel olarak tiyatro eserlerini tanımlar ve modern tiyatronun temel bir öğesidir.



  133. I. Kanıları değiştirmek
    II. Yönlendirmek ve uyarmak
    III. Bilgi ve haber vermek
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri öğretici metinlerinin yazılış amaçlarındandır?

    A) Yalnız I            B) Yalnız II        C) I ve II
    D) II ve III             E) I, II ve III

  134. Cevap: E Açıklama:

    Verilen ifadeleri incelediğimizde: I. Kanıları değiştirmek II. Yönlendirmek ve uyarmak III. Bilgi ve haber vermek Öğretici metinlerin yazılış amaçları genellikle bu üç ifadeyi içerir. Metinler hem okuyucunun kanılarını değiştirmeye yönelik olabilir, hem de bilgi ve haber verme amacı güderken aynı zamanda okuyucuyu yönlendirip uyarmayı hedefleyebilirler.



  135. Arif Nihat Asya, eserlerinin çoğunda millî ve manevî değerlerin savunuculuğunu yapmış bir şairdir. Şiirlerinin çoğunda tarih şuurunu ve milletimizin kahramanlığına duyduğu hayranlığı dile getirmektedir. Onu bu şekliyle yazmaya zorlayan unsurların başında yaşadığı dönemin şartları gelmektedir.
    Yukarıdaki parçada anlatılmak istenen düşünce aşağıdaki seçeneklerden hangisinde verilmiştir?

    A) Yaşanılan çevre sanatçıyı etkiler.
    B) Şairlerin çoğu tarihten yararlanır.
    C) Arif Nihat Asya millî değerlere bağlı bir şairdir.
    D) Şairler yaşadıklarını şiirlerine yansıtırlar.
    E) Arif Nihat Asya eserleriyle birçok şaire yol göstermiştir.

  136. Cevap: A Açıklama:

    Parçada, Arif Nihat Asya'nın millî ve manevî değerleri savunuculuğunu yaptığı ve tarih şuuruyla milletin kahramanlığına duyduğu hayranlığı ifade eden bir şair olduğu belirtilmektedir. Bunun temel sebebinin, onu bu şekilde yazmaya zorlayan unsurlar arasında yaşadığı dönemin şartları olduğu ifade ediliyor. Bu bağlamda, sanatçının çevresi ve yaşadığı dönem, eserlerini şekillendiren etkenlerdir.



  137. Sanatçı kendine özgü bakış açısı ve duyarlılığıyla var olanı seçer, ayıklar, yorumlar sonra da yine dönemine ve kendisine özgü bir teknikle bu malzemeden yeni bir yapı ortaya çıkarır. Ancak bu kurgu inandırıcı, çağrıştırıcı, düşündürücü olmalıdır. Bunun için sanat eserinin önemli bir özelliği de kurgulu olmasıdır.
    Yukarıdaki parçada sanat eserinin hangi özelliğine değinilmemiştir?

    A) Sanat eserinde kurgu önemli yer tutar.
    B) Ortaya konulan sanat eseri döneminden izler taşır.
    C) Sanat eserinde sanatçının kendi özelliklerini bulmamız mümkündür.
    D) Sanat eseri varolanı farklı gözle bizlere gösterir.
    E) Sanat eseri, insan doğasının bir sonucudur.

  138. Cevap: D Açıklama:

    Verilen parçada, sanat eserinin seçim, ayıklama, yorumlama ve yeni bir yapı oluşturma süreçlerinden bahsedilmektedir. Ancak, varolanı farklı bir perspektifle gösterme özelliği parçada değinilmemiştir.



  139. İnsan, güzel duygu ve düşüncelere gereksinim duyar. Her insanda güzele ve güzelliğe karşı bir yöneliş vardır. Sanat ise insandaki güzel duygu ve düşünceleri ortaya çıkartır, insanı günlük hayatın sıkıcı ve anlamsız yönlerinden uzaklaştırır, insanın edebî yönünü ortaya koyar.
    Yukarıdaki paragraf sanatın hangi yönünü ortaya koymaktadır?

    A) Sanat ile edebiyat arasındaki ilişki
    B) Sanat ve müzik arasındaki ilişki
    C) Sanat ile resim arasındaki ilişki
    D) Sanat ile doğa arasındaki ilişki
    E) Sanat ile insan arasındaki ilişki

  140. Cevap: E Açıklama:

    Cevap anahtarı "E) Sanat ile insan arasındaki ilişki" seçeneğidir. Paragraf, sanatın insanın güzel duygularını ve düşüncelerini ortaya çıkardığını, insanın günlük hayattan uzaklaşmasına yardımcı olduğunu ve edebi yönünü açığa çıkardığını vurgulayarak sanat ile insan arasındaki ilişkiye odaklanmaktadır. Paragrafta, insanın içsel güzelliklere ve güzellik arayışına duyduğu gereksinimden bahsedilirken, sanatın bu güzellikleri ortaya çıkarttığı ve insanın hayatının anlamsız yönlerinden uzaklaşmasına yardımcı olduğu ifade edilmektedir. Ayrıca, insanın edebi yönünü de ortaya koyduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, paragraf sanat ile insan arasındaki ilişkiyi açıklamaktadır.



  141. Çağımız sanatı hemen her alanda büyük bir anlatım zenginliğine sahiptir. Farklı çevrelerden, hatta kültürlerden etkilenme olayı çağımızda tüm açıklığıyla ortaya çıkar. Etkilenme, sanatın “evrenselliğini” destekleyen bir durumdur.
    Yukarıdaki paragrafta sanatın hangi özelliği üzerinde durulmuştur?

    A) Kaynağının insan oluşu
    B) Etkilenme alanının fazlalığı
    C) Sürekli kendini yenilemesi
    D) Sanatın evrenselliği
    E) Sanatın insana ve doğaya bakışı

  142. Cevap: E Açıklama:

    Cevap anahtarı "E) Sanat ile insan arasındaki ilişki" seçeneğidir. Paragraf, sanatın insanın güzel duygularını ve düşüncelerini ortaya çıkardığını, insanın günlük hayattan uzaklaşmasına yardımcı olduğunu ve edebi yönünü açığa çıkardığını vurgulayarak sanat ile insan arasındaki ilişkiye odaklanmaktadır. Paragrafta, insanın içsel güzelliklere ve güzellik arayışına duyduğu gereksinimden bahsedilirken, sanatın bu güzellikleri ortaya çıkarttığı ve insanın hayatının anlamsız yönlerinden uzaklaşmasına yardımcı olduğu ifade edilmektedir. Ayrıca, insanın edebi yönünü de ortaya koyduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, paragraf sanat ile insan arasındaki ilişkiyi açıklamaktadır.



  143. Anlatmayla veya nakletmeyle gerçekleştirilen sanat metinlerine anlatmaya bağlı edebî metinler denir. Bu tanıma göre aşağıdaki türlerden hangisi bu gruba girmez?

    A) Destan            B) Masal        C) Halk Hikâyesi
    D Roman             E) Müzik

  144. Cevap: E Açıklama:

    Cevap anahtarı "E) Müzik" seçeneğidir. Müzik, anlatmaya bağlı edebi metinler kategorisine girmez. Verilen tanıma göre, anlatmaya bağlı edebi metinler, anlatmayla veya nakletmeyle gerçekleştirilen sanat metinlerini kapsar. Destan, masal, halk hikayesi ve roman gibi türler bu kategoriye girebilir çünkü metinlerde anlatım ve anlatı öne çıkar. Ancak müzik, sözlü metinlerin dışında bir sanat formudur ve anlatım veya nakletme gerektirmez, bu nedenle bu gruba girmez.



  145. Sesle yapılan sanatlara fonetik sanat denir. Bu tanıma göre aşağıdaki sanat dallarından hangisi bu gruba girmez?

    A) Müzik        B) Edebiyat        C) Tiyatro
    D) Resim       E) Opera

  146. Cevap: D Açıklama:

    Verilen parçada fonetik sanatın sesle yapılan bir sanat olduğu belirtilmektedir. Bu nedenle, resim gibi görsel bir sanat dalı bu tanıma göre bu gruba girmez.



  147. Aşağıdakilerden hangisi sanatın özelliklerinden değildir?

    A) Kavramların, gözlemlerin değil, sezginin öne çıktığı eserler ortaya koyar.
    B) Öğretmez, açıklamaz, göstermez.
    C) Sezdirir, çağrıştırır, hissettirir, duyurur, hatırlatır.
    D) Doğanın gözlemlenmesi sonucu ortaya çıkar.
    E) Sanat kendi geleneği içinde varlığını sürdürür.

  148. Cevap: B Açıklama:

    Sanat eserleri genellikle doğrudan öğretmek veya açıklamak yerine, sezdirme, çağrıştırma, hissettirme gibi yollarla izleyiciye deneyim ve duygusal bağlam sunar. Sanat eserleri genellikle soyut ve subjektif bir ifade biçimidir, bu nedenle somut ve kesin öğretiler sunma amacı taşımazlar.



  149. Evet her şey bende bir gizli düğüm
    Ne ölüm terleri döktüm, nelerden!
    Dibi yok göklerden yeter ürktüğüm,
    Yetişir çektiğim mesafelerden.
    Yukarıda verilen şiirde hangi kafiye türü kullanılmıştır?

    A) Düz            B) Mani Tipi        C) Çapraz
    D) Sarma        E) Örüşük

  150. Cevap: C Açıklama:

    Verilen şiirdeki dize sonlarındaki kelimelerin son sesleri incelendiğinde "düğüm", "nelerden", "ürktüğüm", "mesafelerden" gibi kelimelerde çapraz kafiyenin örüldüğü görülür. Bu durum, "çapraz" kafiye türünü göstermektedir.



  151. I. Anlatıcı olaylara ve kahramanlara hakimdir.
    II. Olayların nasıl gelişeceğini bilir.
    III. Gördüklerini ve tanık olduklarını anlatır.
    Hakim-Tanrısal bakış açısı ile ilgili yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) I ve II            B) I ve III        C) I ve II
    D) I, II ve III       E) Yalnız III

  152. Cevap: A Açıklama:

    Verilen ifadeleri incelediğimizde: I. Anlatıcı olaylara ve kahramanlara hakimdir. (Doğru) II. Olayların nasıl gelişeceğini bilir. (Doğru) III. Gördüklerini ve tanık olduklarını anlatır. (Hakim-Tanrısal bakış açısında genellikle karakterlerin düşünceleri ve duyguları anlatılmaz, bu yüzden doğru değil) Hakim-Tanrısal bakış açısı, anlatıcının olaylara dışarıdan bakarak olaylara ve karakterlere hakim olduğu bir anlatım tarzıdır. Olayların gelişimini ve sonuçlarını bildiği gibi karakterlerin iç dünyasına doğrudan girmeyebilir. Bu nedenle I ve II ifadeleri doğrudur.



  153. I. Serim: yer ve zamanın belirtildiği, kişilerin tanıtıldığı, olayın anlatılmaya başlandığı bölümdür.
    II. Düğüm: olayın okuyucuda merak uyandıracak şekilde işlendiği bölümdür.
    III. Çözüm olayların düğümlerinin çözüldüğü bölümdür.
    Hikayenin bölümleri ile ilgili yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) I ve II            B) I ve III        C) I ve II
    D) I, II ve III       E) Yalnız III

  154. Cevap: D Açıklama:

    Verilen ifadeleri incelediğimizde: I. Serim: yer ve zamanın belirtildiği, kişilerin tanıtıldığı, olayın anlatılmaya başlandığı bölümdür. (Doğru) II. Düğüm: olayın okuyucuda merak uyandıracak şekilde işlendiği bölümdür. (Doğru) III. Çözüm: olayların düğümlerinin çözüldüğü bölümdür. (Doğru) Bu ifadeler, hikayenin bölümlerini doğru bir şekilde tanımlamaktadır.



  155. I. Genellikle tek olay anlatılır.
    II. Kişi sayısı azdır.
    III. Kahramanların bir çok yönü üzerinde durulur.
    Hikaye ile ilgili yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) I ve II            B) I ve III        C) I ve II
    D) I, II ve III       E) Yalnız III

  156. Cevap: D Açıklama:

    Verilen ifadeleri incelediğimizde: I. Serim: yer ve zamanın belirtildiği, kişilerin tanıtıldığı, olayın anlatılmaya başlandığı bölümdür. (Doğru) II. Düğüm: olayın okuyucuda merak uyandıracak şekilde işlendiği bölümdür. (Doğru) III. Çözüm: olayların düğümlerinin çözüldüğü bölümdür. (Doğru) Bu ifadeler, hikayenin bölümlerini doğru bir şekilde tanımlamaktadır.



  157. Yaşanmış ya da yaşanabilir olay veya durumların kişi, yer ve zamana bağlı olarak okuyucuda heyecan ve zevk uyandıracak şekilde anlatıldığı kısa edebi tür hangisidir?

    A) Şiir                  B) Roman        C) Hikaye
    D) Deneme        E) Mesnevi

  158. Cevap: C Açıklama:

    Verilen tanıma göre, yaşanmış veya yaşanabilir olayların kişi, yer ve zamana bağlı olarak okuyucuda heyecan ve zevk uyandıracak şekilde anlatıldığı kısa edebi tür hikayedir. Hikayeler, genellikle kısa bir zaman diliminde geçen ve belirli bir olay veya durumu odaklayan anlatılardır.



  159. Sen gece kadar aydınlık Gündüz gibi karanlıksın
    Bu dizelerde aşağıdaki sanatlardan hangisi vardır?

    A)Telmih        B) İstifham        C) Nida
    D) Tekrir        E) Tezat

  160. Cevap: E Açıklama:

    Dizelerde "gece kadar aydınlık" ve "gündüz gibi karanlık" ifadeleri zıtlık anlamı taşıyan terimlerdir. Bu tür zıtlıklar, tezat sanatını oluşturur. Tezat, metinde zıtlık oluşturarak anlamı güçlendiren bir sanattır.



  161. I. değirmeni yürütür
    II. Bir ah çeksem
    III. Ne halden anlayan
    IV. Gözüm yaşı
    V. dağı taşı eritir
    VI. bulunur
    Yukarıda parçalara ayrılan dizelerin anlamlı şekilde sıralanması aşağıdakilerden hangisidir?

    A) I-II-V-IV-III-VI            B) V-VI-IV-II-I-III
    C) II-V-IV-I-III-VI            D) VI-II-V-I-IV-III
    E) IV-I-VI-III-II-V

  162. Cevap: C Açıklama:

    Cevap Anahtarı: C) II-V-IV-I-III-VI Verilen dizeleri anlamlı bir şekilde sıraladığımızda: II. Bir ah çeksem V. dağı taşı eritir IV. Gözüm yaşı I. değirmeni yürütür III. Ne halden anlayan VI. bulunur



  163. Geçmişte olan kişiler veya olayların kullanılması ile oluşan edebi sanata ..................... denir.
    Yukarıda verilen boşluğa hangisi getirilmelidir?

    A) Hüsnütalil       B) Telmih    C) Mecazımürsel
    D) Teşbih             E) İstiare

  164. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap "B) Telmih"dir. Telmih, geçmişteki kişileri veya olayları ima ederek anlatmak amacıyla kullanılan bir edebi sanattır. Bu terim, metinde bir gönderme yaparak anlatılmak istenen şeyi daha özlü ve etkili bir şekilde ifade etmek için kullanılır.



  165. Dizelerde olan hece sayısının eşitliğine dayanan ölçüdür. Buna milli ölçü de denebilir. İslamiyet Öncesi Şiirlerde genellikle 7’li, 8’li ve 11’li kalıpları kullanılmıştır.
    Yukarıda verilen tanım hangisi için geçerlidir?

    A) Hece Ölçüsü            B) Aruz Ölçüsü
    C) Serbest Ölçü            D) Kafiye
    E) Aliterasyon

  166. Cevap: A Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "A) Hece Ölçüsü" seçeneğidir. Hece ölçüsü, dizelerdeki hece sayısının eşitliğine dayalı bir ölçüdür. İslamiyet Öncesi Şiirlerde, genellikle 7’li, 8’li ve 11’li hece kalıpları kullanılmıştır. Bu ölçü aynı zamanda milli ölçü olarak da adlandırılabilir. Hece ölçüsü, Türk şiir geleneğinde ve İslamiyet Öncesi dönemde sıkça kullanılan bir ölçüdür. Dizelerdeki hece sayısı belirli bir düzende eşit olur.



  167. I. Sagu
    II. Koşuk
    III. Türkü
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri İslamiyet Öncesi Türk şiirleri arasındadır?

    A) Yalnız I        B) I ve II        C) II ve III
    D) I ve III          E) I, II ve III

  168. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap "B) I ve II" olmalıdır. İslamiyet Öncesi Türk şiirleri arasında "I. Sagu" ve "II. Koşuk" yer almaktadır. "Türkü" ise daha çok İslamiyet sonrası döneme ait bir türdür. İslamiyet Öncesi Türk şiiri türlerinden "Sagu" destanları ve "Koşuk"lar İslam öncesi döneme aitken, "Türkü" türü daha sonraki dönemde ortaya çıkmıştır.



  169. I. Gazel
    II. Mani
    III. Mesnevi
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri Divan şiirleri arasındadır?

    A) Yalnız I        B) I ve II        C) II ve III
    D) I ve III          E) I, II ve III

  170. Cevap: D Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "D) I ve III" olmalıdır. Divan şiiri, Osmanlı İmparatorluğu'nda 13. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar olan dönemde yazılan klasik Türk şiirini ifade eder. Gazel ve Mesnevi, Divan şiiri türlerindendir. Gazel, lirik bir şiir türüdür ve duygusal içerikli beyitlerden oluşur. Mesnevi ise hikayeleri ve öğütleri içeren, dize uyaklı bir manzum eser türüdür.



  171. I. Halk Şiiri
    II.  Divan Şiiri
    III. Batı Etkisindeki Türk Şiiri
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri Türk şiirlerinde kullanılan nazım biçimleri arasındadır?

    A) Yalnız I       B) I ve II        C) II ve III
    D) I ve III         E) I, II ve III

  172. Cevap: E Açıklama:Cevap: E (I, II ve III)

    Açıklama:

    Türk şiirinde kullanılan nazım biçimleri, halk şiiri, divan şiiri ve batı etkisindeki Türk şiiri olmak üzere üç ana grupta incelenir.

    Halk şiirinde kullanılan nazım biçimleri:

    * Koşma
    * Saz şiiri
    * Destan
    * Ağıt
    * Mani
    * Semai
    * Türkü

    Divan şiirinde kullanılan nazım biçimleri:

    * Gazel
    * Kaside
    * Mesnevi
    * Tuyuğ
    * Rubai
    * Kıt'a
    * Murabba
    * Şarkı
    * Müstezat
    * Terkib-i bent
    * Terci-i bent
    * Musammat

    Batı etkisindeki Türk şiirinde kullanılan nazım biçimleri:

    * Sone
    * Terza rima
    * Serbest şiir
    * Halk şiiri nazım biçimlerinin uyarlamaları

    Bu bilgiler ışığında, yukarıda verilen seçeneklerden I. Halk Şiiri, II. Divan Şiiri ve III. Batı Etkisindeki Türk Şiiri'nin tümü Türk şiirlerinde kullanılan nazım biçimleri arasında yer almaktadır. Dolayısıyla Cevap: E (I, II ve III) olmalıdır.

    Açıklama Metni:

    Türk şiirinde kullanılan nazım biçimleri, Türk kültürünün zenginliğini ve çeşitliliğini yansıtan önemli bir unsurdur. Bu nazım biçimleri, Türk şiirinin farklı dönemlerinde ve farklı edebiyat türlerinde kullanılarak, Türk şiirine kendine özgü bir renk ve zenginlik katmıştır.

  173. Nazım birimleri ile ilgili olarak;
    I. Dize: Şiirde olan her bir satırdır. 
    II. Beyit: İki dizeden oluşup aralarında anlam bütünlüğü olan birimlere denir.
    III. Bent: Şiirde olan üç veya daha fazla dizden oluşan ve anlam bütünlüğü taşıyan bölümlerdir.
    verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) Yalnız II        B) I ve II        C) II ve III
    D) I, II ve III       E) I ve III

  174. Cevap: D Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "D) I, II ve III" seçeneğidir. Verilen üç ifade de nazım birimleri ile ilgili doğru tanımlamalardır: - I. Dize: Şiirdeki her bir satırı ifade eder. - II. Beyit: İki dizeden oluşan ve aralarında anlam bütünlüğü bulunan birimleri ifade eder. - III. Bent: Şiirde üç veya daha fazla dizeden oluşan ve anlam bütünlüğü taşıyan bölümleri ifade eder. Nazım birimleri, şiirin yapı taşlarıdır ve dize, beyit ve bent gibi farklı boyutlarda olabilirler.



  175. Şiir ile ilgili olarak;
    I. İnsanın düşünce dünyası, duygularına hitap eder.
    II. Ahenkli ve etkili bir söyleyiş vardır.
    III. Kişide coşku uyandırır.
    verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) Yalnız II        B) I ve II        C) II ve III
    D) I, II ve III       E) I ve III

  176. Cevap: D Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "D) I, II ve III" seçeneğidir. Verilen üç ifade de şiirle ilgili doğru tanımlamalardır: - I. İnsanın düşünce dünyası, duygularına hitap eder: Şiir, insanların duygusal ve düşünsel yönlerini ifade etmelerine olanak sağlar. - II. Ahenkli ve etkili bir söyleyiş vardır: Şiir, özel bir ritm ve dil kullanımı ile ahenkli ve etkileyici bir söyleyişi içerir. - III. Kişide coşku uyandırır: Şiir, içerdiği imgeler, sözcük seçimleri ve duygusal yüklemelerle kişilerde coşku ve duygusal etkiler uyandırabilir. Şiirin, duygulara, düşüncelere hitap eden, özgün bir dil ve söyleyişe sahip, etkileyici ve coşku uyandırıcı özellikleri vardır.



  177. Aşağıdakilerden hangisi kafiye türlerinden biri değildir?

    A) Yarım kafiye            B) Tam kafiye
    C) Zengin kafiye          D) Cinaslı kafiye
    E) Yoksun kafiye

  178. Cevap: E Açıklama:

    Doğru cevap "E) Yoksun kafiye"dir. Diğer seçenekler kafiye türlerini ifade ederken, "yoksun kafiye" ise bir kafiye türü değildir.



  179. Dize sonlarında tekrarlanan ve aynı harflerden, aynı görev ve anlamlardaki eklerden oluşan kelime gruplarına ................. denir.
    Yukarıdaki boşluğa hangisi getirilmelidir?

    A) Uyak        B) Kafiye        C) Aruz ölçüsü
    D) Redif        E) Vezin

  180. Cevap: D Açıklama:

    Doğru cevap "D) Redif" olmalıdır. Dize sonlarında tekrarlanan ve aynı harflerden, aynı görev ve anlam taşıyan eklerden oluşan kelime gruplarına "redif" denir. Redif, şiirde tekrar ve ritmi sağlayan bir unsurdur.



  181. Yaşamak şakaya gelmez,
    Büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
    Bir sincap gibi meselâ,
    Yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
    Yani, bütün işin gücün yaşamak olacak. 
    Yukarıda verilen şiir hangi ölçü ile yazılmıştır?

    A) Serbest ölçü             B) Aruz ölçüsü
    C) 7'li hece ölçüsü        D) 8'li hece ölçüsü
    E) 11'li hece ölçüsü

  182. Cevap: A Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "A) Serbest ölçü" olmalıdır. Verilen şiir, belirli bir kafiye düzenine veya hece sayısına uymayan, ritmik veya yapısal bir kısıtlama olmadan yazılmış gibi görünüyor. Bu nedenle "serbest ölçü" olarak adlandırılan şiir türüne örnek olarak verilebilir.



  183. Aruz ölçüsü ile ilgili aşağıda verilenlerden hangisi doğru değildir?

    A) Aruz ölçüsü hecelerin açık ve kapalı oluşuna dayanır.
    B) Aruz ölçüsünde son hece daima açık olmalıdır.
    C) Aruz ölçüsü Arap edebiyatından doğmuştur.
    D) Aruz ölçüsü Tanzimat şiirlerinde ağırlıklı olarak kullanılmıştır.
    E) Divan, Servetifünun ve Fecriati şiirlerinde aruz ölçüsü kullanılmıştır.

  184. Cevap: B Açıklama:Cevap: (B)

    Açıklama:

    Aruz ölçüsünde son hece, açık veya kapalı olabilir. Bu nedenle, "Aruz ölçüsünde son hece daima açık olmalıdır." ifadesi doğru değildir.

    Diğer seçenekler doğrudur. Aruz ölçüsü, hecelerin açık ve kapalı oluşuna dayanır. Arap edebiyatından doğmuştur. Tanzimat şiirlerinde ağırlıklı olarak kullanılmıştır. Divan, Servetifünun ve Fecriati şiirlerinde de aruz ölçüsü kullanılmıştır.

    Özet:

    Cevap: (B)
    Açıklama: Aruz ölçüsünde son hece daima açık değildir.

  185. Gelse de en acı sözler dilime,
    Uçacak sanırdım birkaç kelime...
    Bir alev halinde düştün elime,
    Hani ey gözyaşım, akmayacaktın?
    Yukarıda verilen dörtlük hangi ölçü ile yazılmıştır?

    A) 7'li hece ölçüsü        B) 11'li aruz ölçüsü
    C) 11'li hece ölçüsü      D) Serbest ölçü
    E) 7'li aruz ölçüsü

  186. Cevap: C Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "C) 11'li hece ölçüsü" olmalıdır. Şiirin her dizesinde 11 hece bulunmaktadır. Bu tip ölçüye "11'li hece ölçüsü" denir. Her dizede aynı hece sayısının olması şiirin ritmik bir uyum içinde akmasını sağlar.



  187. Hece ölçüsü ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğru değildir?

    A) Dizelerdeki hece sayılarının eşitliğine dayanır.
    B) Türk şiirinde en eski devirlerden beri kullanıla gelir.
    C) Hece ölçüsü genellikle 7'li, 8'li ve 11'li kalıplar kullanılmaktadır.
    D) Milli ölçümüzdür.
    E) Dizelerdeki hecelerin açık veya kapalı olması özelliği aranır.

  188. Cevap: E Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "E) Dizelerdeki hecelerin açık veya kapalı olması özelliği aranır." seçeneğidir. Hece ölçüsünde dize sonlarındaki açık veya kapalı hece düzeni aranmaz. Hece ölçüsünde dizelerdeki hece sayılarının eşitliğine dayanılır ve Türk şiirinde en eski dönemlerden beri kullanılan bir ölçüdür. Ayrıca, genellikle 7'li, 8'li ve 11'li kalıplar kullanılır ve milli ölçümüzdür. Hece ölçüsü, Türk şiir geleneğinin temel ölçülerinden biridir ve dizelerdeki hece sayılarının eşitliği üzerine kuruludur.



  189. Divan şairlerinin şiirlerinde kullandığı takma isme ne denir?

    A) Tapşırma        B) Mahlas        C) Söyleyici
    D) Söylemci        E) Lakap

  190. Cevap: B Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "B) Mahlas" olmalıdır. Divan şairlerinin şiirlerinde kullandığı takma isme "mahlas" denir. Mahlaslar, şairlerin kimliğini gizlemek veya farklı bir kimlik altında eserler vermek amacıyla kullandıkları özel isimlerdir.



  191. Aşağıdakilerden hangisi aşık tarzı halk şiiri nazım türlerinden biri değildir?

    A) Koşma        B) Semai        C) Destan
    D) Varsağı       E) Muhammes

  192. Cevap: E Açıklama:

    Doğru cevap "E) Muhammes" olmalıdır. Aşık tarzı halk şiiri nazım türleri arasında "Muhammes" bulunmaz. Diğer seçenekler olan Koşma, Semai, Destan ve Varsağı aşık tarzı halk şiirine özgü türlerdir.



  193. Aşağıdakilerden hangisi batı etkisindeki Türk şiir nazım türlerinden biri değildir?

    A) Sone        B) Kıt'a        C) Serbest nazım
    D) Balat        E) Triyole

  194. Cevap: B Açıklama:

    . Doğru cevap "B) Kıt'a" olmalıdır. Kıt'a, geleneksel Türk şiirinin bir nazım biçimidir ve batı etkisindeki Türk şiirinin özellikleri ile ilgili değildir. Diğer seçeneklerdeki nazım türleri, batı etkisindeki Türk şiirine ait örnekler arasında yer alabilir.



  195. Aşağıdakilerden hangisi aruz ölçüsüyle yazılan halk şiirlerinden biri değildir?

    A) Divan        B) Kalender        C) Semai
    D) Gazel        E) Selis

  196. Cevap: B Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "B) Kalender" seçeneğidir. Aruz ölçüsüyle yazılan halk şiirleri arasında "Kalender" türü bulunmaz. Diğer seçenekler olan Divan, Semai, Gazel ve Selis türleri aruz ölçüsüyle yazılan halk şiirlerine örnek olarak verilebilir. Kalender şiiri, hece ölçüsüyle yazılan halk şiirlerine örnektir. Diğer türler aruz ölçüsüyle yazılmış halk şiirlerine örnektir.



  197. I. Dize: şiirdeki her bir satırdır.
    II. Beyit: İki dizenin oluşturduğu anlam bütünlüğü taşıyan yapıdır.
    III. Bent: Dört dizeden oluşan ve anlam bütünlüğü taşıyan bölümdür.
    Nazım birimleri ile ilgili yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri doğrudur?

    A) I ve II            B) Yalnız II        C) II ve III
    D) I ve III           E) I, II ve III

  198. Cevap: E Açıklama:Cevap: (E)

    Açıklama:

    * I. Dize ifadesi doğrudur. Şiirdeki her bir satıra dize veya mısra denir.
    * II. Beyit ifadesi de doğrudur. Beyit, iki dizenin oluşturduğu anlam bütünlüğü taşıyan yapıdır.
    * III. Bent ifadesi de doğrudur. Bent, dört dizeden oluşan ve anlam bütünlüğü taşıyan bölümdür.

    Bu nedenle, nazım birimleri ile ilgili yukarıda verilenlerden I, II ve III doğrudur. Cevap (E) dir.

    Açıklama Metni:

    Nazım birimleri, şiirlerde anlam bütünlüğü sağlayan ve nazım şekillerinin temelini oluşturan yapılardır. Nazım birimleri, dize sayısına göre sınıflandırılır.

    * Dize (Mısra): Şiirdeki her bir satıra dize veya mısra denir. Dize, nazım birimleri içerisinde en küçük birimdir.
    * Beyit: İki dizenin oluşturduğu anlam bütünlüğü taşıyan yapıya beyit denir. Divan edebiyatında yaygın olarak kullanılan bir nazım birimidir.
    * Dörtlük: Dört dizenin oluşturduğu anlam bütünlüğü taşıyan yapıya dörtlük denir. Halk edebiyatında yaygın olarak kullanılan bir nazım birimidir.
    * Bent: Dört dizeden oluşan ve anlam bütünlüğü taşıyan bölüme bent denir. Divan edebiyatında yaygın olarak kullanılan bir nazım birimidir.

    Yukarıda verilen bilgilerden de anlaşılacağı üzere, nazım birimleri ile ilgili verilen ifadelerden I, II ve III doğrudur. Cevap (E) dir.

  199. Şiirle ilgili aşağıda verilenlerden hangisi doğru değildir?

    A) Düş gücüne dayanır.
    B) İnsanın duyu dünyasına seslenir.
    C) İnsanda coşku uyandırır.
    D) Ahenkli ve etkili söyleyiş bulunmaz.
    E) İmge ve sezgi önemli yer tutar.

  200. Cevap: D Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "D) Ahenkli ve etkili söyleyiş bulunmaz." seçeneğidir. Diğer ifadeler şiirin özelliklerini doğru bir şekilde yansıtmaktadır. Şiirde ahenkli ve etkili bir söyleyiş önemli bir unsurdur, bu nedenle "D" seçeneği yanlıştır. Şiirin temel özellikleri arasında düş gücüne dayanması, insanın duyu dünyasına seslenmesi, coşku uyandırması, ahenkli ve etkili bir söyleyişe sahip olması, imge ve sezginin önemli yer tutması bulunur.



  201. Zengin imgelerle, ritimli sözlerle seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan edebi türe ............. denir.
    Yukarıda verilen boşluğa hangisi getirilmelidir?

    A) Şiir              B) Hikaye        C) Roman
    D) Deneme    E) Derleme

  202. Cevap: A Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "A) Şiir" olmalıdır. Şiir, zengin imgelerle, ritimli sözlerle seslerin uyumlu kullanımıyla ortaya çıkan bir edebi türdür. Şiirin temel özellikleri arasında kafiye, ölçü, ritim gibi unsurlar bulunur. Şairler, duygularını, düşüncelerini ve hayallerini bu özellikleri kullanarak ifade ederler.



  203. Aşağıdakilerden hangisi olay hikayesinin özelliklerinden biri değildir?

    A) Olay mantıksal bir sıralama ile sonuca bağlanır.
    B) Kahramanların ve çevresinin tasvirine önem verilir.
    C) Okuyucuda merak ve heyecan uyandırır.
    D) Serim, düğüm ve çözüm bulunur.
    E) Temelinde kahraman vardır.

  204. Cevap: E Açıklama:

    Doğru cevap "E) Temelinde kahraman vardır." seçeneğidir. Olay hikayesi türü, genellikle bir kahramanın etrafında gelişen olayları anlatır. Bu nedenle temelde bir kahramanın bulunması, olay hikayesinin özelliğidir. Diğer seçenekler olan olayın mantıksal bir sıralama ile sonuca bağlanması, kahramanların ve çevrelerinin tasvirine önem verilmesi, okuyucuda merak ve heyecan uyandırılması, serim-düğüm-çözüm yapısının bulunması gibi özellikler olay hikayesine aittir. Olay hikayesi türü, bir kahramanın etrafında gelişen olayları anlatır ve bu kahramanın karşılaştığı durumlar, olayların merkezinde yer alır.



  205. Aşağıdakilerden hangisi durum hikayesinin özelliklerinden biri değildir?

    A) Serim, düğüm ve çözüm kullanılır.
    B) Ruhsal çözümlere ağırlık verilir.
    C) Olay ikinci planda yer alır.
    D) Günlük yaşamın bir kesiti elen alınır.
    E) Okuyucunun merak duygusuna seslenilmez.

  206. Cevap: A Açıklama:

    Doğru cevap "A) Serim, düğüm ve çözüm kullanılır." olmalıdır. Durum hikayesinde genellikle olay örgüsü yerine karakterlerin ruhsal durumlarına odaklanılır, bu nedenle serim, düğüm ve çözüm gibi geleneksel olay yapısı öğeleri bu türde önemli bir rol oynamaz.



  207. Hikayedeki temel duygu ve düşünceyi soyut ve genel şekline .................... denir.
    Yukarıdaki boşluğa hangisi getirilmelidir?

    A) Konu            B) Tema        C) Karşılama
    D) Çatışma       E) Örgü

  208. Cevap: B Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı "B) Tema" seçeneğidir. Hikayedeki temel duygu ve düşünceyi soyut ve genel şekline tema denir. Tema, hikayenin özünde bulunan ana fikir veya mesajı ifade eder. Hikayenin tema, ana fikir veya mesajını ifade eder. Tema, hikayenin derin anlamını yansıtır.



  209. “Bir kere misafire çıkmış adın;
    İstesen istemesen gideceksin.”
    Cahit Sıtkı TARANCI
    Yukarıdaki dizelerde “i,e” ünlülerinin tekrarlanması aşağıdakilerden hangisine örnektir?

    A) Cinas              B) Uyak        C) Seci
    D) Aliterasyon    E) Asonans

  210. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap "B) Uyak" olmalıdır. Yukarıdaki dizelerde "i" ve "e" ünlülerinin tekrarlanması, bir uyak örneğidir. Uyak, bir şiirde veya metinde ses benzerliği taşıyan kelimelerin veya hecelerin tekrarlanmasıdır.



  211. “Daha deniz görmemiş bir çoban çocuğuyum
    Bu dağların eskiden aşinasıdır soyum.”
    Yukarıdaki dizelerdeki uyak türü, aşağıdakilerden hangisidir?

    A) Tam uyak                B) Zengin uyak
    C) Tunç uyak               D) Cinaslı uyak
    E) Yarım uyak

  212. Cevap: D Açıklama:

    Doğru cevap "D) Cinaslı uyak" seçeneğidir. Yukarıdaki dizelerde "görmemiş" kelimesinin sonundaki "-eş" ünlüsü ile "soyum" kelimesinin sonundaki "-um" ünlüsü cinaslı uyak örneğidir. Cinaslı uyakta, ünlü harf ve ünsüz harf benzerliği bulunur. Yukarıdaki dizelerdeki uyak, cinaslı uyak türüdür çünkü hem ünlü hem de ünsüz harf benzerliği bulunur.



  213. Yokuşa yukarı keklik sekişli
    İnişe aşağı tavşan büküşlü
    Düşmanın görünce şahin bakışlı
    Kuğuya benziyor boynu kır atın
    Bu dörtlükle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

    A) Hece ölçüsüyle yazılmıştır.
    B) Didaktik şiir değildir.
    C) Kafiye kullanılmıştır.
    D) Tezat sanatına yer verilmiştir.
    E) Benzetmeye başvurulmuştur.

  214. Cevap: A Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "A) Hece ölçüsüyle yazılmıştır." olmalıdır. Şiirdeki dizelerin sayısının, her dizenin hece sayısının ve uyak düzeninin verildiği bir metinde hece ölçüsü kullanıldığını söyleyebiliriz. Ancak, verilen dörtlüğün hece ölçüsü hakkında herhangi bir bilgi verilmemiştir. Dolayısıyla, dörtlüğün hece ölçüsüyle yazıldığını doğrulamak için yeterli bilgi yoktur.



  215. Bulunmaz mı yâr sana
    Çünkü Ferhat'ım dersin
    Şu dağları yarsana
    Bu dizelerde bulunan sanatlar, aşağıdakile­rin hangisinde verilmiştir?

    A) Tevriye – telmih        B) Cinas – telmih
    C) Seci – tezat                D) Teşbih – cinas
    E) Teşbih - teşhis

  216. Cevap: C Açıklama:

    Doğru cevap "C) Seci – tezat" seçeneğidir. Yukarıdaki dizelerde bulunan sanatlar seci ve tezat sanatlarıdır. Seci, aynı sözcüklerin farklı anlamlarda kullanılmasıyla oluşan bir tür tezattır. Yukarıdaki dizelerde bulunan sanatlar seci ve tezat sanatlarıdır. Seci, aynı sözcüğün farklı anlamlarda kullanılmasıyla oluşan bir tür tezattır. "Dersin" kelimesi hem "ders almak" hem de "söylemek" anlamlarına gelirken, "yâr sana" ifadesi "sevgiliye" ve "gel sana" anlamlarına gelir, bu da seci sanatına örnektir.



  217. Bir sözün söz konusu edebi eserde veya cümlede benzetme amacı güdülmeden, başka bir sözün yerine kullanılmasına ..................... denir.
    Yukarıda verilen boşluğa hangisi getirilmelidir?

    A) Hüsnütalil       B) Telmih        C) Mecazımürsel
    D) Teşbih             E) İstiare

  218. Cevap: C Açıklama:

    Doğru cevap C) Mecazımürsel'dir. Mecazımürsel, bir sözün gerçek anlamında değil de benzetme amacı güdülmeden, yerine başka bir sözün kullanılmasıdır. Bu retorik figürde, gerçek anlamıyla kullanılan kelime veya ifade bir benzetme amacı gütmeksizin farklı bir bağlamda yer almış olur. Bu tür kullanımlar yazı veya konuşmada çeşitli etkiler yaratmak amacıyla kullanılır ve dilin zenginliğini artırır.



  219. Bir olayın veya durumun gerçek nedeni dışında başka  bir anlama bağlamaya ..................... denir.
    Yukarıda verilen boşluğa hangisi getirilmelidir?

    A) Hüsnütalil    B) Telmih    C) Mecazımürsel
    D) Teşbih          E) İstiare

  220. Cevap: A Açıklama:

    Sorunun cevap anahtarı "A) Hüsnütalil" olmalıdır. Hüsnütalil, bir olayın veya durumun gerçek nedeni dışında daha olumlu veya makul bir nedenle açıklama yapmaktır. "Hüsnütalil", "güzel sebep" anlamına gelir ve bir olayın gerçek nedeni dışında daha olumlu veya makul bir sebep öne sürme anlamına gelir. Diğer seçenekler farklı anlatım şekillerini ifade eder; örneğin "telmih" daha çok ima etme, "mecazımürsel" bir tür mecaz anlatım türünü ifade eder.



  221. Kişilerin veya toplumda oluşan aksamaların eleştirel bir dille anlatılmasıdır. Kişi, olay veya durumların; iğneliyici sözlerle, alaylı ifadelerle eleştirilir.
    Yukarıda açıklaması verilen şiir türü aşağıdakilerden hangisidir?

    A) Lirik Şiir        B) Epik Şiir        C) Pastoral Şiir
    D) Satirik Şiir     E) Didaktik Şiir

  222. Cevap: D Açıklama:

    Doğru cevap D) Satirik Şiir'dir. Satirik şiir, kişilerin veya toplumda oluşan aksamaların eleştirel bir dille anlatıldığı şiir türüdür. Bu türde, alaylı ifadeler ve iğneli sözler kullanılarak eleştiri yapılır. Şair, toplumsal sorunları veya bireysel zaafları alaycı bir dille yansıtarak okuyucuya düşündürücü mesajlar verir. Satirik şiir, toplumun veya kişilerin hatalarını, çelişkilerini ve eksikliklerini yüzlerine vurmayı amaçlar.



  223. Tam otların sarardığı zamanlar,
    Yere yüzükoyun uzanıyorum
    Toprakta bir telâş, bir telâş
    Karıncalar öteden beri dostum.
    Ellerime hanımböcekleri konuyor
    Ne şeker şey onlar!
    Uç böcek, uç böcek diyorum
    Uçuyorlar.
    Yukarıda verilen şiirde daha çok hangi türde yazılmıştır?

    A) Lirik Şiir        B) Epik Şiir        C) Pastoral Şiir
    D) Satirik Şiir    E) Didaktik Şiir

  224. Cevap: C Açıklama:

    Verilen şiir, doğanın ve hayvanların tasvirine dayalıdır. Doğaya, karıncalara, hanımböceklerine, uç böceklere vurgu yaparak doğal unsurların öne çıktığı görülmektedir. Bu pastoral bir temayı yansıtırken, lirik şiirlerde duygular ve içsel düşünceler ön planda olur. Diğer türlerden farklı olarak, verilen şiir epik, satirik veya didaktik bir yapıya sahip değil.



  225. Aşkın aldı benden beni
    Bana seni gerek seni
    Ben yanarım dün ü günü
    Bana seni gerek seni
    Ne varlığa sevinirim
    Ne yokluğa yerinirim
    Aşkın ile avunurum
    Bana seni gerek seni
    Yukarıda verilen şiirde daha çok hangi türde yazılmıştır?

    A) Lirik Şiir        B) Epik Şiir        C) Çapraz
    D) Satirik Şiir     E) Didaktik Şiir

  226. Cevap: A Açıklama:

    Evet, doğru cevap A) Lirik Şiir'dir. Şiirde duygu ve düşüncelerin bireysel bir ifadeyle dile getirildiği, genellikle içsel bir içerik taşıyan şiir türüne "lirik şiir" denir. Verilen şiirdeki dizelerde yoğun duygusal bir ifade ve içsel düşüncelerin dile getirilmesi, lirik şiirin özelliklerini taşımaktadır. Şairin duygusal deneyimleri ve iç dünyası bu türde ön plandadır, dış olaylar veya epik anlatım değil, kişisel duygu ve düşünceler öne çıkar.



  227. Şiirde iki veya daha çok dize arasında oluşan farklı anlam ve görevlerdeki seslerin, kelimelerin benzerliğine ................................ denir.
    Yukarıda verilen boşluğa hangisi getirilmelidir?

    A) Redif        B) Aruz Ölçüsü    C) Serbest Ölçü
    D) Kafiye      E) Aliterasyon

  228. Cevap: D Açıklama:

    Sorunun cevabı "D) Kafiye" olmalıdır. Şiirde iki veya daha fazla dize arasında oluşan farklı anlam ve görevlerdeki seslerin, kelimelerin benzerliğine "kafiye" denir.



  229. Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
    Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.
    Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
    Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.
    Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
    Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.
    Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
    Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu!
    Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
    Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.
    Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,
    Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.
    Yukarıda verilen şiir hangi ölçü ile yazılmıştır?

    A) Hece Ölçüsü    B) Aruz Ölçüsü    C) Serbest Ölçü
    D) Kafiye              E) Aliterasyon

  230. Cevap: B Açıklama:

    Verilen şiir Aruz Ölçüsü ile yazılmıştır. Aruz Ölçüsü, Türk edebiyatında sıkça kullanılan bir nazım birimidir. Bu ölçüde her dize belirli bir kalıp ve hece sayısıyla oluşturulur. Aruz ölçüsü, hece sayısına ve hecelerin uzunluk kısalık düzenine dayanır. Şiirdeki uyak ve ritm bu ölçüye göre oluşturulur. Bu şiirde de her dizenin belirli bir kalıp ve hece sayısıyla uyumlu olarak yazıldığı görülmektedir.



  231. I. Ağıt
    II. İlahi
    III. Nutuk
    Yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileri Tasavvufi Halk şiirleri arasındadır?

    A) Yalnız I        B) I ve II        C) II ve III
    D) I ve III          E) I, II ve III

  232. Cevap: C Açıklama:

    Doğru cevap "C) II ve III" olacaktır. İlahi (II) ve Nutuk (III) tasavvufi halk şiirleri arasında yer almaktadır. Ağıt (I) ise tasavvufi halk şiirlerine dâhil değildir.



  233. Aşağıdaki dizelerde bulunan imgelerin altını çiziniz.

    Sisler bulvarında seni kaybettim.
    Sokak lambaları öksürdü
    Yukarıda bulutlar yürüyordu
    Terk edilmiş bir çocuk gibiyim
    Dokunsanız ağlayacaktım.

  234. Cevap: "Sisler bulvarında seni kaybettim."
    "Sokak lambaları öksürdü"
    "Yukarıda bulutlar yürüyordu"
    "Terk edilmiş bir çocuk gibiyim"
    "Dokunsanız ağlayacaktım." Açıklama:

    Görsel imgeler, dize içinde kullanılan dil ve sözcüklerle zihinde canlandırma yaratır. Bu dizelerdeki imgeler, duyusal deneyimleri ve atmosferi yansıtarak okuyucunun metindeki olayları ve duyguları daha iyi anlamasına yardımcı olur.



  235. Aşağıda verilen cümlelerdeki boş bırakılan yerleri uygun kelimelerle tamamlayınız.

    1. Birbirine zıt olan durumları bir arada kullanma sanatına ………………………………
    denir.
    2. İnsan dışındaki varlıklara insan kişiliği verilerek bu varlıkların insanmış gibi konuşturulmasına …………………………… denir.
    3. Divan edebiyatında şairler şiirlerinde nazım birimi olarak ………………………….kullanmışlardır.
    4. Halk edebiyatı şairleri şiirlerinde nazım birimi olarak ………………………
    kullanmışlardır.
    5. Her şair az çok dönemindeki ……………………..yapıdan etkilenir ve bunu …………………… yansıtır.

  236. Cevap: 1. Birbirine zıt olan durumları bir arada kullanma sanatına **tezat** denir.
    2. İnsan dışındaki varlıklara insan kişiliği verilerek bu varlıkların insanmış gibi konuşturulmasına **teşhis** denir.
    3. Divan edebiyatında şairler şiirlerinde nazım birimi olarak **beyit** kullanmışlardır.
    4. Halk edebiyatı şairleri şiirlerinde nazım birimi olarak **dörtlük** kullanmışlardır.
    5. Her şair az çok dönemindeki **sosyal, kültürel ve siyasi** yapıdan etkilenir ve bunu **eserlerine** yansıtır. Açıklama:

    Bu soruda, farklı edebi terimlerin tanımlarını ve kullanımlarını belirtmeniz gerekmektedir. Her bir boşluğa doğru kelimenin yerleştirilmesi gerekmektedir. Sorunun cevapları aşağıda açıklanmıştır: 1. **Tezat:** Zıt anlamlı kelimelerin veya düşüncelerin bir arada kullanılmasıdır. 2. **Teşhis:** İnsan dışındaki varlıklara insan özellikleri vererek konuşturma sanatıdır. 3. **Beyit:** Divan edebiyatında iki mısradan oluşan nazım birimidir. 4. **Dörtlük:** Halk edebiyatında dört mısradan oluşan nazım birimidir. 5. Şairler döneminin kültürel, sosyal ve siyasi yapılarından etkilenir ve bu etkileri eserlerine yansıtarak eserlerini zenginleştirirler.



  237. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun sözcükleri yazınız
    ( Vurgu, Cönk, Açık, Kapalı, Aruz, Tonlama, bir Taşlama, Kutadgu Bilig, Garipçiler, Hicviye, Divan, Hece, iki)

    Halk şairleri,şiirlerini ………………………… isimli defterde toplarlardı.
    Eleştiri ve yergi içeren koşma türüne …………………………………… denir.
    Gazelin ölçüsü…………………………… ölçüsüdür.
    Edebiyatımızda şiirde ölçüyü reddeden ilk edebiyat topluluğu ………………………………… dir.
    Edebiyatımızda aruz ölçüsünün ilk kullanıldığı eser, ……………………………………….………..'dir.
    Ünlüyle biten (•) ile gösterilen hece………………………. hecedir.
    Kafiye olan sesli harflerin üzerinde uzatma işareti "^" varsa, bu sesliler …………………… ses olarak kabul edilir.
    Konuşma ve okuma sırasında seste meydana gelen değişiklikle ………………………olarak adlandırılır.

  238. Cevap: Halk şairleri,şiirlerini **Divan** isimli defterde toplarlardı.
    Eleştiri ve yergi içeren koşma türüne **Hicviye** denir.
    Gazelin ölçüsü **Aruz** ölçüsüdür.
    Edebiyatımızda şiirde ölçüyü reddeden ilk edebiyat topluluğu **Garipçiler** dir.
    Edebiyatımızda aruz ölçüsünün ilk kullanıldığı eser, **Kutadgu Bilig**'dir.
    Ünlüyle biten (•) ile gösterilen hece **iki** hecedir.
    Kafiye olan sesli harflerin üzerinde uzatma işareti "^" varsa, bu sesliler **Açık** ses olarak kabul edilir.
    Konuşma ve okuma sırasında seste meydana gelen değişiklikle **Tonlama** olarak adlandırılır. Açıklama:

    Bu tür sorular, öğrencilerin edebiyat terimlerini ve kavramları anlayabilme yeteneklerini ölçmeyi amaçlar. Öğrencilerin farklı edebi terimleri bilmeleri ve metin içinde kullanılan bağlamlara uygun şekilde yerleştirebilmeleri gerekmektedir.



  239. Manzume ve şiirle ilgili olarak verilen cümlelerin karşısına doğru ise “D”, yanlış ise “Y” yazınız.

    Şiirde anlatılanları düzyazıyla ifade ederiz, manzumede anlatılanları düzyazıyla ifade edemeyiz. ( )
    Şiirde olay örgüsü yoktur, manzumede olay örgüsü vardır. ( )
    Şiirde bireysellik duygu ve çağrışım geri plandadır. ( )
    Manzumede toplumsal konular yaşanmış ya da yaşanabilecek olaylar işlenir. ( )
    Şiirde çok anlamlılık ve imge ağır basarken manzumede sözcükler genellikle mecaz anlamında kullanılır. ( )
    Manzumeler genellikle didaktik metinlerdir ( )
    Yapı ve dil-anlatım yönüyle manzumeler hikayeye daha yakındır. ( )
    Manzum hikâyeler birer manzumedir. ( )

  240. Cevap: 1. Y (Şiirde anlatılanları düzyazıyla ifade ederiz, manzumede anlatılanları düzyazıyla ifade edemeyiz.)
    2. Y (Şiirde olay örgüsü yoktur, manzumede olay örgüsü vardır.)
    3. Y (Şiirde bireysellik duygu ve çağrışım geri plandadır.)
    4. D (Manzumede toplumsal konular yaşanmış ya da yaşanabilecek olaylar işlenir.)
    5. D (Şiirde çok anlamlılık ve imge ağır basarken manzumede sözcükler genellikle mecaz anlamında kullanılır.)
    6. Y (Manzumeler genellikle didaktik metinlerdir.)
    7. D (Yapı ve dil-anlatım yönüyle manzumeler hikayeye daha yakındır.)
    8. Y (Manzum hikayeler birer manzumedir.) Açıklama:

    Bu soruda verilen cümlelerde manzume ve şiirle ilgili farklı özellikler karşılaştırılmıştır. Doğru veya yanlış ifadelerin belirlenmesi istenmektedir. Doğru ifadeleri "D" ile yanlış ifadeleri "Y" ile belirtmeniz gerekmektedir. İşte cevaplar ve açıklamaları: 1. Şiirde anlatılanları düzyazıyla ifade edemeyiz çünkü şiirin özgün yapısı ve ritmi düzyazı ile aynı şekilde ifade edilemez. 2. Şiirde olay örgüsü genellikle olmasa da manzumede olay örgüsü, hikayelerin anlatıldığı manzumelerde bulunabilir. 3. Bireysellik duygu ve çağrışım şiirde ön planda olurken manzumede toplumsal konular ve olaylar daha belirgin olabilir. 4. Manzumeler genellikle toplumsal konuları işler, özellikle tarihsel veya toplumsal olaylara dair anlatılar manzume türünde olabilir. 5. Şiirde imge ve çok anlamlılık önemlidir, manzumede ise genellikle sözcükler mecaz anlamda kullanılır. 6. Manzumelerin didaktik yönü olabilir, yani öğretici bir amacı da bulunabilir. 7. Manzumelerin dil ve anlatımı, hikayelerin anlatımına daha yakın olabilir. 8. Manzum hikayeler, hikaye anlatımı kullanarak manzumelerdir.



  241. I.
    Ana başa taç imiş,
    Her derde ilaç imiş,
    Bir evlat pir olsa da,
    Anaya muhtaç imiş.
    II.
    Arzular başka şey,
    Hatıralar başka,
    Güneşi görmeyen şehirde
    Söyle nasıl yaşanır.
    III.
    Beni candan usandırdı, cefadan yar usanmaz mı?
    Felekler yandı ahımdan, muradım şem'i yanmaz mı?
    Yukarıdaki dizelerde kullanılan ölçü çeşidinin doğru sıralanışı hangisidir?

    A) Serbest ölçü/hece ölçüsü/aruz ölçüsü
    B) Aruz ölçüsü/hece ölçüsü/serbest ölçü
    C) Hece ölçüsü/serbest ölçü/aruz ölçüsü
    D) Aruz ölçüsü/serbest ölçü/hece ölçüsü
    E) Hece ölçüsü/serbest ölçü/serbest ölçü

  242. Cevap: C Açıklama:Cevap: (C) Hece ölçüsü/serbest ölçü/aruz ölçüsü

    Açıklama:

    * I. dize: Hece ölçüsünün 7'li kalıbıyla yazılmıştır.
    * II. dize: Serbest ölçüyle yazılmıştır.
    * III. dize: Aruz ölçüsünün fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün kalıbıyla yazılmıştır.

    I. dizenin açıklaması:

    * Her bir dize 7 hecelidir.
    * Dizelerdeki hecelerin sayıları eşittir.
    * Dizelerdeki hecelerin sıralanışı belli kalıplara göredir.

    II. dizenin açıklaması:

    * Her bir dizenin hece sayısı farklıdır.
    * Dizelerdeki hecelerin sıralanışı belli kalıplara göre değildir.

    III. dizenin açıklaması:

    * Her bir dize 11 hecelidir.
    * Dizelerdeki hecelerin sayıları eşit değildir.
    * Dizelerdeki hecelerin sıralanışı belli kalıplara göredir.

    Bu açıklamalara göre, yukarıdaki dizelerde kullanılan ölçü çeşidinin doğru sıralanışı hece ölçüsü/serbest ölçü/aruz ölçüsü'dür.

  243. Âtiyi karanlık görerek azmi bırakmak…
    Alçak bir ölüm varsa, eminim, budur ancak.
    “iş bitti… Sebâtın sonu yoktur!” deme; yılma.
    Ey millet-i merhûme, sakın ye’se kapılma.
    M. A. ERSOY
    Dizelerde altı çizili olarak verilen sözcüklerin anlamları aşağıdakilerin hangisinde sırasıyla verilmiştir?

    A) Geçmiş - Bir işi sonuna değin sürdürme - Merhamet
    B) Gelecek - Sabır - Rahat
    C) İstikbal - İnat - Yanlış
    D) Gelecek - Sözünden veya kararlarından dönmeme - Ümitsizlik
    E) Mazi - Gayret - Karamsarlık
  244. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap B seçeneğidir: Dizelerde altı çizili olarak verilen sözcüklerin anlamları sırasıyla şu şekildedir: Âti: Gelecek Sebât: Sabır Merhûme: Rahat Bu nedenle doğru cevap B seçeneğidir.



  245. Aşağıdakilerden hangisinde edat grubu yüklem görevindedir?

    A) Sonsuza kadar beklerim ey sevgili!
    B) Babamın çalışması hep gelecek içindi.
    C) İnsan gibi yaşamak istiyorum, yalan dünyada.
    D) Mutlu olsun diye elimden gelen her şeyi yaptım.
    E) Ayşe de sınıfın en çalışkan öğrencisiydi.

  246. Cevap: B Açıklama:

    Doğru cevap B seçeneğidir. "Babamın çalışması" ifadesindeki "Babamın" kelimesi, bir ismin iyelik durumunu belirtir ve bu nedenle yüklem görevindedir. Cümlenin öznesi olan "çalışması" bu nedenle yüklem görevini üstlenir. Diğer seçeneklerde ise edat grubu yüklem görevinde değildir



  247. Sanat eseriyle ilgili aşağıdaki yargılardan hangisi yanlıştır?

    A) Duygu, hayal ön plandadır.
    B) Estetik zevk vermek esastır.
    C) Yararlılık esastır.
    D) Güzele ulaşmak amaçlanır.
    E) Çok anlamlılık vardır.

  248. Cevap: C Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı C seçeneğidir. Sanat eseriyle ilgili olarak "yararlılık" esas değildir. Sanat, genellikle estetik zevk, güzellik ve duygusal ifade üzerine odaklanır. Sanat eseri, izleyicisine duygusal deneyimler sunmayı ve estetik bir tatmin sağlamayı amaçlar. Yani sanatın temel amacı, yararlılık değil, estetik ve duygusal deneyimlerdir. Sanatın çok anlamlılık veya sembolizm içermesi ise sanat eserlerinin farklı yorumlara açık olabileceği anlamına gelir.



  249. Bir horoz inci bulur, kuyumcuya gider:
    “Al, şuna bak, der, pırıl pırıl, ne özrü ne kusuru var. Fakat sen bana bir avuç mısır ver, benim işime o yarar.” Bir cahile bir kitap miras kalır. Adam kitabı alır, komşusu kitapçıya gider:
    “Bak, ne güzel kitap, der, fakat sen bana beş on kuruş ver, benim işime o yarar.”
    Nâzım Hikmet, La Fontaine’den Masallar
    Horozla İnci adlı fablla ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

    A) İlgeç kullanılmıştır.
    B) Bağlaç kullanılmıştır.
    C) İkileme kullanılmıştır.
    D) Yalın bir dil kullanılmıştır.
    E) Kişileştirmeden yararlanılmıştır.

  250. Cevap: D Açıklama:

    Bu sorunun cevap anahtarı şu şekildedir: Cevap: D) Yalın bir dil kullanılmıştır. Nâzım Hikmet'in "Horozla İnci" adlı fablının dili oldukça yalındır. Metinde karmaşık sözcükler veya cümle yapıları kullanılmamıştır. Dil, basit ve anlaşılır bir şekilde yazılmıştır. Bu nedenle "Yalın bir dil kullanılmıştır" ifadesi doğrudur.



  251. I. Bize yalnız bir saatini ayırabilirmiş.
    II. Yalnız insanlar genelde paylaşımcı olmuyor.
    III. Sırrımı yalnız güvendiğim kişilere söyleyebilirim.
    IV. Size gelirim yalnız bana yardım edeceksin.
    V. Yalnız Savaşçı filmini daha önce izlememiştim.
    Bu cümlelerde geçen “yalnız” kelimeleri tür yönünden ikişerli eşleştirildiğinde hangisi dışarıda kalır?

    A) I     B) II     C) III     D) IV     E) V

  252. Cevap: D Açıklama:

    Cevap Anahtarı: D) IV Verilen cümlelerde geçen "yalnız" kelimeleri tür yönünden eşleştirildiğinde şu şekilde gruplanır: I. Bize yalnız bir saatini ayırabilirmiş. (Zamanı ifade ediyor) II. Yalnız insanlar genelde paylaşımcı olmuyor. (Kişiyi ifade ediyor) III. Sırrımı yalnız güvendiğim kişilere söyleyebilirim. (Kişiyi ifade ediyor) IV. Size gelirim yalnız bana yardım edeceksin. (Durumu veya koşulu ifade ediyor) V. Yalnız Savaşçı filmini daha önce izlememiştim. (Filmi ifade ediyor) "Yalnız" kelimesi burada farklı türleri ifade ediyor: zamanı (I), kişiyi (II ve III), durumu veya koşulu (IV), ve bir filmi (V). Bu nedenle, dışarıda kalan kelime "IV" yani "Size gelirim yalnız bana yardım edeceksin" cümlesinde geçen "yalnız"dır.



  253. I. Fakat dil insanların kullandığı herhangi bir vasıtaya benzemez.
    II. Onun vasıtalığı sadece anlaşmayı temin etmesi bakımındandır.
    III. Fertler ve nesiller arasında anlaşma vasıtası olarak iş görür.
    IV. Dil insanlar arasında anlaşmayı sağlayan tabii bir vasıtadır.
    V. İnsanlar duygularını, düşüncelerini, fikirlerini, hükümlerini birbirlerine nakletmek, meramlarını birbirlerine anlatmak için dil denilen vasıtaya başvururlar.
    Prof. Dr. Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan üçüncü olur?

    A) I.     B) II.     C) III.     D) IV.     E) V.

  254. Cevap: C Açıklama:

    Doğru cevap "C) III." olmalıdır. Doğru sıralama şu şekildedir: III. Fertler ve nesiller arasında anlaşma vasıtası olarak iş görür. IV. Dil insanlar arasında anlaşmayı sağlayan tabii bir vasıtadır. V. İnsanlar duygularını, düşüncelerini, fikirlerini, hükümlerini birbirlerine nakletmek, meramlarını birbirlerine anlatmak için dil denilen vasıtaya başvururlar. Bu sıralamada "C) III." cümlesi baştan üçüncü cümle olur.



  255. Padişah, konuk ağırlamayı çok sever. Methi her yerde duyulan bir de aşçısı vardır. Bir gün çok sevdiği arkadaşları, evine konuk olur, aşçısından sofrayı donatmasını ister. Akşam olur, davetliler gelir, sofrada kırk çeşit yemek vardır fakat hepsi dilden yapılmıştır. Padişah bu duruma şaşırır. Başka bir gün padişahın tekrar misafiri gelir. Padişah aşçısına, “Bu sefer gelenler çok önemli insanlar değil.” der. Padişah, önemsiz dediği misafirlerine de dil yemeği hazırlandığını görünce şaşırır ve nedenini sorar. Aşçı, “Dil çok kıymetlidir, iyi kullanırsak yılanı deliğinden çıkarır. Kötü kullanırsak dilin hatasını hiçbir şey düzeltemez.” der.
    Bu parça, dil ve anlatım özellikleri bakımından aşağıdaki anlatmaya bağlı edebî türlerden hangisine örnek olabilir?

    A) Masal             B) Roman                 C) Destan
    D) Mesnevi         E) Manzum hikâye

  256. Cevap: E Açıklama:

    Cevap: E) Manzum hikâye Verilen metin, bir hikayeyi anlatmaktadır. Metin, bir olayı veya durumu anlatırken dil ve anlatım özellikleriyle bir hikaye formatında sunulmuştur. Hikayenin içeriği dilin önemine ve doğru kullanımına dair bir mesaj içeriyor. Ayrıca, metin içinde kurgusal unsurlar ve karakterler bulunmaktadır. Bu nedenle, metin manzum hikaye türüne örnek olarak değerlendirilebilir.



  257. "Masalcı Baba" olarak tanınan yazar, 1956 yılında Danimarka'da bulunan Andersen Kurumu tarafından verilen "Dünya Çocuk Edebiyatı Onur Belgesi"ni almıştır. Sanatçı "Dede Korkut Masalları" adlı kitabıyla bu ödülü 1960 yılında yeniden almıştır.
    Metinde bahsedilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?

    A) Tahir Alangu                 B) Naki Tezel
    C) Saim Sakaoğlu             D) Eflatun Cem Güney
    E) Pertev Naili Boratav

  258. Cevap: D Açıklama:

    Doğru cevap D) Eflatun Cem Güney'dir. Eflatun Cem Güney, "Masalcı Baba" olarak tanınan ve "Dede Korkut Masalları" adlı kitabıyla Andersen Kurumu tarafından verilen "Dünya Çocuk Edebiyatı Onur Belgesi"ni almış olan yazardır.



  259. Sanatsal metinlerle ilgili aşağıdaki bilgilerden hangisi yanlıştır?

    A) Sanatsal metinler kurmaca metinlerdir.
    B) Sanatsal metinlerde yazarın amacı estetik duygu uyandırmaktır.
    C) Hayatın gerçeklerini, tarihî olayları, düşünceleri, bilimsel gerçeklikle anlatır.
    D) Kelimeler, yan ve mecaz anlamda kullanılır.
    E) Anlatım, çağrışım ve duygularla değer kazanır.

  260. Cevap: C Açıklama:

    Cevap Anahtarı: C) Hayatın gerçeklerini, tarihî olayları, düşünceleri, bilimsel gerçeklikle anlatır. Sanatsal metinlerle ilgili verilen bilgilerin incelenmesi: A) Sanatsal metinler kurmaca metinlerdir. (Doğru) B) Sanatsal metinlerde yazarın amacı estetik duygu uyandırmaktır. (Doğru) C) Hayatın gerçeklerini, tarihî olayları, düşünceleri, bilimsel gerçeklikle anlatır. (Yanlış - Sanatsal metinler genellikle gerçeklikten soyutlanır ve estetik veya duygusal bir bakış açısıyla ele alınır.) D) Kelimeler, yan ve mecaz anlamda kullanılır. (Doğru) E) Anlatım, çağrışım ve duygularla değer kazanır. (Doğru) Verilen seçenekler arasından yalnızca "C) Hayatın gerçeklerini, tarihî olayları, düşünceleri, bilimsel gerçeklikle anlatır." ifadesi yanlıştır. Sanatsal metinler genellikle gerçeklikten saparak farklı bir bakış açısı veya duygu uyandırmak için kullanılır.



  261. I. Bir dilin, yazılı kaynaklarla izlenebilen tarihî gelişimi içinde ayrılmış kollarıdır. (Yazı Dili)
    II. Bir dilin, tarihî gelişimi içinde yazılı kaynaklarla izlenemeyen dönemlerinde ayrılmış kollarıdır. (Lehçe)
    III. Ortak dilden ayrı olarak belirli toplulukların, ses, yapı, söz dizimi ve anlam bakımından farklılık gösteren dili veya kelime dağarcığıdır. (Argo)
    IV. Aynı meslek veya topluluktaki insanların ortak dilden ayrı olarak kullandıkları özel dil veya söz dağarcığıdır. (Jargon)
    V. Bir dilin bir ülke sınırları içindeki farklı yerleşim bölgelerinde ses, şekil, söz dizimi ve anlamca farklılaşan konuşma biçimidir. (Ağız)
    Yukarıdaki açıklamalardan hangisi ayraç içinde verilen kavramla uyuşmamaktadır?

    A) I.     B) II.     C) III.     D) IV.     E) V.

  262. Cevap: A Açıklama:

    I. Bir dilin, yazılı kaynaklarla izlenebilen tarihî gelişimi içinde ayrılmış kollarıdır. (Yazı Dili) Bu tanım "Yazı Dili" ile uyumlu değildir. "Yazı Dili," bir dilin yazılı formunu ifade ederken, tanımda bahsedilen "ayrılmış kollar" daha çok diyalektleri veya lehçeleri ifade eder. Yazı Dili ise genellikle standart bir dilin yazılı formunu temsil eder. Sonuç olarak, doğru cevap A) I. olmalıdır.



  263. Aşağıdaki dizelerin hangisinde bağlacın yazımıyla ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?

    A) Hadi git, ne bir adres ne bir hatıra bırak
    Zannetme ki pişmanlık, mutluluk kadar ırak!
    B) Öyle bir ilkyaz ol ki korkut yaprakları,
    Öyle bir son yaz ol ki tut yaprakları
    C) Bir kez gönül yıktın ise Bu kıldığın namaz değil
    Yetmiş iki millet dahi Elin yüzün yumaz değil
    D) Tahir olmak da ayıp değil Zühre olmak da
    hatta sevda yüzünden ölmek de ayıp değil, bütün iş Tahir’le Zühre olabilmekte yani yürekte.
    E) Bir akşamüstü yanımızda kimsecikler olmaz Yada olması gerekenler yanımızdakiler değildir

  264. Cevap: E Açıklama:

    Doğru cevap E) Bir akşamüstü yanımızda kimsecikler olmaz Yada olması gerekenler yanımızdakiler değildir şeklindeki dizedir. Burada "Yada" kelimesinin yazımı yanlış olmuştur. Doğru yazımı "Ya da" şeklinde olmalıdır. Yanıtınız doğrudur. Teşekkür ederim düzeltmeniz için.



  265. Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
    Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım!
    Bu beyitte dil hangi işlevde kullanılmıştır?

    A) Heyecana bağlı işlevi
    B) Şiirsel (sanatsal) işlevi
    C) Dil ötesi işlevi
    D) Kanalı kontrol işlevi
    E) Alıcıyı harekete geçirme işlevi

  266. Cevap: B Açıklama:

    Bu beyitte dil, şiirsel (sanatsal) bir işlevle kullanılmıştır. Şair, dizelerde özgürlüğü vurgulamak ve duygusal bir etki yaratmak için dilin estetik ve duygusal yönlerini kullanmıştır. Dizeler, özgürlüğünü savunan bir kişinin iç dünyasını ve kendine olan güvenini ifade etmektedir. Şiirsel işlev, dilin estetik ve duygusal bir amacı ifade etmek için kullanıldığı işlevidir. Bu beyitteki kullanım, şiirin özgürlük ve özgüven temasını vurgulamak için yapılmıştır.



  267. Leonardo da Vinci sanatı evrene ilişkin bir bilgi türü olarak görür. Bu bakış, sanat ve bilim arasındaki güçlü bağı işaret eder ki uzunca bir süre dünyada sanat ile bilgi arasında kopukluk olmadığı düşüncesi hâkim olmuştur. Bugün de her ne kadar farklı disiplinler olarak bilinseler ve aralarında amaç, yöntem ve dil bakımından birtakım farklılıklar bulunsa da bu iki disiplin birbirlerini beslemeye hatta zaman zaman bir diğerinin sınırlarında yürüyüş yapmaya devam eder. Örneğin bilimin sanata etkisi konusunda ilginç bir ilişki türü bilimsel üretimlerin âdeta sanatsal bir objeye dönüşmesidir. Hubble uzay teleskobu ya da siborg mühendisliğindeki gelişmeler bugün insanları Picasso’nun resimleri kadar heyecanlandırıyor, yeni çağrışımlara kapı açıyor.
    Bu parçaya getirilebilecek en uygun başlık aşağıdakilerden hangisidir?

    A) Sanat Nedir?            B) Bilimin Tarihî Gelişimi
    C) Sanatsal Bilim          D) Sanat-Bilim Etkileşimi
    E) Edebiyat Bilimi

  268. Cevap: D Açıklama:

    Parçanın ana teması, sanat ile bilim arasındaki etkileşim ve ilişkidir. Parçada, Leonardo da Vinci'nin sanatı bir bilgi türü olarak gördüğü ve günümüzde sanat ile bilim arasında güçlü bir bağın olduğu belirtilmektedir. Ayrıca, bilimsel üretimlerin sanatsal bir objeye dönüşmesi ve bu iki disiplinin birbirlerini nasıl beslediği konuları ele alınmaktadır. Bu nedenle, parçaya getirilebilecek en uygun başlık "D) Sanat-Bilim Etkileşimi"dir. Bu başlık, parçanın ana temasını en iyi şekilde yansıtmaktadır.



  269. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
    Başımda eski alemlerin sarhoşluğu...
    Loş kayıkhaneleriyle bir yalı,
    Dinmiş lodosların uğultusu içinde
    İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
    Şiir türlerini konularına göre sınıflandırdığımızda yukarıdaki şiir parçasının türü nedir?

    A) Epik   B) Lirik   C) Satirik   D) Didaktik   E) Pastoral

  270. Cevap: B Açıklama:

    Verilen şiir parçası, şairin duygu ve içsel düşüncelerini anlatan bir lirik şiir örneğidir. Şair, İstanbul'un atmosferini ve etkilerini içsel bir deneyimle ifade ediyor. Duygusal bir ton ve kişisel ifadeler, lirik şiirin belirleyici özellikleridir.



  271. "Maeterlinck'in meşhur sözüne göre, her insanın beyninde bir "Doğu köşesi", bir de "Batı köşesi" bulunmaktadır. Hiçbir memleket veya insan için yüzde yüz Batılı olmak imkânı yoktur. Yalnız beynimizin bir köşesiyle Doğu'ya, bir köşesiyle de Batı'ya bağlı değil; coğrafyamızın bir tarafıyla Doğu'ya, öte tarafıyla de Batı'ya mensubuz. Tek taraflı bir bağlanış bizi ruhî, tarihî, coğrafî ve millî bütünümüzden mahrum eder, yarım yamalak, sakat, hayatiyetten mahrum bir varlık hâline sokar."
    Yukarıdaki metinde dil hangi işlevde kullanılmıştır?

    A) Alıcıyı harekete geçirme işlevi
    B) Kanalı kontrol işlevi
    C) Sanatsal işlev
    D) Göndergesel işlev
    E) Heyecana bağlı işlev

  272. Cevap: D Açıklama:

    Bu metin, bilgi ve düşünce aktarmak amacıyla kullanılan dilin göndergesel işlevini taşır. Metinde, yazarın belirli bir düşünceyi ifade etmek için dili kullanması ve okuyucuya bilgi vermesi söz konusudur. Yazarın amacı, insanların hem Doğu hem de Batı kültürlerine ait olduğunu ve bu iki kültürün etkilerini taşıdığını açıklamaktır. Göndergesel işlev, dilin temel amacı olan bilgi iletişimini ifade eder. Bu metin, bu işleve uygun olarak dilin bilgilendirici işlevini yerine getirir.



  273. Âşıklar beyhude gurbeti gezer,
    El oğlu ariftir ne olsa sezer,
    Güzellerde vefa biz de sîm ü zer,
    Ne kışın bulunur ne yaz bulunur.
    Yukarıdaki dörtlük için aşağıdaki ifadelerden hangisi söylenemez?

    A) 11’li hece ölçüsüyle yazılmıştır.
    B) Bütün dizeler 6+5 duraklıdır.
    C) Kelime redife yer verilmemiştir.
    D) 1.,2. ve 3. dizede "zer" tunç kafiyedir.
    E) Dörtlük çapraz kafiyelidir.

  274. Cevap: E Açıklama:

    Dörtlükteki kafiye düzeni incelendiğinde, 1. dize ile 3. dize arasında ve 2. dize ile 4. dize arasında bir çapraz kafiye düzeni bulunmaktadır. Yani, 1. dize ile 3. dize ve 2. dize ile 4. dize arasındaki kelimeler aynı şekilde kafiyelenmiştir. Bu nedenle dörtlük çapraz kafiyelidir. Diğer verilen bilgiler de doğrudur; 11'li hece ölçüsü kullanılmıştır, bütün dizeler 6+5 duraklıdır, ve kelime redife yer verilmemiştir.



  275. Aslan, kurt ve tilki arkadaş olmuş; avlanmaya çıkmışlardı. Akşama doğru bir yaban öküzü, bir dağ keçisi, bir de semiz tavşan avladılar.
    Aslan kurda dönüp:
    - Bunları, aramızda adaletle taksim et bakalım, diye emir verdi.
    Kurt:
    - Padişahım, dedi, yaban öküzü en büyük av olduğu için size layıktır. Keçi orta boyda, orta irilikte o da benim olsun.Tilki de tavşanı alsın.
    Aslan:
    - Sen kim oluyorsun da ben varken pay istiyorsun diye kükredi. Bir pençe ile kurdu yere yıkıp parçaladıktan sonra tilkiye döndü:
    - Haydi, dedi, avlarımızı bir de sen taksim et!
    Tilki, yüreğini dolduran korkuyu gizlemeye çalışarak:
    - Aman efendimiz, dedi, pay etmek de neymiş? Bu semiz öküz sizin kuşluk yemeğinizdir, keçiyi gün ortasında yer, akşama doğru da tavşanla kendinize ziyafet çekersiniz!
    Aslan:
    - İşte adaletli bir taksim böyle olur, diye mırıldandı. Bu çeşit pay etmeyi kimden öğrendin sen?
    Tilki başıyla yerde yatan kurdu gösterdi:
    - Padişahım, tabii kurdun hâlinden, dedi.
    Aslan:
    - Aferin, alçak kurttan ibret aldığın için avların üçü de senin olsun!
    Evet, akıllı kişi odur ki çekinilen belada dostlarının ölümünden ibret alır ve nerede, nasıl davranması gerektiğini bilir.
    Parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

    A) Öyküleyici anlatım kullanılmıştır.
    B) Diyaloglara yer verilmiştir.
    C) Teşhis ve intak sanatına başvurulmuştur.
    D) Ders verme amacı vardır.
    E) Nesnel anlatımdan yararlanılmıştır.

  276. Cevap: E Açıklama:

    Parçada nesnel bir anlatım tarzı kullanılmıştır. Hikayeyi aktaran anlatıcı, olayları ve karakterlerin davranışlarını tarafsız bir şekilde anlatmıştır. Örneğin, Aslan'ın tepkileri, kurt ve tilkinin diyalogları nesnel bir şekilde sunulmuştur. Parçada duygusal veya öznelerarası bir dil kullanılmamıştır. Diğer seçenekler ise yanlıştır: A) Öyküleyici anlatım kullanılmıştır. Parça bir hikaye olarak sunulmuştur. B) Diyaloglara yer verilmiştir. Parçada karakterler arasında geçen diyaloglar bulunmaktadır. C) Teşhis ve intak sanatına başvurulmuştur. Parçada karakterlerin düşünceleri ve duyguları hakkında yargılarda bulunulmuştur. D) Ders verme amacı vardır. Parçada öğretici bir amacın olduğu ve ders çıkarılması gereken bir durumun anlatıldığı görülmektedir.



Yorum Bırak

   İsiminizi Giriniz:   
   Emailinizi Giriniz:



   hakan
31 Ocak 2022

cok güzel


2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) Detayları

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) 25 kere indirildi. Bu sınav Zor derecede zorluktadır. Sınav zorluk derecesi sınavı oluşturan soruların istatistikleri alınarak oluşturulmuştur. Toplamda 138 sorudan oluşmaktadır. Sınav soruları aşağıda verilen kazanımları ölçecek şekilde hazırlanmıştır. 29 Aralık 2021 tarihinde eklenmiştir. Bu sınavı şimdiye kadar 0 kullanıcı beğenmiş. Bu sınavı çözerek başarınızı artırmak için 2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) Testini Çöz tıklayın. 2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) yazılı sınavına henüz hiç yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun.

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) sınavında hangi soru türleri kullanılmıştır?

Bu sınavda verilen soru türleri kullanılmıştır.
  • Test
  • Klasik
  • Boşluk Doldurma
  • Doğru-Yanlış
  • Test


2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) Hangi Kazanımları Kapsıyor?

Bu sınav ve tema ve kazanımlarını kapsamaktadır.
  • Şiir
  • Makale
  • Roman

Ayrıca

Sanat metinlerinin yazılış amaçlarını tanımak ve anlamak.

Ritmik sanatların çeşitlerini tanımak ve farklı ritmik sanatların örneklerini vermek.

Öğrenciler, işitsel, görsel ve dramatik sanat kategorilerinin güzel sanatlar içinde olduğunu öğrenir ve bu farklı sanat türlerinin temel özelliklerini anlarlar.

Edebiyat ve bilim arasındaki farkları anlamak ve her birinin özgün özelliklerini tanımlamak.

İslamiyet öncesi Türk edebiyatının temel özelliklerini ve farklı dönemlerdeki edebiyat türlerini tanımak.

Dilin farklı coğrafi bölgeler veya topluluklar arasında farklı şive özellikleri gösterebileceğini anlamak.

Öğrenciler, dilin farklı bölgeler ve topluluklar arasında nasıl farklılaşabileceğini ve ağızların dilbilgisi ve sözcük kullanımında nasıl değişiklikler içerdiğini anlarlar.

Öğrenciler, farklı sanat metinlerinin duygu ve tema ifade etme amaçlarına göre farklılaşabileceğini anlarlar.

Öğrenciler, farklı metin türlerinin amaçlarını ve içeriklerini tanırken, öğretici metinlerin bilgi ve bilgi aktarımı amacıyla kullanıldığını ve bu tür metinlerin diğer edebi ve kurgusal metinlerden farklı olduğunu anlarlar.

Plastik sanatların çeşitlerini ve bu sanatların üç boyutlu formların yaratılmasında nasıl kullanıldığını anlamak.

Öğrenciler, ritmik güzel sanatlar kavramını anlar ve bu tür sanatların müzik, dans ve opera gibi performanslarla bağlantılı olduğunu fark ederler.

Batı etkisinde gelişen Türk edebiyatı dönemlerini tanımak ve bu dönemlerin özelliklerini anlamak.

İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatının farklı dönemlerini tanımak ve bu dönemlerin özelliklerini ayırt edebilmek.

Öğrenciler, yazının olayları, düşünceleri ve hayalleri dil aracılığıyla ifade etme şekli olduğunu anlarlar ve edebiyatın farklı türlerinde bu ifade biçimlerine örnekler verirler.

Biçimcilerin edebiyatı nasıl değerlendirdiğini ve estetik yaşantıyı önemsediklerini bilmek.

Öğrenciler, Anlatımcılar kuramının edebiyatın gerçek hayattan alınarak aktarıldığına ve sanatçıların gerçekçi bir anlatım kullanmasının önemine vurgu yaptığını anlarlar.

Edebiyat metinlerinin, bir toplumun kültürel değerlerini ve yaşantısını taşıma özelliğini anlamak.

Bir edebiyat metninin türü ve temel unsurlarını anlamak.

Öğrenciler, bir dönemdeki sosyal, siyasal, idari, adli, dinî ve ticarî hayatın bir arada oluşturduğu ortamı ve kabul edilmiş sanat zevkini ifade etmek için "sanat" kelimesinin kullanıldığını kavrarlar.

Şiirde kullanılan söz sanatlarını tanımak ve anlamak.

Öğrenciler, kişileştirme sanatının cansız varlıklara insan özellikleri veya davranışları atfetmek olduğunu anlar ve metindeki I. ve III. cümlelerde bu sanatın kullanıldığını fark ederler.

Şiirde kullanılan kişileştirme (insanlaştırma) söz sanatını tanımak ve anlamak.

Edebi metinlerin özellikleri arasında dilin zenginleştirilmesi ve yazarın anlatım özelliklerini yansıtması.

Öğrenciler, dilin kültürel mirasın taşıyıcısı olduğunu ve atasözlerinin bu bağlamda önemli bir rol oynadığını anlarlar.

Güzel sanatların dış dünya ile güçlü bir ilişkiye sahip olduğu ve insanın iç dünyasını ifade etme çabasının ürünü olduğu.

Kazanım: Öğrenciler, güzel sanatların temel özelliğinin insanı konu alması olduğunu ve sanatın insanı anlama ve ifade etme sürecine odaklandığını anlarlar.

Dil bilgisi ve anlatım kurallarına uygun olarak yazma becerisi.

"Sanat eserlerinin özgünlüğünü anlayabilir ve açıklayabilir" şeklinde ifade edilebilir.

"Plastik sanatın ne olduğunu anlayabilir ve bu kavramı uygulama bağlamında ayırt edebilir" ifadesini kullanabiliriz.

Karma sanatların ne olduğunu anlayabilir ve bu kavramı uygulama bağlamında ayırt edebilir

Farklı güzel sanat dallarının özelliklerini tanımlayabilir ve ayırt edebilir

Farklı güzel sanat dallarını tanımlayabilir ve ayırt edebilir

Edebiyatın temel özelliklerini ve edebi eserlerin estetik değerini açıklayabilir

Bu soru öğrencilerin metni anlama, metinde geçen bilgileri analiz etme ve özetleme yeteneklerini değerlendirmeyi amaçlamaktadır.

Bu soru öğrencilere düşünce geliştirme yöntemlerinden biri olan "Tanık gösterme" kavramını öğretmeyi amaçlar

Yazının temasını belirleme ve yazma sürecine hazırlık yapma yeteneği kazanılır.

Bu soru, öğretici metinlerin temel özelliklerini anlama ve ayırt etme yeteneğini ölçer.

Metinleri anlama ve analiz etme yeteneği kazanılır; metin içerisindeki ifadeleri değerlendirme ve bağlam içerisinde yorumlama yeteneği geliştirilir.

Türk Edebiyatı dönemlerini sıralama ve tarihlerine göre ayırt etme yeteneğini ölçer.

Bu soru, edebiyat kavramı hakkında temel bilgi sahibi olma ve verilen ifadelerin doğruluğunu değerlendirme yeteneğini ölçer.

Dilin farklı kullanım biçimlerini anlama ve farklı toplulukların özel dil formlarını ayırt etme yeteneği kazanılır.

Bu soru, dilbilgisi terimlerini anlama ve bu terimleri bağlamda kullanma yeteneğini ölçer.

Farklı tiyatro türlerini ve tiyatronun öğelerini anlama yeteneği kazanılır; farklı türlerin özelliklerini ayırt etme ve tiyatronun yapısını anlama becerisi geliştirilir.

Bu soru, öğretici metinlerin amaçlarını anlama ve bu amaçların ifadeleri ayırt etme yeteneğini ölçer.

Metinleri anlama ve çözümleme becerisi kazanılır; metin içerisinde ifade edilen düşüncenin ana temasını çıkarma ve yazara veya sanatçıya etki eden unsurları anlama yeteneği geliştirilir.

Bu soru, metin içinde yer almayan bir özelliği tespit etme ve ayrıntıları fark etme yeteneğini ölçer.

Metinleri anlama ve yorumlama becerisi kazanılır; metinde ifade edilen düşünceleri çıkararak yazarın veya metnin temasını anlama yeteneği geliştirilir.

Metinleri anlama ve yorumlama becerisi kazanılır; metinde ifade edilen düşünceleri çıkararak yazarın veya metnin temasını anlama yeteneği geliştirilir.

Farklı sanat türlerini ve edebi türleri ayırt etme yeteneği kazanılır; sanat türlerinin temel özelliklerini anlama ve sınıflandırma becerisi geliştirilir.

Bu soru, metinde verilen bir tanımı kullanarak verilen seçeneklerden uygun olanını seçme yeteneğini ölçer.

Sanatın soyut ifade biçimini anlama ve sanatın duygusal ve deneyimsel yönünü kavrama yeteneği kazanılır; sanatın iletmek istediği mesajın farklılığını anlama becerisi geliştirilir.

Bu soru, şiirde kullanılan kafiye türünü tanıma ve belirleme yeteneğini ölçer.

Bu soru, anlatım tarzlarını anlama ve farklı bakış açılarını ayırt etme yeteneğini ölçer.

Bu soru, hikayenin bölümlerini ve bu bölümlerin özelliklerini anlama yeteneğini ölçer.

Bu soru, hikayenin bölümlerini ve bu bölümlerin özelliklerini anlama yeteneğini ölçer.

Bu soru, edebi türleri anlama ve tanımlama yeteneğini ölçer.

Dil bilgisi ve edebiyat terimlerini anlama yeteneği kazanılır; metin içerisinde sanatsal anlam taşıyan ifadeleri tanıma ve yorumlama yeteneği geliştirilir.

Bu soru, verilen dize parçalarını anlamlı bir şekilde sıralama yeteneğini ölçer.

Edebi sanatların metinlerde nasıl kullanıldığını anlamak, metinleri daha derinlemesine anlamayı ve yorumlamayı geliştirmeye yardımcı olabilir.

Hece ölçüsünün ne anlama geldiğini ve Türk şiirindeki kullanımını anlama.

İslamiyet Öncesi Türk şiiri türlerini ve dönemlerini doğru şekilde ayırt etme.

Divan şiirinin temel türlerini ve bu türlerin özelliklerini anlamak, Türk edebiyatının gelişimine ve çeşitliliğine dair bir anlayış geliştirmeye yardımcı olabilir.

Farklı nazım biçimlerini ve dönemlerini anlamak, Türk şiirinin evrimini ve çeşitliliğini kavramak, edebi eserleri daha geniş bir perspektiften incelemeye yardımcı olabilir.

Nazım birimlerinin ne anlama geldiğini, farklı türlerini ve bu birimlerin şiirdeki rolünü anlama.

Şiirin özelliklerini ve etkilerini anlama, şiirin insanlar üzerindeki etkilerini değerlendirme.

Farklı kafiye türlerinin özelliklerini anlamak, şiirin yapısal öğelerini incelemek ve edebi metinleri daha derinlemesine anlamak için önemlidir.

Şiirdeki kafiye kavramını anlama, kafiye kullanımının şiirin yapısındaki rolünü kavrama.

Kazanım olarak, serbest ölçünün özelliklerini anlamak, farklı şiir türlerini tanımak ve edebi metinleri analiz etmek için önemlidir.

Aruz ölçüsünün temel özelliklerini ve kullanıldığı edebiyat dönemlerini anlama.

Farklı şiir ölçülerini tanımak ve ölçü türlerinin nasıl kullanıldığını anlamak, şiirlerin yapısal özelliklerini analiz etmeye yardımcı olabilir.

Hece ölçüsünün ne anlama geldiğini, özelliklerini ve Türk şiirindeki rolünü anlama.

Edebi terimleri anlamak ve eserlerin yazarlarının kimliği ve üslubu hakkında daha fazla bilgi edinmek önemlidir.

Aşık tarzı halk şiirinin temel nazım türlerini ve bu türlerin özelliklerini anlama.

Farklı nazım türlerini ve edebiyat tarihindeki değişiklikleri anlamak, edebi metinleri daha iyi analiz etmek ve farklı kültürlerin etkileşimini anlamak önemlidir.

Aruz ve hece ölçüleri ile yazılan farklı halk şiiri türlerini ayırt etme.

Nazım birimlerini ve bu birimlerin özelliklerini anlama.

Şiirin temel özelliklerini ve dil özelliklerini anlama.

Edebi türlerin özelliklerini anlamak, metinleri daha derinlemesine analiz etmek ve yazarların duygularını ifade etme biçimlerini anlamak önemlidir.

Olay hikayesinin özelliklerini ve temel unsurlarını doğru bir şekilde anlama.

Farklı hikaye türlerinin özelliklerini anlamak, edebi eserleri daha iyi analiz etmek ve yazarların farklı anlatım tekniklerini anlamak için önemlidir.

Hikayenin tema kavramını anlama ve hikayenin altında yatan ana fikri ayırt etme yeteneği.

Dilbilgisi ve edebi terimlerin anlamını anlamak, metinleri daha derinlemesine analiz etmek ve edebi eserlerdeki dil ve ses özelliklerini anlamak önemlidir.

Farklı uyak türlerini anlama ve uyakların özelliklerini ayırt etme yeteneği.

Edebi metinlerin yapısal özelliklerini tanımak, şiirlerin ölçüsünü ve uyak düzenini anlamak, metinleri daha iyi analiz etmek ve edebi terimleri doğru kullanmak önemlidir.

Farklı şiirsel sanatları tanıma ve ayırt etme yeteneği.

Bu soru, öğrencilerin edebi ve dilbilgisi terimlerini anlama yeteneklerini ölçmeyi amaçlar. Aynı zamanda retorik ve dilin kullanımındaki farklı anlam türlerini ayırt etme yeteneklerini destekler.

Bu soru, öğrencilerin farklı şiir türlerini ayırt etme yeteneklerini ölçmeyi amaçlar.

Edebiyat terimlerini anlama yeteneklerini ölçmeyi amaçlar.

Farklı şiir türlerini tanıma ve ayırt etme yeteneği.

Edebi terimleri anlayabilme yeteneklerini ölçmeyi amaçlar. Aynı zamanda imgelem yeteneğini ve metindeki imgeleri ayırt edebilme becerisini destekler.

Edebiyat alanındaki terimleri ve kavramları anlama ve kullanma becerinizi ölçer. Ayrıca farklı edebi dönemlerin özelliklerini kavrama yeteneğinizi de test eder.

Edebiyat alanındaki temel terimleri anlamalarını ve bu terimleri metin içindeki bağlamlara uygulayabilmelerini değerlendirmeyi hedefler.

Edebiyatın farklı türlerini ve özelliklerini ayırt etme yeteneğinizi ölçer. Edebî terimlerin ve kavramların yanı sıra farklı türler arasındaki farkları anlama kabiliyetinizi test eder.

Bu soru, ölçü çeşitlerini tanımak ve farklı şiir ölçülerini ayırt etmek için bir fırsat sunmaktadır.

Verilen bir metindeki altı çizili kelimelerin anlamlarını çıkarma ve kelime anlamlarını doğru bir şekilde eşleştirme yeteneğiyle ilgilidir

Dil bilgisi ve cümlenin yapısını anlama yeteneğini ölçmeyi amaçlar.

Sanat eserlerinin temel amacını ve sanatın önemini anlamak.

Metinde kullanılan dilin basitliği ve anlaşılırlığı, yazarın hedef kitlesine kolayca ulaşmayı amaçladığını gösterir.

Tür yönünden eşleştirme yeteneği.

Mantıklı bir cümle sıralaması oluşturma yeteneği.

Metin türlerini tanıma ve metinlerin hangi edebi türe ait olduğunu belirleme becerisi.

Metinde verilen bilgilere dayalı olarak yazarı tanıma ve metinden bilgi çıkarma yeteneği.

Sanatsal metinlerin özelliklerini anlama ve tanıma yeteneği.

Dilbilgisi terimlerini tanıma ve kavrama yeteneği.

Yazım kurallarına uygun şekilde bağlaçları ve bağlaçların yazımını ayırt edebilme yeteneği.

Dilin farklı işlevlerini tanıma ve anlama yeteneği.

Bir metnin ana temasını belirleme ve uygun başlığı seçme yeteneği.

Şiir türlerini ve özelliklerini tanıma yeteneği.

Dilin farklı işlevlerini tanıma ve anlama yeteneği.

Şiirlerde kafiye düzenlerini tanıma yeteneği.

Metin türlerini ve anlatım tekniklerini tanıma yeteneği.

etiketlerini kapsamaktadır.

Hangi kategoriye ait?

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) sınavı 9.Sınıf kategorisinin Türk Dili ve Edebiyatı alt kategorisinin, 1 dönemine ait.

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) Testi İstatistikleri

Bu sınav 36 kere çözüldü. Sınava kayıtlı tüm sorulara toplamda 408 kere doğru, 467 kere yanlış cevap verilmiş.

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) Sınavını hangi formatta indirebilirim?

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) sınavını .pdf veya .docx olarak ücretsiz indirebilirsiniz. Bunun yanında sistem üzerinden doğrudan yazdırabilirsiniz. Veya öğretmen olarak giriş yaptıysanız 2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) sınavını sayfanıza kaydedebilirsiniz.

2023-2024 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi 1.Dönem 2.Yazılı Soruları (2021-12-29) sınav sorularının cevap anahtarlarını nasıl görebilirim?

Sınavın cevap anahtarını görebilmek için yukarıda verilen linke tıklamanız yeterli. Her sorunun cevabı sorunun altında gösterilecektir. Veya Sınavı .docx olarak indirdiğinizde office word programıyla açtığınızda en son sayfada soruların cevap anahtarına ulaşabilirsiniz.

Kendi Sınavını Oluştur

Değerli öğretmenlerimiz, isterseniz sistemimizde kayıtlı binlerce sorudan 9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı dersi için sınav-yazılı hazırlama robotu ile ücretsiz olarak beş dakika içerisinde istediğiniz soru sayısında, soru tipinde ve zorluk derecesinde sınav oluşturabilirsiniz. Yazılı robotu için Sınav Robotu tıklayın.


Sınav hakkında telif veya dönüt vermek için lütfen bizimle iletişime geçin.

 Paylaşın
 Sınavı İndir
.docx vey .pdf

 Sınavı İndir (.docx)


Sınavı Beğendim (0)

 Yazdır

 Sınavlarıma Kaydet

9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Sınavı Hazırla
  9.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Dersi Ünite Özetleri